WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

-KARAR- Dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde bedel isteğine ilişkin olup, mahkemece bedele hükmedilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiş ise de, bilindiği üzere 6100 sayılı HMK’nın 190. maddesi ve 4721 sayılı TMK’nın 6. maddesi gereğince herkes iddiasını ispatla mükelleftir. Somut olayda, vekalet görevinin kötüye kullanılması hususu davacı tarafından ispatlanmış değildir. Bu durumda davanın tümden reddi gerekirken bedele hükmedilmesi doğru değilse de temyiz edenin sıfatına göre bu husus bozma nedeni yapılmamıştır. Davacının yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 100, 72 TL. bakiye harcının temyiz eden davacıya iadesine, 20/12/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    Mahkemece, çekişme konusu taşınmazlardaki davacı paylarının davalı ...’e temlikinin vekalet görevinin kötüye kullanılması suretiyle yapıldığı, davalıların dede torun olup el ve işbirliği içinde hareket ettikleri, davalı ...’in Türk Medeni Kanununun 1023. maddesi korumasından yararlanamayacağı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalılar tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, tetkik hakimi ...’ın raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi. Gereği görüşülüp, düşünüldü. -KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle, davacı iddiasının sabit olduğu, çekişme konusu taşınmazların davalı ...'e temlikinin vekalet görevinin kötüye kullanılması suretiyle gerçekleştiğine, davacının zararlandırıldığı belirlenerek yazılı olduğu şekilde karar verilmesi doğru bulunduğuna göre; davalıların temyiz itirazı yerinde değildir....

      Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacılar, ortak mirasbırakanları ...’dan kalan 34, 38, 214 ve 215 parsel sayılı taşınmazların intikal işlemlerinin yapılacağından bahisle davalıların murisi ...’ın kendilerinden vekalet aldığını, ancak ...’nin vekalet görevini kötüye kullanarak anılan taşınmazları davalı oğlu ...’a satış yoluyla devrettiğini, ...’in mirasçılardan mal kaçırma amaçlı işlem yaptığını, daha sonra çekişmeli taşınmazların davalı ... ile diğer davalılar arasında taksim edildiğini ileri sürerek, tapu kayıtlarının iptali ile miras payları oranında mirasçılar adına tescilini istemişler, yargılama sırasında payları oranında tescil istediklerini bildirmişlerdir....

        görevinin kötüye kullanılması hukuki sebebine dayalı davanın haklı olmadığı anlaşılmaktadır....

          görevinin kötüye kullanılması hukuki sebebine dayalı davanın haklı olmadığı anlaşılmaktadır....

            Mahkemece, temlik işleminin vekalet görevinin kötüye kullanılması suretiyle yapıldığı gerekçesi ile davalı ...’ye karşı açılan davanın kabulüne, diğer davalılara karşı açılan davanın reddine ilişkin karar, Dairece; " … Nitekim mahkemece de, vekalet görevinin kötüye kullanılması yolu ile temlikin yapıldığı kabul edilmiş, ancak hükmedilen bedelden sadece davalı ... sorumlu tutulmuştur. Oysa toplanan delillerden ve tüm dosya içeriğinden gerçekten vekalet görevinin kötüye kullanıldığı, davalılar ... ve ...’un el ve işbirliği içerisinde davacıyı zararlandırdıkları açıktır....

              e satış suretiyle temlik edilip, bilahare aynı şekilde kendi üzerine alındığını, davalıların el ve işbirliği içerisinde vekalet görevini kötüye kullandıklarını ve bu nedenle yapılan işlemlerin geçersiz olduğunu ileri sürerek, tapu iptali ve tescil isteğinde bulunmuştur. Davalılar, davacının "Türkiye'deki mallarını senin olsun" diyerek davalı kızı...'ya vekaletname verdiğini,...'nın da davacının iradesine uygun olarak hareket edip; 7 sayılı parselin 220/440 payı ile 7 nolu bağımsız bölümü önce davalı eşi Mustafa Levent'e devredip, bilahare geri alarak adına tescil ettirdiğini, davalının muvazaanın tarafı olup, açılan davanın hakkın kötüye kullanılması olduğunu, olayda vekalet görevinin kötüye kullanılmasından söz edilemeyeceğini belirtip, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, yapılan temliki işlemlerin vekalet görevinin kötüye kullanılması suretiyle gerçekleştirildiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir....

                nun raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, muris muvazaası ve vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenlerine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir. Davacılar, mirasbırakan anneleri ....'nin, 319 parsel sayılı taşınmazını vekil kıldığı davalı oğlu İbrahim aracılığıyla diğer davalı ...'ye satış suretiyle temlik ettiğini, vekalet görevinin kötüye kullanıldığını, temliki işlemin mirasçılardan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek, miras payları oranında iptal ve tescil isteğinde bulunmuşlardır. Davalılar, iddiaların doğru olmadığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, muvazaa iddiasının sabit olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Mirasbırakan ....'nin, 319 parsel sayılı taşınmazını vekil kıldığı davalı oğlu İbrahim aracılığıya 20.06.2011 tarihinde diğer davalı ...'...

                  Terekeye karşı yapılan mülkiyetten kaynaklanan haksız fiil niteliğindeki muris muvazaası ve el atmanın önlenmesi gibi davaların dışında vekalet görevinin kötüye kullanılması, ehliyetsizlik vs. gibi davalarda terekeyi temsil eden tüm mirasçıların bir arada hareket etmek suretiyle davayı birlikte açmaları, ayrıca, mirasçılardan birisinin terekeye iade şeklinde dava açması halinde de tüm mirasçılarının davada muvafakatlarının sağlanması, aksi takdirde terekenin atanacak temsilci marifetiyle davada temsil edilmesi ve yürütülmesi gerekeceği (T.M.K. 640 md. ) tartışmasızdır. Somut olayda, mirasbırakanın davacı ve davalı ... dışında başkaca mirasçısının bulunduğu dosya kapsamı ile sabittir. Davacı tarafından, muris muvazaasının yanısıra vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine de dayanıldığı nazara alındığında vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedeni bakımından mirasçı olmayan davalı ...'a miras payı oranında açılan tazminat davasının dinlenme olanağı yoktur....

                  -KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle miras bırakanın çekişme konusu taşınmazını dava dışı kişiye satış suretiyle temlik ettiği satış bedelinin murisin banka hesabına yatırıldığı, muvazaa ve vekalet görevinin kötüye kullanılması iddiasının kanıtlanamadığı ve tenkis şartlarının oluşmadığı saptanmak suretiyle yazılı şekilde karar verilmesi doğru olduğuna göre; davacı ...'nin temyiz itirazı yerinde değildir. Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 23.09.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu