WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Tedbir ve yoksulluk nafakasının miktarı belirlenirken, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, ihtiyaçları ve hakkaniyet ilkesi gözetilir. Tarafların ekonomik ve sosyal durumları, hakkaniyet ilkesi (TMK md. 4) dikkate alındığında kadın yararına 300,00 TL tedbir ve 300,00 yoksulluk nafakası takdirinin usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmakla, kadın vekilinin kendisi için hükmedilen nafaka miktarına yönelik istinaf talebinin esastan reddine karar vermek gerekmiştir. Velayet kendisine verilmeyen eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır (TMK md. 182/2). Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir (TMK md. 330/1). İştirak nafakasının miktarı tayin edilirken; çocuğun yaşı, ihtiyaçları, okul seviyesi, velayet tevdi edilen tarafın ekonomik durumu ile nafaka yükümlüsünün mali gücü birlikte değerlendirilip, hakkaniyete uygun bir karar verilmelidir....

Davacı vekili tarafından yerel mahkeme kararına karşı iştirak nafakası talepleri konusunda sehven karar verilmediği yönünde katılma yolu ile istinaf başvurusunda bulunulduğu anlaşılmakla, dosya üzerinde yapılan incelemede; davacı vekili tarafından dava dilekçesinde velayetin değiştirilmesi talebi yanında velayetin değiştirilmesinin ferisi niteliğinde olan davaya konu çocuklar lehine ayrı ayrı 1.000'er TL iştirak nafakası talebinde bulunulmasına rağmen yerel mahkemece davacının iştirak nafakası talebi konusunda olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesinin usul ve yasaya aykırı olduğu anlaşılmakla davacı vekilinin iştirak nafakaları ile ilgili istinaf başvurusunun kabulü ile yerel mahkemece toplanan deliller, tarafların tespit olunan ekonomik ve sosyal durumları, paranın satın alma gücü ve hakkaniyet ilkesi dikkate alınarak müşterek çocuklar yararına iştirak nafakasına hükmedilip hükmedilmeyeceğinin değerlendirilmesi yönünden dosyanın ilk derece mahkemesine geri gönderilmesi gerektiği kanaat...

Asıl dava; iştirak ve yoksulluk nafakasının arttırılması, birleşen dava; velayetin değiştirilmesi talebine ilişkindir. Yoksulluk nafakasını düzenleyen TMK'nun 176/4 maddesi gereğince "tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir." hükmü düzenlenmiştir. İştirak nafakasını düzenleyen 4721 sayılı TMK'nun 182/2 maddesine göre, velayet kendisine verilmeyen eş, müşterek çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır. Hakim istem halinde irad biçiminde ödenmesine karar verilen bu giderlerin gelecek yıllarda tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına göre ne miktarda ödeneceğini karara bağlayabilir. 4721 sayılı TMK'nun 328 m.sine göre, ana ve babanın bakım gücü çocuğun ergin olmasına kadar devam eder. 4721 sayılı TMK'nun 329 ve 330. m.lerine göre de, küçüğe fiilen bakan ana ve baba diğerine karşı çocuk adına nafaka davası açabilir....

Yukarıda açıklanan nedenlerle ilk derece mahkemesi tarafından yargı harçları ikmal edilmeden hüküm kurulması, HMK'nın 353/(1)-a-4. maddesinde yer alan "diğer dava şartlarına aykırılık bulunması" şeklindeki düzenleme gereğince, davacı tarafın istinaf başvurusunun kısmen kabulüne, yoksulluk nafakası dışındaki istinaf başvurusunun ise reddine , sadece yoksulluk nafakası yönünden ilk derece mahkemesi kararın kaldırılmasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

