Otomotiv Tic.A.Ş vekili katılma yoluyla temyiz dilekçesinde; mahkemece onarım süresinin 37 günü bulması ve bu sürenin mutad sürenin üzerinde bulunmasının hatalı olduğunu, mutad sürenin aşılmadığı, davacının onarıma kendisinin onay vermediği, istinaf talebinin reddinin hatalı olduğu ve mahkemece red olunan kazanç kaybı üzerinden nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini beyanla aleyhe kısım yönünden kararın bozulmasını istemiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, araç tamirinden kaynaklı maddi ve manevi tazminat talebi ve ayıp nedeniyle bedel iadesi istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 369 ncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 nci maddeleri, 6098 sayılı TBK 470-486 maddeleri. 3. Değerlendirme 1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanunun 371 nci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2.1 Mahkemece davalı ......
Davacılar vekili 18/07/2018 tarihli bedel artırım dilekçesi ile --360.000 TL iş göremezlik (bakıcı dahil) maddi tazminat , 20.000 TL manevi tazminat, anne --- için 10.000 TL manevi, baba-- için 10.000 TL manevi tazminat tutarının dava tarihinden itibaren avans faizi ile tahsili istenmiştir. Miktar itibariyle dosya heyetlik olmuş, yargılamaya heyetçe devam edilmiştir....
Esas sayılı dosyası ile müvekkili aleyhine maddi manevi tazminat talepli dava ikame edildiğini, bu davanın red edildiği, yapılan sigorta poliçesinde hekime karşı açılan maddi ve manevi tazminat talepleri ile hekimin bu aşamada yapacağı yargılama giderleri ve vekalet ücretlerinin de teminat altına alındığı bu sebeple davacı tarafından vekiline ödenen özel avukatlık ücretinin tahsili amacıyla takip yapıldığı, davalı ... şirketinin itirazı üzerine duran takibe devam edilebilmesi için itirazın iptali istemli işbu davanın açıldığı anlaşılmıştır. ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/......
Markalı Ürünlerin' başka yerden tedarik edilip pazarlanması iddiasına dayalı olduğu, davacının uğradığını iddia ettiği maddi zararın ve kar kaybı bedelinin davalıdan tahsiline ilişkin maddi tazminat davası ile haksız rekabete ilişkin olarak; haksız rekabetin tespiti ve men’i ile haksız rekabetin nedeniyle uğranılan manevi zarara ilişkin olarak açılan manevi tazminat davasının bu markalı ürünlere ilişkin olduğu, davaların ve soruşturmaların özel yetkili mahkemelerce ve bürolarca yürütüldüğü, bu dosya davalısının diğer dosyalarda da taraf olduğu, QR kodu okutulmasına göre ürünlerin dünyada başkaca firma tarafından üretildiğine yönelik davalı iddiası kapsamında tescilli tasarıma ilişkin markalı ürünlere ilişkin iddiaların özel yetkili mahkeme olan Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi tarafından incelenmesi gerektiği kanaatine varılmakla mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın usulden reddine, Mahkememiz kararı kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın görevli ve yetkili İstanbul Nöbetçi...
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 38.184,00 TL maddi tazminatın olay tarihi olan 24/02/2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan alınarak davacıya verilmesine, davacının manevi tazminat talebinin ise kısmen kabulü ile 6.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir. 1-Davacı, davalı hekimin işini gerektiği gibi dikkat ve özenle yapmaması sonucu uğradığı zarardan hekim ile birlikte hastanenin de sorumlu olduğu iddiası ile eldeki davayı açmıştır....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat Hüküm : Davacının tazminat talebinin kısmen kabülü ile 4.568,40 TL maddi, 275.000,00 TL manevi tazminatın davalı Hazineden alınarak davacıya verilmesine Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Tazminat talebinin dayanağı olan İstanbul Anadolu 4....
geç erişebildiğini, müvekkilinin halen bu haksız eylemin acısını çektiğini, bu nedenle yerel mahkemece hükmedilen manevi tazminat miktarının çok düşük kaldığını, geçici iş göremezlik zararı bulunmasına rağmen, mahkemece reddedilmesinin usulsüz olduğunu, 03.01.2020 tarihli raporun usulsüz olduğunu, ayrıca red nedeniyle davalı lehine karşı vekalet ücretinin de çıkmasına sebep olunarak manevi tazminatın sıfıra indirgendiğini, müvekkili davacının haksız saldırıya uğradığını, manevi zararını bir nebze tazmin etmesi gerekirken, yerel mahkemece hükmedilen manevi tazminat miktarının çok düşük kaldığını, ayrıca dava tüketici mahkemesinde görülmesine rağmen ve bu mahkemece maktu vekalet ücreti 4.600,00 TL olmasına rağmen, davalı lehine manevi tazminat talebinin kısmen reddi nedeniyle 9.200,00 TL vekalet ücreti taktirinin hatalı olduğunu, yine maddi tazminat yönünden de reddedilen kısma göre belirlenen vekalet ücreti olan 19.508,19 TL vekalet ücretinin de müvekkil ücretinin tüm alacağından dahi...
Dava, özel sağlık kuruluşunda gerçekleştirilen tedaviden kaynaklı yakınma nedeniyle maddi ve manevi tazminat isteklerine ilişkindir. Mahkemece, olay tarihinde davalının kamu görevlisi olduğu, olayın davalının görevi sırasında ve görev nedeniyle meydana geldiği, Anayasa'nın 129/5 maddesi ile 657 Sayılı Devlet Memurları Yasasının 13/1 maddesi gereğince memurlar ve diğer kamu görevlilerinin yetkilerini kullanırken kusurlu eylemleri nedeniyle oluşan zararlardan doğan tazminat davalarının, kendilerine rücu edilmek kaydıyla ve yasada gösterilen biçim ve koşullara uygun olarak idare aleyhine açılabileceği, kamu görevlisi aleyhine adli yargı yerinde dava açılamayacağı, davalı doktora husumet yöneltilemeyeceği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Hemen belirtilmelidir ki, davalının olay tarihinde çalıştığı sağlık kuruluşu özel hastane statüsünde olup, yönetiminde kamunun bir etkinliği bulunmamaktadır....
Mahkemece, davanın haksız fiile dayalı tazminat davası olduğu, BK 60. madde gereğince bir yıllık zaman aşımına tabi olup, bir yıllık zamanaşımının dolduğu belirterek davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar tarafından temyiz edilmiştir. Davacı Gönül, hamileliği döneminde davalı doktorun kontrolünde olduğunu, davalının gerekli özeni göstermeyip gerekli testleri yapmaması neticesinde oğlu Kadirin Down sendromlu doğduğunu, bu olayda davalının kusuru ve ihmali olduğunu ileri sürmüş, davacılar bu nedenle maddi ve ve manevi tazminat istemi ile eldeki davayı açmıştır. Davalı ise, aradaki akdi ilişkiyi kabul etmiş ancak kurusu olmadığını, davanın zaman aşımına uğradığını belirterek davanın reddini savunmuştur.Davadaki ileri sürülüşe ve kabule 2007/15290-2008/4548 göre davanın temelini vekalet sözleşmesi oluşturmaktadır.Eş deyişle dava, davalı doktorun vekalet sözleşmesinden kaynaklanan özen borcuna aykırılık olgusuna dayanmaktadır.(BK 386,390 Md)....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... (......) vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 17/10/2014 gününde verilen dilekçe ile evlilik birliği devam ederken üçüncü kişiyle birlikte olma iddiasına dayalı manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 31/05/2016 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız eylem sebebiyle manevi tazminat tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....