Diğer taraftan, iştirak nafakası belirlenirken ana ve babanın ekonomik durumları gözönünde tutulmakla birlikte velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olağan harcamaların da dikkate alınması zorunludur. Ne var ki, nafaka miktarının belirlenmesine esas alınması gereken giderlerinin makul sınırlar içinde kalmasına özen gösterilmesi ve velayet kendisine bırakılmayan tarafın ağır yükümlülüklere maruz bırakılmaması gerekmektedir. İştirak nafakası takdir edilirken; çocuğun yaşı, ihtiyaçları, okul seviyesi, sosyal çevreye göre yaşam seviyesi, velayet tevdi edilen tarafın ekonomik durumu ile nafaka yükümlüsünün mali gücü birlikte değerlendirilip, hakkaniyete uygun karar verilmelidir. Dosya içeriğinden; tarafların 07/09/2015 tarihinde kesinleşen ilam ile boşandıkları, müşterek çocukların velayetinin anneye bırakıldığı, talep olmadığından, müşterek çocuklar için iştirak nafakasına hükmedilmediği anlaşılmaktadır....
Mahkemece yeniden yapılan yargılama sonucunda; müşterek çocuğun velayetinin anneye verilmesine, baba ile kişisel ilişki kurulmasına, davacı lehine hükmedilen tedbir nafakasının devamına, yoksulluk nafakası talebinin reddine, müşterek çocuk lehine 300,00 TL tedbir, 500,00 TL iştirak nafakasına, 7.000,00 TL maddi, 10.000,00 TL manevi tazminata karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Davalı vekili kararı; kusur belirlemesi, velayet, iştirak nafakası ve kadın lehine hükmedilen tazminatlar yönünden istinaf etmiştir. Davacı vekili kararı; iştirak nafakası ve tazminat miktarları, yoksulluk nafakası talebinin reddi yönünden istinaf etmiştir. GEREKÇE: Dava, evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma istemine ilişkindir. Mahkemece verilen boşanma kararı istinaf edilmemek sureti ile kesinleşmiştir....
Mahkemece, bozmaya uyularak verilen 14.12.2021 tarihli karar ile boşanma kesinleştiğinden yeniden karar verilmesine yer olmadığına , ortak çocuklardan ...’in velayeti babaya, Ayberk’in velayetinin anneye verilmesine ve şahsi ilişkilerine, kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine, kadının maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine, erkek yararına faizi ile 10.000,00 TL manevi tazminata karar verilmiştir. Davalı-karşı davacı kadının kusur belirlemesi, erkek yararına hükmedilen manevi tazminat, reddedilen tazminat talepleri , reddedilen yoksulluk nafakası talebi, velayet ve iştirak nafakası yönlerinden temyizi üzerine, Dairemizin 14.6.2022 tarihli, 2022/4292 esas ve 2022/5798 karar sayılı ilamı ile hükmün onanmasına karar verilmiştir. Davalı-karşı davacı kadın tarafından kusur belirlemesi, velâyet, tedbir ve iştirak nafakası ile erkek yararına hükmedilen manevi tazminata yönelik karar düzeltme talebinde bulunulmuştur....