Dava, velayetin değiştirilmesi, önceden hükmedilen iştirak nafakası ile yoksulluk nafakasının kaldırılması taleplerine ilişkindir. (TMK m.176,327 ila 331. ve 348 m.leri) Davacı vekilinin istinaf başvurusunun incelenmesinde; 4721 sayılı TMK'nun 348. m.sine göre, ana ve babanın çocuğa yeterli ilgi göstermemesi veya ona karşı yükümlülüklerini ağır biçimde savsaklaması, deneyimsizliği, hastalığı, başka bir yerde bulunması veya benzeri sebeplerden biri ile velayet görevini gereği gibi yerine getirememesi velayetin değiştirilmesi nedenleridir. Kuşkusuz velayet kendisinde bulunan anne ve babanın çocuk ile ilgili yapacağı her türlü iş ve işlemde çocuğun üstün yararını koruması gerektiği tartışmasızdır. Çocuğun üstün yararı, çocuğu ilgilendiren her işte göz önüne alınması zorunlu olan ve belirli bir somut olayda çocuk için en iyisinin ne olduğunu belirlemede dikkate alınan bir ölçüt bir kılavuzdur....

çocuk için aylık 1.000 TL tedbir - iştirak nafakası, kendisi için de aylık 1.000 TL tedbir - yoksulluk nafakası, 30.000 TL maddi, 30.000 TL manevi tazminata karar verilmesini talep etmiştir....

Davacı -k.davalı erkek istinafında, kusuru kabul etmediğini, evi terk eden kadının kusurlu olduğunu, kadın lehine yoksulluk nafakası ve tazminata hükmedilmesinin ve müşterek çocukların velayetinin anneye verilmesinin hatalı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Davalı-k.davacı kadın istinafında, hükmedilen tedbir-iştirak ve yoksulluk nafakası, maddi-manevi tazminat bedellerinin düşük olduğunu, talebi gibi karar verilmesini istemiştir. Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller, tanık beyanları dikkate alındığında, tespit edilen boşanmaya ilişkin vakalar ile kusur derecelerinin doğru tespit edildiği, boşanmaya neden olan olaylarda, erkek eşin tam kusurlu olduğu, bu sebeple kusur derecelendirmesinin yerinde olduğu değerlendirilmiştir. Müşterek çocuk 19/05/2002 doğumlu Muhammed Selim'in yargılama sırasında reşit olduğu anlaşılmakla müşterek çocuk Muhammed yönünden velayet hususunda istinafın konusuz kaldığı görülmüştür....

Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır.Müşterek çocuk ... lehine artırılmasına karar verilen iştirak nafakası yönünden ise;TMK.'nın 182/2 maddesinde; velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğu hükme bağlanmıştır.Velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğunun giderlerine katılmakla yükümlüdür....

    Açıklanan sebeplerle, davalı kocanın; tazminatlara uygulanan faiz, yoksulluk, tedbir ve iştirak nafakası ile kişisel ilişkiye yönelik istinaf talebinin kabulüne, sair yönlere ilişkin istinaf talebinin ise Hukuk Muhakemeleri Kanununu 353/1- b.1. maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir. HÜKÜM: Yukarıda açıklanan sebeple, A-1- Davalının, tazminatlara uygulanan faiz, yoksulluk, tedbir ve iştirak nafakası ile kişisel ilişkiye yönelik istinaf talebinin kabulüne. Ömerli Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 27.02.2020 tarih, 2017/114 Esas ve 2020/41 Karar sayılı kararının, hüküm kısmının “1- c,ç,d,e,f” bentleri yönünden, Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1- b.2. maddesi uyarınca kaldırılarak, yeniden esas hakkında hüküm tesisine....

    niteliğine ve günün ekonomik koşullarına göre, ilk derece mahkemesince davacı lehine takdir edilen maddi ve manevi tazminat miktarları, tedbir - yoksulluk nafakası miktarı ile müşterek çocuk için takdir edilen tedbir - iştirak nafakalarının miktarlarının makul olduğu, müşterek çocuğun yaşı, uzman raporu kapsamı dikkate alındığında velayetin anneye verilmesine ilişkin kararın doğru olduğu anlaşıldığından, davalının yerinde görülmeyen istinaf başvusunun reddi yönünde karar verilmesi gerektiği kanaati ile, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

    UYAP Entegrasyonu