Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesinin 12. ve Çocuk Haklarının Kullanılmasına İlişkin Avrupa Sözleşmesinin 3. ve 6. maddeleri idrak çağındaki çocukların kendilerini ilgilendiren konularda görüşünün alınması ve görüşlerine gereken önemin verilmesini öngörmektedir. Velayet düzenlemesinde olduğu gibi kişisel ilişki tesisinde de asıl olan çocuğun yararıdır ve bu düzenlemede ana ve babanın yararı ile çocuğun yararı çatıştığı takdirde, çocuğun yararına üstünlük tanınması gerekir. Bu durumda mahkemece müşterek çocuk ile davalı anne arasında yatılı kalmayacak şekilde kişisel ilişki düzenlemesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde kişisel ilişki kurulması doğru bulunmamıştır..." gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda mahkemece önceki kararda direnilmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından, ortak çocuğun anne yanına bırakılması suretiyle kişisel ilişki kurulması ve iştirak nafakasının kaldırılması yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı baba tarafından açılan velayetin değiştirilmesi davasında mahkemece velayetin davacı babaya verilmesine dair ilk hüküm davacı anne tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemizce taraflardan delillerinin sorulması, göstermeleri halinde toplanması, göstermedikleri takdirde de re’sen delil toplanması, bu çerçevede çocuğun üstün yararının ebeveynlerinden hangisinin yanında bulunmak olduğu ve velayet sahibinin değiştirilmesini gerekli kılan bir durumun bulunup bulunmadığı hususunda 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun 5....

      Ancak, kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine ilişkin davacının talebi olmadığı gibi davalı yan bu yönüyle hükmü istinafa da getirmemiş eş söyleyişle kişisel ilişkinin yeniden ve yatılı olacak şekilde düzenlenmesine de karşı çıkmamıştır. Kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine ilişkin hüküm velayetin eki niteliğinde olup ayrıca harç ve vekalet ücretine tabi değildir. Sadece velayetin değiştirilmesi davasında haklı çıkan yararına vekalet ücretine hükmedilmesi gerekir. Asıl talebin eki niteliğindeki kararlar için ayrıca vekalet ücreti verilemez....

      Velayetin düzenlenmesi ve değiştirilmesi yine kişisel ilişkinin düzenlenmesi kamu düzenine ilişkin olup, bu davalarda re'sen (kendiliğinden) araştırma ilkesi geçerlidir (HMK m. 385/2). Düzenlemede, ana ve babanın istek ve tercihlerinden önce, çocuğun bedeni, fikri ve ahlaki gelişimi önem ve öncelik taşır. Bu bakımdan, davalının "davayı kabul" açıklaması bu davalarda tek başına sonuç doğurmaz. Velayet hususu, çocukları ilgilendiren konuların en başında gelir. Velayet düzenlemesinde; çocukla ana ve baba yararının çatışması halinde, çocuğun yararına üstünlük tanınması gereklidir. Çocuğun yararı ise çocuğun bedensel, fikri ve ahlaki bakımdan en iyi şekilde gelişebilmesi ve böyle bir gelişmenin gerçekleştirilmesi için, çocuğa sosyal, ekonomik ve kültürel koşulların sağlanmış olmasıdır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ...Bölge Adliye Mahkemesi ...Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Velâyetin Değiştirilmesi-Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi-İştirak Nafakasının Kaldırılması-Azaltılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından reddedilen velayetin değiştirilmesi olmadığı takdirde ise kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi ve iştirak nafakasının kaldırılması veya azaltılması davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Davacının reddedilen velayetin değiştirilmesi davası ve iştirak nafakası yönünden temyiz dilekçesinin incelenmesinde; Velayetin düzenlenmesine ilişkin dava çekişmesiz yargı işidir (HMK m. 382/2-b-13). Bölge adliye mahkemesince çekişmesiz yargı işlerinde verilen kararlar kesin nitelikte olup, bu kararlara karşı temyiz yoluna başvurulamaz. (HMK m.362/1-ç)....

        Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Velayet Hakkına Sahip Annenin Çocuğun Soyadının Kendi Soyadı İle Değiştirilmesi İLK DERECE MAHKEMESİ : Bursa 1. Aile Mahkemesi K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, velayet hakkına sahip annenin çocuğun soyadının kendi soyadı ile değiştirilmesine ilişkin olup, Yargıtay Başkanlar Kurulunun 11.01.2019 tarih ve 1 sayılı kararı ile hazırlanan, 30.01.2019 tarihli ve 2019/1 sayılı Yargıtay Büyük Genel Kurulunca kabul edilip 31.01.2019 tarihli ve 30672 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (2.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 02.12.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

          müşterek çocuk ile davalı arasında kişisel ilişki kurulmasına karar verilmiş olması ve daha önce kurulmuş olan ilişkinin kaldırılmasına yönelik olan istemlerinin reddedilmesinin kabul edilmesinin mümkün olmadığını, ilk derece mahkemesi tarafından kurulmuş olan hükmün, eksik incelemeler sonucunda oluşturulması ve çocuğun korunan üstün yararı ilkesine aykırılıklar teşkil etmesi nedeniyle kişisel ilişki kurulmasına yönelik olan kararın kaldırılması gerektiğini belirterek, istinaf taleplerinin kabulü ile yerel mahkeme kararının talepleri doğrultusunda kaldırılması istemiyle istinaf kanun yolu başvurusunda bulunmuştur....

          İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; Davacının velayetinin değiştirilmesi veya çocuğun ortak velayet altına alınması talebinin ayrı ayrı reddine, kişisel ilişkinin genişletilmesi talebinin kabulü ile, müşterek çocuk ile davacı baba arasında; her ayın 1. ve 3. hafta sonu cumartesi günü saat 11:00 ile pazar günü saat 17:00 arasında, dini bayramların 2.günü saat 11:00 ile 3. Günü saat 17:00 arasında kişisel ilişkinin tesisine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Karar davalı vekili tarafından şahsi ilişkinin genişletilmesine yönelik olarak istinaf edilmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava velayet değişimi, olmadığı takdirde çocuğun ortak velayet altına alınması, bu talep de uygun görülmez ise şahsi ilişkinin genişletilmesi isteminden ibarettir....

          ile irtibatının ve ilişkisinin bitirme noktasına getirdiğini, davalı tarafın çocuğu için bakım ve ihtiyaçlarını karşılamada sorun yaşadığını, ebeveynlik görevini yerine getirmediğini, çocuğun velayetinin karşı tarafa verilmesi durumunda davacının Antalya ilinde ikamet ediyor olmasından müşterek çocuğun yatılı kalma durumu göz önünde bulundurulması ve kişisel ilişkinin kurulmasını talep ve dava ettiği anlaşılmıştır....

          Ancak, ana veya babanın velayet görevini yapamayacak olması veya çocuğun velayet altında bulunmasının, çocuğun fikri, bedeni, sağlık ve eğitsel gelişimi yönünden üstün yararına aykırı düşeceğinin anlaşılması halinde, çocuk velayet altına alınmayıp, kendisine bir vasi de atanması mümkündür (TMK.md.335). Davacı baba küçüklerin velayetini talep ettiğine göre bu talep küçük ... yönünden vesayetin kaldırılması talebinide kapsar. Mahkemece küçük ... yönünden davacının vesayetin kaldırılması talebinin tefrik edilerek görevli ve yetkili Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesi ve bu dosyanın bekletici sorun yapılarak sonucu uyarınca karar verilmesi gerekir. Diğer küçük ... yönünden ise çocuğun babanın velayeti altında bırakılmasını engelleyecek bir durum olmadığı anlaşıldığından, talebin kabulü gerekirken yazılı gerekçelerle davanın reddine karar verilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir....

            UYAP Entegrasyonu