Müşterek çocuklar 29/02/2016 doğumlu Pınar ve 18/12/2018 doğumlu Muhammed Emir yararına ayrı ayrı bağlanan iştirak nafakası yıllık miktarı 350,00TLx12=4.200,00TL'dir. Dolayısıyla bu rakamlar, karar tarihindeki 5.880,00TL olan kesinlik sınırının altındadır ve karar istinaf talebinde bulunan davalı yönünden HMK nun 341/4 maddesi gereği kesin niteliktedir. Bu nedenle davalı tarafın iştirak nafakası yönünden istinaf kanun yoluna başvurma talebinin de kesin karara ilişkin olması dikkate alınarak, HMK.'nun 341/4 ve 352- (1)-b maddeleri gereğince reddine oy birliği ile karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Davalı vekilinin Osmaniye 1....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; Davanın kısmen kabulüne karar verilerek çocuk için dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere 100 TL kararın kesinleşmesi ile birlikte 250 TL iştirak nafakasına, feragat nedeni ile 1.000 TL yardım nafakası talebinin reddine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı istinaf dilekçesinde özetle; İştirak nafakası miktarını istinaf etmiştir. Davalı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; Usul ve yasaya uygun olan davacının istinaf talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava, iştirak nafakası istemine ilişkindir. Türk Medeni Kanunu'nun 182/2 maddesi gereğince; velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğunun giderlerine katılmakla yükümlüdür....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı erkek tarafından, kusur belirlemesi, reddedilen maddi ve manevi tazminat talebi, velayet, kadın yararına hükmedilen yoksulluk nafakası ile iştirak nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-karşı davacı erkeğin kusur belirlemesi, reddedilen tazminat talepleri ve velayete yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı-karşı davalı kadın ve davalı-karşı davacı erkek tarafından imzalanan 13.07.2016 tarihli dilekçe ile nafaka, ve çocukla kişisel ilişki tesisine yönelik aralarında anlaştıklarına dair protokol sunulmuş olup taraflar arasındaki anlaşma koşulları ve tüm deliller...
Davacı-davalı anne, dava dilekçesiyle velayetin değiştirilmesi yanında iştirak nafakası istemiş, eğer bu talebi kabul edilmez ise ortak çocukla olan kişisel ilişkisi günlerinin genişletilmesini talep etmiş, davalı-davacı baba da birleşen davasında anlaşmalı boşanma davasıyla kararlaştırılmadığından iştirak nafakasının hüküm altına alınmasını istemiş, mahkemece, kadının veleyetin değiştirilmesi, karşı davacı babanın da iştirak nafakası davaları kabul edilerek, ortak çocuğun velayetinin tedbiren anneye verilmesine, velayetin değiştirilmesi davası kesinleştikten sonra çocuk yararına iştirak nafakasına, ayrıca baba içinde çocuğun anneye teslim edileceği tarihe kadar iştirak nafkasına ve babaya verilen iştirak nafakasının da anlaşmalı boşanma davasında ortak çocuk adına devri kararlaştırılan konutun tahmini kira geliri kadar mahsubuna karar verilmiştir....
de müşterek çocuk lehine 750,00 TL iştirak nafakasına hükmedilmiş ise de tarafların müşterek çocukları Hatice Görkem Korkmaz 26.07.2003 doğumlu olup, 26.07.2021 tarihi itibari ile 18 yaşını doldurduğundan söz konusu tarih itibari ile ilk derece mahkemesinin velayet ve iştirak nafakası hakkındaki hükmü kendiliğinden kalkacağından müşterek çocuğun velayeti ve iştirak nafakası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Karar taraf vekillerince ayrı ayrı istinaf edilmiş, Davacı davalı kadın vekili birleşen davanın kabulünü, çocuğun ortak velayet altına alınmasını, şahsi ilişkinin genişletilmesini, Davalı davacı erkek vekili asıl davanın kabulünü, aleyhe hükmedilen nafaka miktarını, velayet değişikliği talebinin reddini, eksik soruşturma ile karar verilmesini, İstinafa getirmişlerdir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Kadının asıl davası iştirak nafakası, erkeğin birleşen davası ise ortak çocuğun velayetinin değiştirilmesi olmadığı takdirde ortak velayet altına alınması ya da şahsi ilişkinin genişletilmesi isteminden ibarettir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Karar taraf vekillerince ayrı ayrı istinaf edilmiş, Davacı davalı kadın vekili birleşen davanın kabulünü, çocuğun ortak velayet altına alınmasını, şahsi ilişkinin genişletilmesini, Davalı davacı erkek vekili asıl davanın kabulünü, aleyhe hükmedilen nafaka miktarını, velayet değişikliği talebinin reddini, eksik soruşturma ile karar verilmesini, İstinafa getirmişlerdir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Kadının asıl davası iştirak nafakası, erkeğin birleşen davası ise ortak çocuğun velayetinin değiştirilmesi olmadığı takdirde ortak velayet altına alınması ya da şahsi ilişkinin genişletilmesi isteminden ibarettir....