Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2017/598 ESAS, 2020/416 KARAR DAVA KONUSU : Alacak (Vekalet Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda ilk derece mahkemesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm taraf vekilleri tarafından yasal süre içerisinde istinaf edilmiş olmakla Dairemizce HMK'nın 352. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Vekaletin kötüye kullanılması nedeniyle müvekkilinin uğradığı maddi zararının yasal faizi ile tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. İlk Derece Mahkemesince, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup; bu karara karşı taraf vekilleri tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....

Temyiz Nedenleri Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; dava dilekçesini tekrarlayarak, davanın vekalet görevinin kötüye kullanılması ile birlikte muris muvazaasından kaynaklandığını, işlemin ölüm tarihinden sonra gerçekleştirildiğinden batıl olduğunu, davalıların iyi niyetli olmadığını, mirasçılardan her birinin tek başına dava açarak payı oranında tescil isteyebileceğini, Bölge Adliye Mahkemesinin taraflarca ileri sürülmeyen hususları araştırma yetkisinin bulunmadığını belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir. 3. Gerekçe 3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, muris muvazaası ve vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuki nedenlerine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. 3.2. İlgili Hukuk 3.2.1....

    Hak düşürücü süre nedeniyle davanın reddine ilişkin olarak verilen karar, Dairece “Dava dilekçesi içeriği ve iddanın ileri sürülüş biçiminden davada vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayanıldığı görülmektedir. ...Somut olaya gelince; mahkemece yukarıdaki ilkeler çerçevesinde inceleme ve araştırma yapıldığını söyleyebilme olanağı yoktur....

      Vekilin sona ermeyi bilmemesine rağmen, işlem yapmış olduğu üçüncü kişinin sona ermeyi bilmesi veya bilmesinin gerekmesi halinde de yapılan işlem, vekalet verenin icazeti bulunmadığı sürece kendisini bağlamaz. Hal böyle olunca, çekişmeli taşınmazın tapu kaydı ile davalıya temlikine ilişkin resmi senedin, satışa dayanak vekaletname ile davacı tarafından Tapu Müdürlüğüne teslim edildiği iddia edilen azilnameye ilişkin kayıtların, Tapu Müdürlüğünce aziller siciline işlenmiş bir kayıt var ise bu kayıtların da getirtilerek, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedeni kapsamında bütün delillerin incelenip birlikte değerlendirilmesi; yine lüzumu halinde vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedeni kapsamında tanıkların yeniden dinlenilmesi ve hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ve eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Yerel mahkemenin nitelendirmesine göre uyuşmazlık vekalet görevinin kötüye kullanılması nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Bundan ayrı, davacı ile davalılardan ... arasındaki adi ortaklık sözleşmesi, aynı mahkemede görülen 2010/404 E. sayılı dava ile fesih ve tasfiye edilmiştir. Her iki değerlendirmeye göre inceleme görevi Yargıtay 13.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 13.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 28.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Güveni kötüye kullanma, suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi, muhafaza görevinin kötüye kullanılması HÜKÜM : Beraat, mahkumiyet Dosya incelenerek gereği düşünüldü: I- Sanık ... hakkında muhafaza görevinin kötüye kullanılması suçundan kurulan hükmün incelenmesinde; Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, gerekçeye, hakimin kanaat ve takdirine göre temyiz itirazları yerinde olmadığından reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA, II- Sanık ... hakkında suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçundan, sanık ... hakkında güveni kötüye kullanma ve muhafaza görevinin kötüye kullanılması suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde; 1- Sanık ... yönünden, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 141, 5271 sayılı CMK'nın 34/1., 230. maddeleri uyarınca mahkeme kararlarının Yargıtay denetimine olanak verecek biçimde açık ve gerekçeli olması ve Yargıtay'ın bu işlevini yerine getirmesi için gerekçe bölümünde iddia ve savunmada...

            Miras bırakanın davacılar ve davalı İbrahim dışında başkaca mirasçısının bulunduğu, davacı tarafından, muris muvazaasının yanısıra vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine de dayanıldığı nazara alındığında vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedeni bakımından mirasçı olmayan davalı Hasan'a miras payı oranında açılan tazminat davasının dinlenme olanağı yoktur. Öte yandan, tereke adına dava açılmadığına göre terekeye mümessil tayin edilerek yargılamaya devam edilmesi de pay oranında açılan davanın dinlenmesini olanaklı hale getirmez....

            a 12.03.2009 tarihinde satış yoluyla temlik ettiğini ileri sürerek, vekalet görevinin kötüye kullanılması nedeniyle tapu kaydının iptal edilerek adına tescile karar verilmesini istemiştir. Davalılar; satışın bedelli ve gerçek satış olduğunu belirterek davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, davalı ...'ın vekalet görevini kötüye kullandığı,... ile... birlikte yaşadıkları ve bu ilişkiden bir çocukları bulunduğundan...'ın durumu bilen kişi olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalılar tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, tetkik hakimi ...'nin raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi. Gereği görüşülüp, düşünüldü. -KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle vekalet akdinin kötüye kullanıldığı kanatlandığına göre; davalıların temyiz itirazı yerinde değildir. Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 294.00....

              -KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle, vekil tarafından vekalet görevinin kötüye kullanılması suretiyle çekişmeli payın davalıya temlik edildiği, davalının da vekalet görevinin kötüye kullanıldığını bilen ve bilebilecek konumda bulunduğu gözetilerek karar verildiğine göre; davalının temyiz itirazı yerinde değildir. Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 1.188.00.-TL. bakiye onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 08.02.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                Terekeye karşı yapılan mülkiyetten kaynaklanan haksız fiil niteliğindeki muris muvazaası ve el atmanın önlenmesi gibi davaların dışında vekalet görevinin kötüye kullanılması, ehliyetsizlik vs. gibi davalarda terekeyi temsil eden tüm mirasçıların bir arada hareket etmek suretiyle davayı birlikte açmaları, ayrıca, mirasçılardan birisinin terekeye iade şeklinde dava açması halinde de tüm mirasçılarının davada muvafakatlarının sağlanması, aksi takdirde terekenin atanacak temsilci marifetiyle davada temsil edilmesi ve yürütülmesi gerekeceği (T.M.K. 640 md.) tartışmasızdır. Somut olayda, davacılar tarafından vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı olarak pay oranında açılan davanın dinlenme olanağının bulunduğu söylenemez. Öte yandan, tereke adına dava açılmadığına göre terekeye mümessil tayin edilerek yargılamaya devam edilmesi de pay oranında açılan davanın dinlenmesini olanaklı hale getirmez....

                  UYAP Entegrasyonu