Davacı taraf kendi adına hükmedilen yoksulluk nafakasının artırımını ve müşterek çocuğun velayeti ile müşterek çocuk için iştirak nafakasına hükmedilmesini talep etmiştir. Dosya kapsamından davacı kadın için artırım talep edilip reddedilen yoksulluk nafakası miktarının 1 yıllık toplam tutarının 600x12=7200 TL olduğu, reddedilen kısım itibari ile HMK'nun 341/2 maddesi gereğince miktar itibari ile kesin nitelikte olduğu ve davacının yoksulluk nafakasının artırımına ilişkin istinaf başvurusunun miktar itibari ile reddine karar verilmiştir. İştirak nafakasına yönelik yapılan inceleme sonunda; Türk Medeni Kanunu'nun 182/2 maddesinde; velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğu hükme bağlanmıştır....
Tarafların müşterek çocuklarından Haşim Murat’ın 16/09/2022 tarihi itibariyle ergin olup yasa gereği velayet ve iştirak nafakası hükümlerinin kapsamı dışında kalması nedeniyle, Haşim Murat’ın velayeti hakkında karar verilmesine yer olmadığına, bu çocuk için ergin olduğu tarihe kadar tedbir nafakası takdirine karar vermek gerekmiştir....
Diğer yandan, davalı kadının 13/09/2022 tarihli celseye gelerek yoksulluk nafakası talebinden vazgeçmiş olduğunu beyan etmesi karşısında diğer tarafın da vazgeçmeye muvafakat ettiği görüldüğünden HMK'nın 123. maddesi gözetilerek yoksulluk nafakası yönünden de açılmamış sayılma kararı vermek gerekmiştir....
Eldeki dosyada velayete ilişkin sosyal inceleme raporu alındığı, alınan raporda müşterek çocuğun velayetinin anneye verilmesinin çocuğun yararına olacağının belirtildiği, görülmekle mahkemece yapılan velayet ve kişisel ilişki düzenlemesi yerindedir. Yukarıda belirtilen sebeplerle davalının, yoksulluk nafakası, iştirak nafakası ile maddi tazminatlara yönelik istinaf başvurusu dışında kalan kısımlara yönelik istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1- b-1 bendi uyarınca esastan reddine yoksulluk nafakası,iştirak nafakası ile maddi tazminatlara yönelik istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1- b-2 bendi uyarınca kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı karşı davacının iştirak nafakası dışındaki sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, TMK.nun 182/2.maddesinde; velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğu hükme bağlanmıştır. Velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf, ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğunun giderlerine katılmakla yükümlüdür. Diğer taraftan, iştirak nafakası belirlenirken ana ve babanın ekonomik durumları gözönünde tutulmakla birlikte velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olağan harcamaların da dikkate alınması zorunludur....
Mahkemece,davacının babasından ölüm aylığı aldığı anlaşıldığından yoksulluk nafakası arttırım talebinin reddine,tarafların müşterek çocuğu Erva için takdir edilen aylık 110 TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren aylık 130 TL'ye çıkarılmasına,fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre,davacının aşağıdaki bend kapsamındaki temyiz itirazları yerinde görülmeyerek reddedilmiştir. Müşterek çocuk yönünden dava, iştirak nafakasının artırılması talebine ilişkindir. TMK.'nın 182/2.maddesinde; velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğu hükme bağlanmıştır. Velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf, ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğunun giderlerine katılmakla yükümlüdür....
Sayılı ilamı ile onanmasına karar verildiği ve müşterek çocuklarının velayet haklarının mahkemece kendisine bırakıldığını, söz konusu kararda müşterek çocukların her birine 300,00 TL katılım nafakası bağlandığını, çocukların büyümeleri ve okula başlaması okul masraflarının artması ayrıca kirada oturması nedeniyle 600,00 TL çocuklarının ihtiyaçlarının karşılanması açısından çok düşük kaldığını, bu nedenle müşterek çoçuklardan her biri için 300,00 TL olarak hükmolunan iştirak nafakasının her bir çocuk yönünden ayrı ayrı, aylık 500,00'er TL den toplam 1.000,00 TL nafakaya hükmolunmasını talep ve dava etmiştir. Davalı cevap dilekçesinde; nafaka harici çocuklarının her türlü ihtiyaçlarını da karşılamaya çalıştığını, talep edilen miktarın fazla olduğunu beyan etmiştir....
anneye verilmesine, ortak çocuk için tedbir ve iştirak nafakasına, kadın lehine tedbir ve yoksulluk nafakası ile maddi ve manevi tazminata karar verilmiş, verilen karar davacı-karşı davalı kadın tarafından kusur belirlemesi, tazminatların miktarı, vekalet ücreti yönünden, davalı-karşı davacı erkek tarafından ise kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen tazminatlar, nafakalar, kendi tazminat taleplerinin reddi yönünden temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 24.04.2018 tarih 2016/16883 esas 2018/5547 karar sayılı ilamı ile idrak çağındaki çocuğun görüşlerine başvurulmadan karar verildiği, bu sebeple velayet hakkındaki tercihinin hakim tarafından kendisinden sorulması, gerektiğinde yeniden sosyal inceleme raporu alınması ve tüm deliller birlikte değerlendirilip ebeveynlerden hangisinin yanında kalmasının çocuğun menfaatine olacağı tespit edilip sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinden bahisle velayet yönünden de hükmün bozulmasına karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : BULDAN ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ TARİHİ : 06/06/2014 NUMARASI : 2014/116-2014/200 Taraflar arasındaki yoksulluk ve iştirak nafakası artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dilekçesinde; tarafların 23.05.2012 tarihinde boşandıklarını, davacı lehine aylık 200,00 TL yoksulluk nafakası, velayetindeki 05/07/2003 doğumlu müşterek çocuk Haldun lehine aylık 200,00 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, nafakaların müvekkilin ve küçük çocuğun ihtiyaçlarını karşılamakta yetersiz kaldığını, çocuğun 6....
İSTİNAF SEBEPLERİ ; Davacı/davalı kadın vekili istinaf başvurusunda; asıl davada kurulan boşanma ve velayet kararı ile birleşen davada reddedilen velayetin reddi kararlarına karşı itirazlarını bulunmadığını belirterek, mahkemenin tedbir nafakası hakkında verdiği karar, maddi-manevi tazminatın ve yoksulluk nafakasının reddine ilişkin verdiği karar, kusur belirlemesi, yeniden kurulan kişisel ilişkide çocuğun beyanının dikkate alınmaması, asıl ve birleşen davada harç ve yargılama giderlerine ilişkin aleyhe kurulan hükümler yönlerinden istinaf başvurularının kabul edilerek ilgili kararların kaldırılarak istemleri gibi karar verilmesini talep etmiştir....