Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

kısıtlar şekilde yılın 180 günü kişisel ilişki kurulmasının doğru olmaması nedeniyle kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi için dava açıldığını, babaya göre annenin koşullarının çocuğun sağlığı, eğitimi ve gelişimi için daha iyi olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir....

Velayeti davacı anneye verilen ortak çocuk Kadir Emir ile baba arasında kişisel ilişki kurulmaması hatalı olup, kamu düzenine ilişkin olan bu husus ile ilgili resen inceleme yapılarak baba ile çocuk arasında kişisel ilişki tesisine karar vermek gerekmiştir. Sonuç olarak; Duruşma sürecini yansıtan tutanak ve belgelere göre, davanın esasıyla ilgili ve tarafların gösterdiği hükme etki edecek tüm delillerin toplandığı anlaşılmakla; Davalı erkeğin kişisel ilişki tesisine dışındaki sair tüm istinaf başvurusunun HMK nun 353/1- b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, Davacı kadının iştirak nafakasının miktarına ilişkin istinaf başvurusu ile davalı erkeğin kişisel ilişki tesisine ilişkin istinaf başvurusunun yukarıda açıklanan nedenlerle kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

Taraflar mevcut duruma göre ayrı şehirlerde yaşıyor olmakla birlikle, günümüzdeki ulaşım olanaklarındaki kolaylık gözetildiğinde, tarafların ayrı şehirlerde yaşıyor olması kişisel ilişki kurulmamasını gerektirmez. Davalı baba ile çocuk arasında kişisel ilişki kurulmasının, çocuğun sağlığını, ahlaki ve bedensel gelişimini tehlikeye düşüreceğine ilişkin bir delil de bulunmadığına göre, müşterek çocuk ile davalı baba arasında uygun sürelerle kişisel ilişki kurulması gerekirken, yasal olmayan gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda (2.) bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan diğer bölümlerinin ise yukarıda (1.) bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 02.06.2015 (Salı)...

    Davalı cevap dilekçesinde özetle; velayetin değiştirilmesini gerektirir hiç bir olumsuzluğun bulunmadığını, çocukların yeni evlendiği eşi ve bu eşinden dünyaya gelen çocuğu ile birlikte yaşamaktan mutlu olduklarını, çocukların anneleri ile yeterince ve makul sürede kişisel ilişki kurabildiklerini, ancak davacının çocukları arkadaşlarının veya uzak akrabalarının yanına götürerek kişisel ilişki süresini bu kişilerin yanında geçirdiğini, kişisel ilişki kurma hakkını gereği gibi kullanmadığını, yeniden evlenmesinin velayetin değiştirilmesi için gerekçe yapılamayacağını, çocukların annelerine gitmek istemediklerini, özellikle kız çocuğunun anneye gitmemek için zorluk çıkardığını, davacının erkek arkadaşı ile birlikte yaşadığını, bunun çocuklar üzerinde olumsuz etkileri olacağını, çocuklarının tüm eğitim ve sağlık ihtiyaçları ile yakından ilgilendiğini, okul başarılarının iyi olduğunu, tüm bu sebeplerle davanın reddedilmesi gerektiğini belirtmiştir....

    Aile Mahkemesinin 2016/478 Esas, 2016/473 Karar sayılı ilamı ile anlaşmalı boşandıklarını, 2009 ve 2013 doğumlu müşterek çocukların velayetlerinin protokol gereği anneye verildiğini, şimdi ise velayetin babaya verilmesi konusunda anlaşma yaptıklarını, bir sene sonra annenin talebi üzerine müşterek çocukların ABD'de anne ile birlikte yaşayacak olmaları halinde velayetin tekrar değiştirileceğini, bu süre zarfında çocuklar ile anne arasında şahsi münasebet sağlanacağının kararlaştırıldığını belirterek, müşterek çocukların annede bulunan velayetlerinin değiştirilerek babaya verilmesini talep ve dava etmiş, 16.10.2019 tarihli ek beyan dilekçelerinde ise; annenin velayet hakkını yeterince ve özenle kullanmadığı, çocuklarla ilgilenmediği, beslenmelerine ve eğitimlerine dikkat etmediği iddia edilerek velayetin bu sebeplerle değiştirilmesini istemişlerdir....

    T8 DAVALI : T12 KORUNMA İHTİYACI ASIL DAVA : Velayet (Velayetin Kaldırılması) BİRLEŞEN DAVA(1.Aile 2017/901) : Velayet (Velayetin Kaldırılması) BİRLEŞEN DAVA(2.Aile 2018/123) : Velayet (Velayetin Kaldırılması) BİRLEŞEN DAVA(2.Aile 2017/783) : Velayet (Velayetin Kaldırılması) İSTİNAF KARAR TARİHİ : 24/11/2021 KARARIN YAZIM TARİHİ : 24/11/2021 Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi....

      Cumartesi günleri saat 10:00'dan aynı gün saat 17:00'a kadar; Dini bayramların 2. günü saat 10:00'dan aynı gün saat 17:00'a kadar KİŞİSEL İLİŞKİ KURULMASINA, "karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı; kişisel ilişki süresi yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Kişisel ilişki düzenlemesinde esas olan çocuğun üstün yararıdır. Çocukla ana baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi ana ve baba için bir hak olduğu gibi, çocuk için de bir haktır. Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu sebeple kişisel ilişki analık ve babalık duygusunu tatmin edecek nitelikte olmalıdır....

      Dava, velayetin düzenlenmesi, olmadığı takdirde çocuk ile baba arasında kişisel ilişki kurulması taleplerine ilişkindir. (TMK'nun 323 ve 335 vd.m.leri) Davalı vekilinin istinaf başvurusunun incelenmesinde; Ergin olmayan çocuk, ana ve babasının velayeti altındadır. Evlilik devam ettiği sürece ana ve baba velayeti birlikte kullanırlar. Ortak hayata son verilmiş veya ayrılık hali gerçekleşmişse hakim, velayeti eşlerden birine verebilir. (TMK 335- 336 m.leri) TMK'nun 323. m.sine göre, ana ve babadan her biri, velayeti altında bulunmayan veya kendisine bırakılmayan çocuk ile kişisel ilişki kurulmasını isteme hakkına sahiptir. Kişisel ilişki düzenlenmesinde esas olan çocuğun üstün yararıdır. Çocukla, ana- baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi çocuk için bir hak olduğu gibi ana-baba içinde bir haktır....

      DAVA TÜRÜ : Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi-Müşterek Çocuğun Eğitim Giderlerinin Baba Tarafından Karşılanması Aksi Halde İştirak Nafakasının Artırılması-Yurt Dışına Çıkış Yasağı Verilmesi-Velayetin Değiştirilmesi Aksi Halde Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi ve Yurt Dışına Çıkışta Kısıtlanan Olmadığının Belirlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı tarafından, iştirak nafakasının miktarı, kişisel ilişki ve yurt dışına çıkış yasağı konulması yönünden; davalı-davacı tarafından ise velayetin değiştirilmesi talebinin reddi, kişisel ilişki, tedbiren yurt dışına çıkış yasağı verilmesi ve yargılama giderleri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:ve yargılama giderleri Müşterek çocuk 2006 doğumlu olup, idrak çağındadır....

        Asıl ve birleşen dava, müşterek çocuk ile kurulan kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi, velayetin değiştirilmesi, iştirak nafakasına karar verilmesi talebine ilişkindir....

        UYAP Entegrasyonu