Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İlk Derece Mahkemesi tarafından dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda 15.09.2020 tarihli ara kararla; "davacının, davalı tarafın satın alınan malın bedelini ödemediğinden bahisle vekaletsiz görme hükümleri uyarınca alacak davası açtığı, talep edilen alacak tutarı olan 375.708,72 TL yönünden ihtiyati haciz talebinde bulunduğu, alacak miktarının belirlenebilmesinin ve alacağın muaccel olup olmadığının yargılamayı gerektirdiği, yargılama sonucu ulaşılabilecek sonuca ihtiyati haciz yolu ile ulaşılmayacağı, dosya kapsamına sunulu deliller uyarınca yaklaşık ispat koşulunun ve ihtiyati haczin İİK m. 257 madde belirtilen şartlarının oluşmadığı " gerekçesiyle ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir. Karara karşı davacı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....

Eldeki dosyada talebe, dosya kapsamına, iddia ve savunmaya göre dava;vekalet ve vekaletsiz görmeden kaynaklanan sözleşmeye yönelik alacak istemine ilişkindir. 5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri İle Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanunun 35.maddesinin dördüncü fıkrası ve ek fıkra ile Hakimler ve Savcılar Kurulu'nun 01/07/2022 tarih ve 1047 sayılı kararı gereğince; dava konusu uyuşmazlığa ilişkin verilen kararları inceleme görevi Dairemiz'e ait olmayıp İş Bölümü Kararının 6. Hukuk Dairesi'nin görevlerini düzenleyen 32.maddesinde "6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun ikinci kısmında yer alan ve diğer dairelerin görevine girmeyen sözleşmeler ile özel kanunlara göre yapılıp diğer dairelerin görevine girmeyen sözleşmelerden kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar."a karşı istinaf inceleme görevinin 6....

ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 30/10/2019 NUMARASI : 2018/316 ESAS 2019/716 KARAR DAVA KONUSU : Alacak (Vekaletsiz İş Görmeden Kaynaklanan) KARAR : Büyükçekmece 5. Asliye Hukuk Mahkemesİnin 30/10/2019 tarihli ve 2018/316 Esas 2019/716 Karar sayılı dosyasında verilen karar; davacı tarafça vaki istinaf talebi üzerine istinaf incelemesi için dairemize tevzi edilmekle Dairemiz yukarıda belirtilen esas sırasına kaydı yapıldı. Dosya incelendi....

ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 30/10/2019 NUMARASI : 2018/316 ESAS 2019/716 KARAR DAVA KONUSU : Alacak (Vekaletsiz İş Görmeden Kaynaklanan) KARAR : Büyükçekmece 5. Asliye Hukuk Mahkemesİnin 30/10/2019 tarihli ve 2018/316 Esas 2019/716 Karar sayılı dosyasında verilen karar; davacı tarafça vaki istinaf talebi üzerine istinaf incelemesi için dairemize tevzi edilmekle Dairemiz yukarıda belirtilen esas sırasına kaydı yapıldı. Dosya incelendi....

Davalı davacı tarafından ödenen ve vekaletsiz görme hükümlerine göre talep edilen takip konusu asıl alacak hususunda takip öncesinde davalıyı temerrüde düşürmemiştir. Burada davacı taraf vekaletsiz görme hükümlerine dayandığına ve mahkememizce de ödemenin tahsili isteminin ve zamanaşımı süresinin vekaletsiz görme hükümlerine tabi olduğu kabul edildiğine göre ödenen tüm bedeller yönünden davalıya temmerrüt ihtarının gönderilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır. Burada yukarıda da belirtildiği üzere TTK'nun 1431.maddesi yollamasıyla 1434.maddesinin tümerrüde ilişkin hükümlerini uygulamak mümkün değildir. Genel hüküm niteliğinde bulunan vekaletsiz görme hükümlerine göre takip konusu alacağın temerrüdünü değerlendirmek gerekir. Bu bağlamda takip öncesi asıl alacak yönünden bir ihtarla temerrüt gerçekleşmediğinden takip öncesi işlemiş faiz alacağı talebi yönünden davanın reddine karar verilmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki dava, vekaletsiz görmeye dayalı alacak istemine ilişkindir ve taraflar tacir değildir. Uyuşmazlığın niteliğine ve tarafların sıfatına göre, dosyanın temyiz incelemesi, Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin görevine girmektedir. SONUÇ : Yukarıdaki açıklanan nedenlerle, dosyanın görevli Yargıtay 13. Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 26.10.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi _K A R A R_ Dava, vekaletsiz görme hükümlerinden kaynaklanan alacak istemine ilişkin olduğundan, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 3.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 04.11.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

        Dava konusu mecurun inşaatının tamamlanması sözleşme gereğince davalı mal sahibi tarafından üstlenildiği halde davacı tarafından az yukarda açıklanan yasa hükmü gereğince işlem yapılarak inşaat tamamlandığına göre olayda vekaletsiz ... görmeden söz edilemez. Davacı kiracı Borçlar Kanununun 97. maddesi kapsamında yaptığı masrafları davalı kiralayandan isteyebilir. Öyle olunca mahkemece bu hususta taraf delilleri toplanıp değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yanlış değerlendirme ile yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın davacı yararına BOZULMASINA, 825,00 TL duruşma avukatlık parasının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, 23.9.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Davacının dosyaya sunduğu bilgi ve belgeler ile tanık beyanları birlikte değerlendirildiğinde; davacı adi ortaklığa dayalı olarak evi yaptırdığı iddiasıyla tapu iptali, olmazsa dükkan ve evin değerinin tazmini talebiyle dava açmış ise de, davacının talebinin vekaletsiz görme ve sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre değerlendirilebileceği kanaatine varılmıştır. Vekaletsiz görme, TBK'nın 526. maddesi ve devamında düzenlenmiş olup, başkasının hesabına gören, o işi sahibinin menfaatine ve varsayılan iradesine uygun olarak görmekle yükümlü kılınmıştır. Aynı Kanunun 529. maddesinde ise “İş sahibi, işin kendi menfaatine yapılması halinde, görenin durumun gereğine göre zorunlu ve yararlı bulunan bütün masraflarını faiziyle ödemek, gördüğü dolayısıyla üstlendiği edimleri ifa etmek ve hakimin takdir edeceği zararı gidermekle yükümlüdür.” denilmiştir. İş görenin vekaletsiz görmeden kaynaklanan alacak hakları işi görülenin haksız iktisabı sayılmaz....

          Davacı paydaş ise hakkını, kendi payından fazla zenginleşen ve vekaletsiz olarak gören diğer paydaştan vekaletsiz görme hükümlerine göre tahsil edebilecektir. Öyleyse, davalının, temyiz itirazları yerinde olup, davalının karar düzeltme istemi doğru olmadığından, 1086 sayılı HUMK'un 440. maddesine göre karar düzeltme isteminin reddine karar verilmelidir....

            UYAP Entegrasyonu