Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-Nafaka Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından, iştirak nafakası hakkında karar verilmemesi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı 11.05.2015 tarihli dava dilekçesiyle; velayetin değiştirilmesi ve iştirak nafakası talep etmiştir. Mahkemece, davacının velayetin değiştirilmesi talebinin kabulüne karar verilmiş ise de; davacının iştirak nafakası talebi hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemiş olması doğru görülmemiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 14.12.2015 (Çrş.)...

    SONUÇ:Yukarıda 2. bentte gösterilen nedenle temyiz edilen kararın hüküm fıkrasından nafakaya ilişkin 4. bendin çıkarılarak yerine "müşterek çocuk ...için velayetin tedbiren anneye verilmesi ve teslim tarihi olan 17.09.2009 tarihinden hükmün kesinleşme tarihine kadar tedbir nafakası; hükmün kesinleşmesinden itibaren ise iştirak nafakası niteliğinde olmak üzere, aylık 350 TL. nafakanın davacıdan alınarak davalıya verilmesine" sözlerinin yazılmasına, hükmün nafakaya ilişkin bölümünün bu DÜZELTİLMİŞ olarak, temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen nedenlerle ONANMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.07.03.2011(Pzt)...

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Kaldırılması-İştirak Nafakasının Artırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı tarafından, iştirak nafakasının artırılması yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf, ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğunun giderlerine katılmakla yükümlüdür. Diğer taraftan, iştirak nafakası belirlenirken ana ve babanın ekonomik durumları, çocuğun yaşı, eğitimi ve ihtiyaçlarının gözetilmeli ve nafaka yükümlüsünün (babanın) ekonomik durumu ile orantılı olacak şekilde hakkaniyete uygun bir nafakaya hükmedilmelidir....

        Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle; çocuk yönünden katılım nafakası için velayet kendisine verilen eşin her zaman dava açma olanağının bulunmasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna ve 67.20 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oyçokluğuyla karar verildi.08.06.2010 (Salı) KARŞI OY YAZISI Anlaşmalı boşanma davalarında anlaşmanın tarafı olan eşler, anlaşmadan dönme konusunda eşit haklara sahiptir....

          ile velayet anneye bırakılmış, çocuk yararına tedbir ve iştirak nafakası ile, kadın yararına aylık 170 TL. tedbir ve 10.000 TL toptan yoksulluk nafakasına hükmedilmiştir....

            Toplanan delillerden Türk Medeni Kanununun 197. maddesine dayalı bağımsız tedbir nafakası davası yönünden davacı-karşı davalı kadının ayrı yaşamakta haklılığı kanıtlanmıştır. Kadının çalışmadığı ve düzenli bir gelirinin de bulunmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda bağımsız nafaka davasının kabulü ile davacı-karşı davalı kadın yararına uygun miktarda tedbir nafakası takdir edilmesi gerekirken yazılı şekilde reddi doğru olmamıştır. b-Davacı-karşı davalı annenin dava dilekçesindeki müşterek çocuk için nafaka isteği velayet isteğini de içerdiği gibi,davacı karşı davalı vekili de,09.05.2013 tarihli celse de müşterek çocuğun velayetinin tedbiren anneye verilmesini istemiştir. Ortak hayata son verilmiş veya ayrılık hali gerçekleşmişse hakim velayeti eşlerden birine verebilir. (TMK 336/2 md.). Toplanan delillerden; tarafların ayrı yaşamaya başladığı, 16.04.2012 doğumlu .....'in yaşı itibariyle anne bakım, sevgi ve şefkatine muhtaç olup, anne yanında kaldığı anlaşılmaktadır....

              Davalı erkek vekilinin; müşterek çocuk Hasan hakkındaki velayet düzenlemesine ve çocuk için hükmedilen nafakaların kaldırılmasına yönelik istinaf talebinin incelenmesinde; Velayet, kamu düzenine ilişkin olup bu hususta ana ile babanın istek ve beyanlarından ziyade çocuğun menfaatlerinin dikkate alınması zorunlu olup, yargılama sırasında meydana gelen gelişmelerin bile göz önünde tutulması gerekir. Buna göre velayetin düzenlenmesinde asıl olan, küçüğün yararını korumak ve geleceğini güvence altına almak olduğundan, çocuğun fiziksel ve ruhsal gelişimini engelleyen ve süreklilik arz edeceği anlaşılan her olay, tehlikenin büyüklüğü, doğuracağı onarılması güç sonuçlar değerlendirilerek sonuca varılmalı; velayetin belirlenmesi ve düzenlenmesinde öncelikle çocuğun yararı göz önünde tutulmalıdır. Velayet düzenlemesinde; çocukla ana ve baba yararının çatışması halinde asıl olan küçüğün yararını korumak ve geleceğini güvence altına almaktır....

              (27.07.2018) küçüğün baba ile yaşamaya başladığı 01.03.2020 tarihine kadar aylık 250,00 TL tedbir nafakasının davalı T3'dan alınarak davacı T3'a verilmesine, 01.03.2020 tarihinde tedbir nafakasının sona ermesine, 6- Davacı T3'ın velayet ve iştirak nafakası taleplerinin reddine, II-Antalya 7....

              Şartların değişmesi halinde her zaman velayetin değiştirilmesi yeniden dava edilebilir. Velayet, kamu düzenine ilişkin olup bu hususta ana ile babanın istek ve beyanlarından ziyade çocuğun menfaatlerinin dikkate alınması zorunlu olup, yargılama sırasında meydana gelen gelişmelerin bile göz önünde tutulması gerekir. Buna göre velayetin düzenlenmesinde asıl olan, küçüğün yararını korumak ve geleceğini güvence altına almak olduğundan, çocuğun fiziksel ve ruhsal gelişimini engelleyen ve süreklilik arz edeceği anlaşılan her olay, tehlikenin büyüklüğü, doğuracağı onarılması güç sonuçlar değerlendirilerek sonuca varılmalı; velayetin belirlenmesi ve düzenlenmesinde öncelikle çocuğun yararı göz önünde tutulmalıdır. Velayet düzenlemesinde; çocukla ana ve baba yararının çatışması halinde asıl olan küçüğün yararını korumak ve geleceğini güvence altına almaktır....

              Davacı-davalı baba tarafından 27.11.2015 tarihinde velayeti altında bulunan çocuk yararına iştirak nafakası davası açılması üzerine davalı-davacı anne tarafından 30.12.2015 tarihinde birleşen velayetin değiştirilmesi ve iştirak nafakası talepli dava açılmıştır. Mahkemece "dinlenen tanık anlatımları, uzman incelemesindeki değerlendirmeler ve toplanan kanıtlara göre küçüğün yaşına, sağlık ve eğitim durumuna, duruşmada alınan beyanına ve tarafların dava süresince gözlemlenen eğilimleri değerlendirilerek küçüğün velayetinin davalı-davacı anneye verilmesinin küçük Mehmet Görkem'in çıkarına ve tarafların durumuna uygun olacağı" gerekçesiyle velayetin değiştirilerek anneye verilmesine karar verilmiştir. Toplanan delillerden boşanma davasından sonra velayet sahibi babanın velayet görevini kötüye kullandığı veya velayetin değiştirilmesini gerektiren ihmal ve istismarının varlığı ispatlanamadığı gibi kişisel ilişkiye engel olduğu iddiası da kanıtlanamamıştır....

                UYAP Entegrasyonu