Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, vasi tayinine ilişkindir. Sulh Hukuk Mahkemesince, talebin annenin velayet hakkını kötüye kullanması nedeniyle velayetin değiştirilmesi olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Aile Mahkemesi ise; talebin kayım atanmasına yönelik olduğu, velayetin değiştirilmesi için açılmış bir dava bulunmadığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Velayet altında bulunmayan her çocuk vesayet altına alınır( TMK 409. m.). Somut olayda, vesayeti istenilen çocuk, halihazırda annesinin velayeti altında bulunduğundan, öncelikle velayetin kaldırılması koşullarının bulunup bulunmadığının tartışılması gerekecektir. Velayetin değiştirilmesi ve kaldırılmasına ilişkin davalar(TMK.348.m.), Aile Mahkemesinin görevine girmektedir....
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek inceleme yapılmıştır. Dava;velayet (velayetin değiştirilmesi)istemine ilişkindir. Yargıtay 2....
Dosyanın incelenmesinde, tarafların Gümüşhane Asliye Hukuk Mahkemesinin (Aile Mahkemesi Sıfatıyla) 2013/393 Esas, 2013/398 Karar sayılı 25/11/2013 kesinleşme tarihli kararı ile boşandıkları, müşterek çocuğun velayetinin davalı anneye verildiği, ancak velayetin değiştirilmesi talebi ile Gümüşhane Asliye Hukuk Mahkemesinin (Aile Mahkemesi Sıfatıyla) 2016/471 Esas, 2017/152 Karar sayılı dosyasından açılan dava neticesinde 10/06/2016 tarihli karar ile velayetin anneden alınarak babaya verilmesine ve anne ile çocuk arasında kişisel ilişki tesisine karar verildiği, velayetin değiştirilmesi talepli eldeki davanın 06/12/2021 tarihinde açıldığı, bu süreç içinde, davalı babanın velayetten kaynaklanan görevlerini ihmal ettiğinin ve velayetin değiştirilmesini gerektiren bir nedenin varlığının ispatlanamadığı, çocuğun 02/02/2022 tarihli celsede alınan beyanında baba ile birlikte kalmak istediğini beyan ettiği, sosyal inceleme raporunda da velayetin babada kalmasının çocuğun üstün yararına olacağı belirtilmiş...
Boşanma hükmüyle düzenlenen velayetin değiştirilebilmesi için ya velayet kendisine verilen tarafın ya da velayete konu çocuğun durumunda, boşanma hükmünden sonra esaslı değişikliklerin olması şarttır. Esaslı değişiklik önemli ve sürekli olmalıdır. Dosyanın incelenmesinde, tarafların Artvin Asliye Hukuk Mahkemesinin (Aile Mahkemesi Sıfatıyla) 2016/26 Esas, 2017/845 Karar sayılı 29/11/2017 tarihli kararı ile boşandıkları, müşterek çocuğun velayetinin anneye verildiği, tarafların istinaf etmemesi üzerine 06/02/2018 tarihinde kararın kesinleştiği, velayetin değiştirilmesi talepli eldeki davanın 03/09/2020 tarihinde açıldığı, bu süreç içinde, annenin velayetten kaynaklanan görevlerini ihmal ettiğinin ve velayetin değiştirilmesini gerektiren bir nedenin varlığının ispatlanamadığı, 03/06/2021 tarihli celsede çocuğun anne ile birlikte kalmak istediğini beyan ettiği, velayetin değiştirilmesi koşullarının oluşmadığı anlaşılmaktadır....
Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, velayet hakkı sahibi olan annenin vefatı nedeniyle küçüğe vasi tayini istemine ilişkindir. Sulh Hukuk Mahkemesince; öncelikle velayetin babaya verilip verilmeyeceğinin tespiti gerektiğinden aile mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Aile mahkemesi ise; annenin ölümü ile velayetin kendiliğinden babaya geçmeyeceği, küçüğe vasi tayini konusunda davaya devam edilemsi gerektiği ve babaya velayet konusunda dava açmak için süre verilmesi gerektiği, bu nedenle sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğundan bahisle görevsizlik yününde hüküm kurmuştur....
