İştirak nafakası, velayet hakkı kendisine bırakılamayan eşin, velayet hakkı verilen eşe çocuğun bakım ve eğitim giderleri karşılığı gücü oranında yapacağı katkıdır. Dayanağını TMK' nun 182/2.maddesi oluşturur. Boşanma kararının kesinleşmesi ile hüküm ve sonuçlarını doğurur. TMK' nun 182/2.maddesine göre; velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin çocuk ile kişisel ilişkisinin düzenlenmesinde, çocuğun özellikle sağlık, eğitim ve ahlak bakımından yararları esas tutulur. Bu eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır. Aynı Kanununun 331.maddesine göre ise; durumun değişmesi halinde, hakim istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirler veya nafakayı kaldırır. İştirak nafakası davalarında davacı, küçüğe fiilen bakan anne veya baba, çocuğun velayet hakkı kendisine verilen anne veya baba, velayet haklarının anne ve babadan alınması halinde küçüğe atanan vasi veya kayyımdır....
Dava, iştirak nafakasının artırılması talebine ilişkindir. TMK.'nın 182/2 maddesinde; velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğu hükme bağlanmıştır. Velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğun giderlerine katılmakla yükümlüdür. Diğer taraftan iştirak nafakası belirlenirken ana ve babanın ekonomik durumları gözönünde tutulmakla birlikte velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olağan harcamaların da dikkate alınması zorunludur. Ne var ki, nafaka miktarının belirlenmesine esas alınması gereken giderlerinin makul sınırlar içinde kalmasına özen gösterilmesi ve velayet kendisine bırakılmayan tarafın ağır yükümlülüklere maruz bırakılmaması gerekmektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile)Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı erkek tarafından velayet ve kişisel ilişki düzenlemesi ile vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle tarafların ayrılıklarına karar verilmesi nedeniyle, ortak çocuk lehine kararın kesinleşmesinden itibaren hükmedilen 250 TL'nin iştirak nafakası olmayıp tedbir nafakası olduğunun ve karara iştirak nafakası olarak yazılmasının mahallinde her zaman için düzeltilebilir maddi hata niteliğinde olduğunun anlaşılmasına göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 143.50 TL...
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından; kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, aleyhine hükmedilen tazminatlar, velayet ve iştirak nafakası yönünden, davalı-davacı kadın tarafından ise; erkeğin davasının kabulü, yoksulluk nafakası, iştirak nafakası ve tazminatların miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 218.50'şer TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, dosyanın ilk derece mahkemesine,...
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Karar taraf vekillerince ayrı ayrı istinaf edilmiş, Davalı erkek vekili davanın kabulünü, kusur belirlenmesini, aleyhe hükmedilen nafaka ve tazminat miktarını, Davacı kadın vekili, lehe hükmedilen manevi tazminat ve iştirak nafakası miktarı ile, Ramazan hakkında iştirak nafakası ve tedbir nafakası hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karara karşı istinaf talebinde bulunmuşlardır. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava TMK'nun 166/1 maddesi gereğince açılmış şiddetli geçimsizlik nedeniyle evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davasıdır....
R... için belirlenen 175,00 TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren 450,00 TL'ye; Hayrunnisa için belirlenen 150,00 TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren 400,00 TL olarak davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Hükmü, davalı temyiz etmiştir. TMK.'nın 182/2.maddesinde; velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğu hükme bağlanmıştır. Velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf, ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğunun giderlerine katılmakla yükümlüdür. Diğer taraftan, iştirak nafakası belirlenirken ana ve babanın ekonomik durumları gözönünde tutulmakla birlikte velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olağan harcamaların da dikkate alınması zorunludur....
kesinleştiği, davacı-karşı davalı erkeğin, İlk derece Mahkemesince verilen kararda müşterek çocukların velayet hakkının anneye verilmesinin, müşterek çocuklara tedbir-iştirak nafakası takdir edilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu yönünden istinaf başvurusunun incelenmesinde; İlk Derece Mahkemesince 17/11/2015 d.lu müşterek çocuk Nevzat Buğra, 31/07/2018 d.lu Nasip Buse'nin velayet haklarının anneye verilmesinin toplanan delillere, usul ve yasaya, müşterek çocukların üstün yararlarına olduğu, TMK'nın 169, 182/2, 328/1, 330/1 maddeleri uyarınca müşterek çocuklar için yargılama süresince takdir edilen tedbir, kararın kesinleşmesi ile birlikte takdir edilen iştirak nafakalarının tarafların ekonomik-sosyal durumlarına, gelir seviyelerine, yaşantılarına, usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından, davacı-karşı davalı erkeğin İlk Derece Mahkemesince verilen kararda müşterek çocukların velayet hakkının anneye verilmesinin, müşterek çocuklara tedbir-iştirak nafakası takdir edilmesinin usul ve...
Mahkemece bozma ilamına uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda "bozmaya konu yapılmayan boşanma ve iştirak nafakası yönünden karar verilmesine yer olmadığına” şeklinde karar verilerek iştirak nafakası yönünden hüküm kurulmamıştır. Dairemizin 2016/23910 esas, 2018/10942 karar sayılı bozma ilamı ile açıkça iştirak nafakasına yönelik temyiz itirazlarının henüz incelenmediği belirtilmiş olup iştirak nafakasına ilişkin kesinleşen bir karar bulunmamaktadır. O halde, tarafların iştirak nafakası talepleri hakkında yeniden hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerketirmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Yabancı Mahkeme İlamının Tanınması-Velayet Düzenlemesi-İştirak Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı tarafından iştirak nafakası yönünden; davalı-davacı tarafından ise vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre davacı-davalının temyiz itirazları yersizdir. 2-Davalı-davacının temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Mahkemenin ilk hükmünde davacı-davalının açmış olduğu tanıma ve tenfiz davasında karar verilmesine yer olmadığına, velayetin anneye verilmesine, davalı-davacının iştirak nafakası davasının ise reddine karar verilmiş, bu karar davalı-davacının temyizi üzerine Dairemizin 10.4.2014 gün ve 2014/154 esas 2014/8531 karar sayılı ilamı ile “velayeti anneye tevdi edilen müşterek...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayet Değiştirilmesi - İştirak Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-davalı tarafından, ....'ün velayeti ve iştirak nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 123.60 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 06.04.2015 (Pzt.)...