DAVA TÜRÜ : Velayetin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, velayetin kaldırılması isteğine ilişkin olup, babaanne tarafından açılmıştır. Çocuk Haklarının Kullanılmasına ilişkin Avrupa Sözleşmesi, çocukları ilgilendiren davalarda, iç hukuk gereğince, çocuklarla velayet sorumluluğuna sahip kişiler arasında çıkar çatışmasının söz konusu olması halinde çocukların, adli merci önündeki kendisini ilgilendiren davalarda bir temsilci atanmasını ön sorun olarak görmektedir (Sözleşme m. 4)....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Velayet - İştirak Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm nafakalar yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle * velayetin babaya verilmesine yer olmadığına ilişkin hüküm temyiz edilmeyerek kesinleşmiş bulunduğunun anlaşılmasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna, iş bu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.14.11.2007...
Buna göre; velayeti babaya verilen ve fiilen baba yanında kalan ve ihtiyaçları baba tarafından karşılanan müşterek çocuğun yaşı ve ihtiyaç düzeyi ile nafakanın niteliğine, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü ve TMK'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesine göre mahkemece takdir olunan katılım nafakası az bulunmuştur. Davacı istinaf aşamasında katılım nafakasının her yıl TÜİK tarafından belirlenen ÜFE oranında arttırılmasını talep etmiş ise de, dava dilekçesinde talep de bulunmadığı dikkate alındığında istinaf aşamasındaki bu isteği geçerli olmayacağından sonraki yıllara ilişkin arttırım talebinin reddine karar vermek gerekmiştir....
Davacı, davasında velayetin değiştirilmesi ve buna bağlı olarak müşterek çocuklar yararına verilmiş bulunan iştirak nafakalarının kaldırılmasını da talep etmiş, mahkemece boşanma ilamı ile müşterek çocuklar yararına hükmedilen iştirak nafakalarının kaldırılması konusunda olumlu olumsuz bir hüküm kurulmamış ve bu konuda tarafların istinaf itirazı bulunmamakta ise de; velayetin değiştirilmesi asıl talep, iştirak nafakasının kaldırılması talebi de asıl talebin doğal sonucu olan feri bir taleptir. Kural olarak; iştirak nafakası velayetin eylemli olarak kullanılmasına bağlı bir alacak olup, velayet hakkını eylemli olarak kullanmayan ana veya baba diğerinden hükmedilen iştirak nafakasını isteyemez....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Hükme karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olup 27/10/2021 tarihli istinaf başvuru dilekçesinde özetle;ilk derece mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, mahkemenin davayı Aile Hukuku konusu olarak değil bir Borçlar Hukuk problemi gibi yorumladığını ,iştirak ve yoksulluk nafakası terimlerinin dahi karıştırıldığını ,gerekçeli karara dayanak yapılan 07.10.1998 tarihli HGK gereğince iştirak nafakası talebinin iyiniyetli olmadığının gerekçe gösterildiğini, delillerin yanlış değerlendirildiğini bu nedenlerle kararın kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dava; anlaşmalı boşanma sonrasında açılan katılım nafakası istemine ilişkindir....
Alınan uzman bilirkişi raporunda müşterek çocukların baba ile yaşamak istediklerini beyan ettikleri alınan raporun dava konusu çocukların beyanları ile uyumlu olduğu yine davalı babanın müşterek çocukların velayetinin kendisine verilmesini talep ettiği anlaşılmakla, velayetin kaldırılması talebinin reddi ile velayet hususunun kamu düzenine ilişkin olması sebebi ve çocukların üstün menfaati dikkate alınarak velayetin değiştirilmesine en nihayetinde sonuç olarak aşağıdaki şekilde hüküm vermek gerekmiştir." şeklindeki gerekçe ile "1- Velayetin kaldırılması talebinin kabulü ile, Velayetin düzenlenmesi hususunda resen hüküm kurularak; Ordu İli Gölköy İlçesi Kuşluvan Köyü/mah....
Açılan dava hukuki nitelendirme yapılarak velayetin kaldırılması davası olarak kabul edilse dahi davada vasi tayini talep edildiğinden mahkemelerinin görevi kapsamıyla talep hakkında karar kurulamayacağı, vasi atanması talebine yönelik davanın sulh hukuk mahkemesinin görevine girmesi gerekçeleri ile mahkemelerinin görevsizliğine dair karar vererek her iki mahkeme arasında oluşan görev uyuşmazlığının giderilmesi için dosyanın merci tayini ile dairemize gönderildiği anlaşılmıştır. Dava küçükler T4 T5 ve T3 resmi dairelerdeki işlemleri yerine getirmek için davacının vasi olarak atanması talebine ilişkindir. Bu durumda Sulh hukuk mahkemesinin, Türk Medeni Kanunu'nun 404. maddesine göre velayet altında bulunan küçüklere vasi atanması istendiğinden, mahkemece davacı vasi adayına velayet hakkının kaldırılması için dava açmak üzere yetki ve süre verilerek bu davanın sonucunu bekletici mesele yaparak vasi atanması gerekip gerekmeyeceği hususunda karar vermesi gerekmektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, velayetin kaldırılması isteğine ilişkindir. Davacı büyükbaba; torunları olan 01.08.2002 doğumlu.... 22.01.2009 doğumlu ... ve 10.12.2009 doğumlu ...’ın anne ve babalarının boşanmalarından sonra velayetlerinin davalı anneye verildiğini, oğlu olan babaları....in ise boşanmadan sonra vefat ettiğini, davalı annenin çocukları kendisine bırakarak gittiğini ve velayet görevini yerine getirmediğini iddia ederek, küçüklerin velayetlerinin davalı anneden kaldırılması ile küçüklere vasi atanmasını talep etmiş, mahkemece; küçüklerin davalı annede bulunan velayetlerinin kaldırılmasına ve küçüklere vasi tayin edilmesi için ihbarda bulunulmasına karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından, ortak çocuğun anne yanına bırakılması suretiyle kişisel ilişki kurulması ve iştirak nafakasının kaldırılması yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı baba tarafından açılan velayetin değiştirilmesi davasında mahkemece velayetin davacı babaya verilmesine dair ilk hüküm davacı anne tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemizce taraflardan delillerinin sorulması, göstermeleri halinde toplanması, göstermedikleri takdirde de re’sen delil toplanması, bu çerçevede çocuğun üstün yararının ebeveynlerinden hangisinin yanında bulunmak olduğu ve velayet sahibinin değiştirilmesini gerekli kılan bir durumun bulunup bulunmadığı hususunda 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun 5....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 2003 doğumlu küçük ... ile 2007 doğumlu...'in anne ve babası 16.06.2010 tarihinde kesinleşen ilam ile boşanmışlar ve küçüklerin velayetleri anneye verilmiştir. Davacı baba küçüklerin annenin yanında şiddete maruz kaldıklarını iddia ederek annelerinde olan velayetlerin kaldırılarak kendisine verilmesini talep etmiştir. Çocuğun korunmasına ilişkin diğer önlemlerden sonuç alınmaz ya da bu önlemlerin yetersiz olacağı önceden anlaşılırsa, velayetin kaldırılmasına karar verilir. Velayet ana ve babanın her ikisinden kaldırılırsa çocuğa bir vasi atanır. Kararda aksi belirtilmedikçe, velayetin kaldırılması mevcut ve doğacak bütün çocukları kapsar (TMK m. 348)....