DAVA TÜRÜ : Velayetin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı ve kayyım tarafından; velayetin kaldırılması ve kişisel ilişki süresi yönünden, davalı tarafından ise; kişisel ilişki tesisine karar verilmesi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, bozmaya uygun işlem ve araştırma yapılmış olmasına, delillerin takdirinde bir yanlışlık bulunmamasına göre davacı ve kayyım ...'ın temyiz itirazları yersizdir. 2- Davalının temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Dava, velayetin kaldırılmasına ilişkin olup, davacı tarafından harcı yatırılarak usulüne uygun olarak açılmış torunla kişisel ilişki kurulması davası bulunmamaktadır. Hakim, mevcut olmayan bir dava hakkında kendiliğinden hüküm kuramaz (HMK m. 24/1)....
Velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin çocuk ile kişisel ilişkisinin düzenlenmesinde, çocuğun özellikle sağlık, eğitim ve ahlak bakımından yararları esas tutulur (TMK md. 181/1- 2). Çocuk ile ana veya baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi; çocuk ve velayet kendisinde bulunmayan ana veya baba için bir haktır (Çocuk Hakları Sözleşmesi md. 9/3). Bu tür kişisel ilişki çocuğun sadece yüksek yararları gerektirdiği takdirde veya ana ve babanın bu haklarını amacına aykırı kullanmaları halinde kısıtlanabilir veya engellenebilir (Kişisel İlişki Kurulmasına Dair Avrupa Sözleşmesi md. 4/2). Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu bakımdan kişisel ilişki tesis edilirken çocuğun bedeni, fikri ve ruhsal gelişimi esas alınarak amacı gerçekleştirici bir düzenleme yapılmalıdır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Çocukla Kişisel İlişkinin Kaldırılması - Velayet - Nafaka Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2- Velayetin düzenlenmesinde asıl olan, çocuğun üstün yararıdır. Ana ve babanın yararı ile çocuğun yararının çatışması halinde,çocuğun yararına üstünlük tanınmalıdır. Çocuğun yararının gerektirmesi halinde, kişisel ilişkinin gözetimli olarak kurulması mümkündür. Dosya kapsamıyla, kişisel ilişkinin gözetim altında yapılmasını gerektirecek bir delil ve veri bulunmamaktadır....
Aile Mahkemesinin 2015/452 Esas 2016/209 Karar 14.03.2016 tarihli velayet davasının reddedildiğini ve 08.09.2016 tarihinde kesinleştiğini, davacının benzer iddialar ile yeniden velayet davası açtığını, iddiaların gerçeği yansıtmayıp hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, şarta bağlı olarak ve medeni haklardan önceden feragat niteliğinde anlaşma protokolü düzenlenemeyeceğinden davacının itirazlarının reddinin gerektiğini, taraflar arasında verilen boşanma kararında velayetin müvekkiline verilerek davacı ile küçük arasında her ayın 2. ve 4. haftası Pazar günleri saat 10.00'dan 17.00'a kadar, dini bayramların ikinci günü 10.00'dan 17.00'a kadar, her yıl 1- 20 Ağustos tarihleri arasında babası yanında kalması şeklinde kişisel ilişki tesis edildiğini, müvekkilinin babası ile yakınlık kurması amacıyla ve boşanmadan az etkilenmesi düşüncesiyle davacının ayda iki olan görüşme sayısını haftada 3 gün 3 geceye çıkardığını, davalı müvekkilin velayetin gereklerini layıkıyla yerine getirdiğini, küçüğün anne...
Mahkemece, tarafların boşanma ve fer'ilerine ilişkin talepleri birlikte görülmesi gerekirken, bu husus gözetilmeden tarafların boşanmalarına, velayetin anneye verilmesine ve müşterek çocuk ile baba arasında kişisel ilişki kurulması şeklinde hüküm kurulup, bu yönlerden tefrik kararı verilmesi ve tefrik edilen kısmın ayrı bir esasa kaydedilerek boşanma, velayet, kişisel ilişki yönünden karar yazılması, kusur tespiti, tazminatlar ve nafaka yönünden ise yargılamaya başka bir dosya üzerinden devam edilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 08.09.2015 (Salı)...
Cumartesi günü saat 10:00'da davalı anne Arzu'dan alınıp aynı gün 12:30'da davalı anne Arzu'ya çocuğun teslimi suretiyle, davalı anne Arzu Yılmaz'ın bulunduğu ilçede olmak üzere kişisel ilişki kurulmasına hükmedilmiştir. Davacı vekili; mahkemece hükmedilen kişisel ilişki düzenlemesinin yetersiz olduğunu, yatılı ve daha uzun süreli kişisel ilişki kurulması gerektiğini ileri sürmek suretiyle istinaf başvurusunda bulunmuştur. Dava; velayeti annede bulunan küçük Ada ile dede arasında kişisel ilişki tesisine ilişkindir. Davacı vekilinin; çocukla kişisel ilişkinin süresine yönelik istinaf talebi incelendiğinde; Kişisel ilişki düzenlemesinde esas olan çocuğun üstün yararıdır. Çocukla düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi ebeveynler için bir hak olduğu gibi, çocuk için de bir haktır. Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır....
2-Davacı babanın katılma yoluyla ileri sürdüğü temyiz itirazının incelenmesine gelince; Velayet kendisine bırakılmayan ebeveynle çocuk arasındaki kişisel ilişki düzenlemesinde asıl olan çocuğun fikri, ahlaki, bedeni, sağlık ve babalık duygularının tatminin de göz önüne alınması gerekir....
Davacı-karşı davalı ile müşterek çocuk arasında ilkin 22/04/2021 tarihli celse 5 nolu ara karar ile tedbiren kişisel ilişki düzenlenmiş, daha sonra ise 04/10/2021 tarihli ara karar ile kişisel ilişki yeniden düzenlenmiştir. Her şeyden önce dava neticesinde elde edilecek sonuç gibi ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceğinden davacı-karşı davalının tedbir olarak velayet talebi yerinde değildir. Tedbiren kişisel ilişki düzenlemesi talebi yönünden ise; müşterek çocuk ile davacı-karşı davalı anne arasında yukarıda belirtildiği üzere kişisel ilişki düzenlemelerine ilişkin ihtiyati tedbir kararı bulunmaktadır. Bu düzenlemelerin değiştirilmesini gerektiren ivedi bir durum ileri sürülmediği gibi böyle bir durumda mevcut değildir. Davacı-karşı davalının ihtiyati tedbir isteminin reddi gerekmiştir....
Çocukla ana baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de bir haktır. Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Kişisel ilişki analık ve babalık duygusunu tatmin edecek nitelikte olmalıdır. Kişisel ilişkiye dair ilamlar maddi anlamda kesin hüküm teşkil etmediğinden koşulların değişmesi halinde yeniden düzenlenmesi her zaman istenebilir. Kişisel ilişki düzenlenirken çocuğun yüksek yararı, yaşı, anne ve babalık duygusunun tatmini ve infaz edilebilir nitelikte olması hususları birlikte değerlendirilerek çocuğun kişisel gelişimine en uygun düzenleme tercih edilmelidir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalının yetki itirazına yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Dava velayetin değiştirilmesi talebine ilişkindir. Taraflar ... Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 14.05.2014 tarihinde kesinleşen boşanma ilamıyla anlaşmalı olarak boşanmışlar, anlaşma uyarınca velayet davacı babaya verilmiş, davalı anne ile ortak çocuk arasında kişisel ilişki düzenlenmiştir....