Bu yön gözetilmeden yoksulluk nafakası hakkında yeniden hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır. 3-Mahkemece bozmaya uyulduğu halde, velayete ilişkin bozma gereği yerine getirilmemiştir.Bozmaya uyulmuş olması, mahkemenin bozma gereğince işlem yapmasını zorunlu kılar.Davacı-karşı davalının velayetin değiştirilmesi talebi hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemiştir.Bozma kararında; davalı-karşı davacı kadının Fatsa İcra Müdürlüğüne verdiği 02.10.2012 tarihli beyanı ile davacı-karşı davalı ile haricen anlaştıklarını, müşterek çocuğu babasına verdiğini, müşterek çocuğun bundan sonra baba yanında kalacağını, müşterek çocuk için ödenen nafakanın kaldırılmasını talep ettiği, davalı-karşı davacının icra müdürlüğündeki bu beyanı nazara alınarak velayet hakkı kendisinde bulunan annenin fiilen velayet görevini yerini getirip getirmediği araştırılıp sonucu uyarınca bir karar verilmesi gerektiğinden bahisle bozulduğuna göre bu yönde işlem yapılması zorunludur....
tarih ile bu davanın açıldığı tarih arasında babanın velayet görevlerini yerine getirmediğine ilişkin ve velayetin değiştirilmesini gerektirir herhangi bir nedenin olmadığını, koşulların değişmediğini, davacının eşinin askeri personel olduğunu, mesleği gereği sürekli atamasının olacağını, küçüklerin velayetinin anneye bırakılacak olması halinde sürekli şehir şehir gezip hiç bilmedikleri şehirlerde yaşamaya başlayacaklarını, davalı babanın ikametgahının sürekli olup çocukların sosyal çevrelerinden kopmayacaklarını, davacının ayrı bir iştirak nafakası davası olmadığından küçükler yararına iştirak nafakasına hükmedilmesinin yasaya aykırı olduğunu, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması için istinaf kanun yoluna başvurduğu anlaşılmıştır....
ilgi göstermemesi veya ona karşı yükümlülüklerini ağır biçimde savsaklaması, deneyimsizliği, hastalığı, başka bir yerde bulunması veya benzeri sebeplerden biri ile velayet görevini gereği gibi yerine getirememesi velayetin değiştirilmesi nedenleridir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 07/10/2020 NUMARASI : 2020/109 ESAS 2020/368 KARAR DAVA KONUSU : Velayet (Velayetin Değiştirilmesi) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 02/02/2023 NUMARASI : 2022/316 2023/61 DAVA KONUSU : Velayet (Velayetin Değiştirilmesi)|Nafaka (Katılım Nafakası) KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM:Davacı dava dilekçesinde özetle; müşterek çocuk Sudenaz'ın velayetinin tarafına verilmesine, davalının aylık 750,00 TL iştirak nafakası ödemesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. SAVUNMA:Davalı cevap dilekçesinde özetle; davacının açmış olduğu velayetin değiştirilmesi ve iştirak nafakası taleplerin reddine, yargılama giderleri ile ilam vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLER: Dava dosyası....
talebinin reddine, davalı çocuk Eren için hükmedilen iştirak nafakası talebinin kaldırılıp velayetin kendisine verilmesi isteminin reddine karar verilmesini talep etmiş, İskenderun 1....
Böyle bir durumda da velayet kendisinden alınan annenin, babaya verilen çocuk için kararın kesinleşmesinden itibaren koşulları var ise iştirak nafakası ile sorumlu tutulması gerekir. Ayrıntıları Yargıtay 2.Hukuk Dairesinin 19.03.2012 tarih ve 2011/13495- 2012/6273, 14.12.2017 tarih ve 2016/8491- 2017/14586 sayılı ilamlarında da açıklandığı üzere; çocuğun bakımı, eğitimi ve korunması için gerekli olan giderler öncelikle velayet hakkına sahip olan ebeveyne aittir. Bu, velayet sorumluluğunun bir gereğidir. Diğer taraf, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır (TMK. md. 182/2). Bu yükümlülük, velayet kendisinden alınmış veya kaldırılmış olsa bile kural olarak çocuk ergin oluncaya kadar devam eder ( TMK.md.328/1 ve 350). Ne var ki, velayet kendisinden alınan tarafın bu yükümlülüğü mutlak olmayıp, ödeme gücü varsa söz konusu olur....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 29/03/2022 NUMARASI : 2021/837 ESAS - 2022/185 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Katılım Nafakası) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda; İzmir 11....
Velayet, kamu düzenine ilişkin olup, bu hususta ana ile babanın istek ve beyanlarından ziyade çocuğun menfaatlerinin dikkate alınması zorunludur. 16. Belirtilmelidir ki, velayetin kaldırılması ve değiştirilmesi şartları gerçekleşmedikçe, ana ve babanın velayet görevlerine müdahale olunamaz. 17. Velayetin düzenlenmesinde asıl olan, küçüğün yararını korumak ve geleceğini güvence altına almak olduğundan, çocuğun fiziksel ve ruhsal gelişimini engelleyen ve süreklilik arz edeceği anlaşılan her olay, tehlikenin büyüklüğü, doğurabileceği onarılması güç sonuçlar değerlendirilerek sonuca varılmalı; velayetin belirlenmesi ve düzenlenmesinde öncelikle çocuğun yararı göz önünde tutulmalıdır. 18....
Örneğin velayet kendisinde bulunmayan taraf yoksulluk nafakası alıyorsa iştirak nafakası vermek başka bir anlatımla çocuğun bakım ve eğitim giderlerine katılmak zorunda değildir. Kendi geçimini sağlamaktan yoksun olanın katkısının beklenemeyeceği doğaldır. Velayet hakkına sahip olmayan eşin çalışamayacak durumda olduğu sağlık kurulu raporu ile ve gelirinin bulunmadığı soruşturma yazılarıyla anlaşılmış ise ödeme gücü bulunmayan ana ya da babanın iştirak nafakası ile yükümlü tutulması elbette olanaklı değildir. (Ö. U. G, Boşanma Tazminat ve Nafaka Hukuku, Ankara 2008, sayfa 1323-1324) Yargıtayın yerleşik görüşüne göre de, yoksulluk nafakası alan eşten iştirak nafakası talep edilemez. Somut olayda, dosyadaki belgelerden tarafların 27.12.2012 tarihinde boşandıkları, bu karar ile ortak çocukların velayetlerinin babaya verildiği, davalı kadın yararına aylık 250.00 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiği, B.'...