Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurulması İLK DERECE MAHKEMESİ : Erzincan Aile Mahkemesi SAYISI : 2021/298 E., 2022/495 K. Taraflar arasındaki velayetin değiştirilmesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. Kararın davacı erkek vekili tarafından velâyetin değiştirilmesi davasının reddi ile kişisel ilişki yönünden istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince velâyetin değiştirilmesi davası yönünden yapılan istinaf itirazının esastan reddine, kişisel ilişki yönünden yapılan istinaf başvurusunun ise kısmen kabulüyle kararın kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı- karşı davalı erkek tarafından, kusur belirlemesi, kadının boşanma davasının kabulü, tazminat taleplerinin reddi ve kişisel ilişki yönünden, davalı-karşı davacı kadın tarafından ise, erkeğin kabul edilen boşanma ve velayet davası ile kendi tazminat ve nafaka taleplerinin reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Mahkemece, 2001 ve 2006 doğumlu müşterek çocuklar ... ve ... . velayetleri davacı- karşı davalı babaya verilmiştir....

      Davalı vekili dilekçesinde ise; davacı babanın müşterek çocuğu etkileyerek velayetin babaya verilmesi konusunda beyanda bulunmasını sağladığını, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini istemiştir İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; aslolanın çocuğun üstün yararı olduğu, idrak çağındaki küçük Doruk BOZKURT'un velayetinin babasına verilmesini, annesiyle de düzenli yatılı kişisel ilişki kurulmasını istediği, davacı babanın velayete engel durumunun olmadığı, velayet görevini gereği gibi yerine getirebileceği, idrak çağında bulunan küçüğün velayetinin babasına verilmesine ilişkin özgür olarak verdiği duruşma ifadesine önem verilmesi gerektiği Doruk BOZKURT'un velayetinin, velayetinin davalı anne T4 Bozkurt) 'dan alınarak davacı baba T1'a verilmesine, müşterek çocukla davalı anne arasında düzenli yatılı kişisel ilişki kurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Tedbiren Düzenlenmesi-Çocukla Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacının dava dilekçesinde, müşterek çocuk ....'ın velayetinin tedbiren anneye verilmesine dair talebi hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. 2-Anne ve babanın her ikisinin de ... İlinde yaşadıkları göz önüne alındığında, çocukla kişisel ilişki konusunda, anne ve babanın aynı-ayrı şehirde yaşama durumlarına göre seçenekli kişisel ilişki düzenlenmesine gerek bulunmamaktadır....

        Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 06/12/2019 tarih, 2019/451 Esas ve 2019/588 Karar sayılı kararda anne ile müşterek çocuklar arasında "Her sene okul tatili dönemlerinde 20 Ocak, 5 Şubat ve 1 Eylül tarihleri arasında şahsi ilişkinin bu şekilde kurulmasına, şahsi ilişki sırasında oluşacak masrafların davacı tarafça karşılanmasına" şeklinde kişisel ilişki kurulmuş ise de, kişisel ilişkinin bu hali ile infaz kabiliyeti bulunmadığı gibi, kişisel ilişkiden beklenen amaç, kişisel ilişkinin mahiyeti, ortak çocukların yaşları, gelişimleri de dikkate alındığında bu şekilde tesis edilen kişisel ilişki babanın velayet görevini gereği gibi yerine getirmesine de engel olacaktır. Kişisel ilişki kurulmasına ilişkin kararların değişen şartlara göre her zaman değiştirilmesi mümkündür....

        Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; davanın kabulü ile, 04.06.2018 doğumlu müşterek çocuk İsmail Efe Toktay'ın babada bulunan velayetinin tedbiren karar tarihinden itibaren davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kararın kesinleşmesi ile birlikte kesin olarak velayetin davacı anneye bırakılmasına, karar tarihinden geçerli olmak üzere aylık 1.000,00 TL tedbir nafakasının davalıdan alınıp davacıya verilmesine, karar kesinleştiğinde iştirak nafakası olarak devamına, velayeti anneye verilen çocuk ile baba arasında kişisel ilişki kurulmasına hükmedilmiştir....

        ayrı kurulan 10'ar günlük kişisel ilişkinin çocuğu yorabileceği gibi iki taraf bakımından da zorluk oluşturacağını, bu nedenle yaz tatilindeki kişisel ilişkinin 01 Temmuz'dan 1 Ağustos'a kadar tesis edilmesinin daha hakkaniyetli olacağını, çocuk ile anneler gününde de kişisel ilişki kurulması gerektiğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm kişisel ilişki ve bununla ilgili masraflar yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1- Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Kişisel ilişkinin gerektirdiği masraflara katlanma külfeti, bundan yararlanan tarafa düşer. Tarafların müşterek çocuklarının velayetleri davacı babaya verilmiş olup, anne ile çocukların kişisel ilişki kurma külfetinin İcra İflas Kanununun 25/A maddesine aykırı olarak, velayet verilen davacı (baba) ‘ya yükletilmesi usul ve yasaya aykırıdır....

          Bölge adliye mahkemesince verilen hükmün gerekçe kısmında, "Tarafların ortak çocuğunun velayetinin davalı-karşı davacı babadan alınıp davacı-karşı davalı anneye verildiği halde, ortak çocukla velayet kendisine verilmeyen taraf arasında kişisel ilişki düzenlenmemiş olmasının usul ve yasaya aykırı olduğu, bu nedenle müşterek çocuk 13/06/2007 doğumlu ... ile babanın her ayın 1. ve 3. Cumartesi günü saat 09:00 ila Pazar günü saat 18:00 arası, dini bayramların 2. günü saat 09.00 ila 18:00 arası, her yıl sömestr tatilinin ilk pazartesi günü saat 09:00 ila 10. günü saat 18:00 arası ve her yıl Temmuz ayının 1. günü saat 09:00 ila 31. günü saat 18:00 arası yanına almak suretiyle kişisel ilişki tesisine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulduğu" belirtilmiş olmasına rağmen, hüküm kısmında "davalı-karşı davacının (erkeğin) istinaf taleplerinin reddine" şeklinde karar verilmek suretiyle gerekçe ile hüküm arasında çelişki yaratılmıştır....

            Dava, velayetin değiştirilmesi davasıdır. Davacı kadın velayetin değiştirilerek çocuk için iştirak nafakasına hükmedilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince, davanın reddine karar verilmiş, karara karşı davacı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Bakırköy 7. Aile mahkemesinin 02.03.2012 tarihli, 2012/144 Esas 2012/116 Karar sayılı kararı ile; tarafların TMK 166/3 maddesi gereğince anlaşmalı boşanmalarına, 16.02.2010 doğumlu Adnan Doruk'un velayetinin babaya verilmesine, anneyle kişisel ilişki tesisine karar verildiği, kararın 29.03.2012 tarihinde kesinleştiği görülmüştür....

            UYAP Entegrasyonu