TMK'nun 335/1 nci maddesine göre asıl olan velayettir. TMK'nun 348/son maddesine göre de; "...kararda açıkça belirtilmediği sürece velayetin kaldırılması mevcut ve doğacak bütün çocukları kapsar". Somut olayda; Dava tarihinde anne yanında bulunan müşterek çocuklar hakkında sonradan Muğla Aile Mah.nin 2017/171 Esas sayılı kararı ile 30 günlük geçici koruma kararı verilmiş, çocuklar kurum bakım ve gözetimine alınmışlardır. Sonrasında müşterek çocuklardan İbrahim Can'ın kurumdan ayrıldığı da anlaşılmaktadır. Mahkemece her iki tarafın da çocuklar üzerindeki velayet haklarının doğacak çocukları da kapsar şekilde kaldırılmasına karar verilmiş ise de yapılan araştırma yeterli değildir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Velayetin değiştirilmesi istemine ilişkin davada ... 3.Aile Mahkemesi ve ... 1.Aile Mahkemesince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava velayetin değiştirilmesi istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, ... 3.Aile Mahkemesi'nce boşanma sonrası küçüğün velayetinin annede olduğu ve ikametgahlarının ".../ ..."olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verildiği, yetkisizlik kararının kesinleşmesini takiben dosya kendisine tevzi edilen ... 1.Aile Mahkemesi'ncede yetki itirazında bulunulmadığından yetkisizlik kararı verilemeyeceğinden bahisle karşı yetkisizlik kararı verildiği anlaşılmıştır. Göreve ilişkin kurallar, kamu düzenindendir....
Öte yandan, TMK'nın 335 ila 351. maddeleri arasında düzenlenen “velayet”e ilişkin hükümler kural olarak, kamu düzenine ilişkindir ve velayete ilişkin davalarda resen (kendiliğinden) araştırma ilkesi uygulandığından hâkim, tarafların isteği ile bağlı değildir. Velayetin değiştirilmesine yönelik istem incelenirken ebeveynlerin istek ve tercihlerinden ziyade çocuğun üstün yararı göz önünde tutulur. Hukuk Genel Kurulunun 14.06.2017 gün ve 2017/2- 1887 E., 2017/1196 K. sayılı kararında da velayet düzenlenmesinin kamu düzenine ilişkin olduğu, usulü kazanılmış hak ilkesinin istisnasını oluşturduğu benimsenerek aynı ilkeye vurgu yapılmıştır. Velayet düzenlemesi yapılırken göz önünde tutulması gereken temel ilke, çocuğun "üstün yararı"dır (Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşme m.3; Çocuk Haklarının Kullanılmasına ilişkin Avrupa Sözleşmesi m. 1; TMK m. 339/1. 34.3/1, 346/1; Çocuk Koruma Kanunu m. 4/b)....
Bu nedenle denetim makamı sıfatıyla 2.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin verdiği 11.02.2016 tarih, 2015/375 Esas-2016/57 Karar sayılı kararının kaldırılmasına karar verilmiştir. Esasa ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde ise; Türk Medeni Kanunu'nun 335. maddesi uyarınca ergin olmayan çocuk ana ve babasının velayeti altındadır. Yasal sebep olmadıkça velayet ana ve babadan alınamaz. Hakim vasi atanmasına gerek görmedikçe, kısıtlanan ergin çocuklar da ana ve babanın velayeti altında kalırlar. Aynı Kanunun 419/son maddesinde ise kısıtlanan ergin çocukların kural olarak vesayet altına alınmayıp velayet altında bırakılacağı hükme bağlanmıştır. Açıklanan Yasa hükümlerine göre, kısıtlanıp velayet altında bırakılmasına karar verilen çocuklar hakkındaki uyuşmazlıklarda "velayet" hükümleri uygulanır. Bu hükümleri uygulayacak görevli mahkeme ise 4787 sayılı Kanunun 4. maddesi gereğince aile mahkemesidir. Az yukarıda da belirtildiği gibi talep, velayetin kaldırılmasına ve ...'...
Toplanan delillerden, davalı annenin velayet görevinin gereğini yerine getirmediği anlaşılmaktadır. K. D. hakkında koruma kararının kaldırılması ve Türk Medeni Kanununun 347/2. maddesi gereğince velayetin davacı babaya verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle ret kararı verilmesi doğru bulunmamıştır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 17.03.2015 (Salı)...