hale getirmeyeceği dikkate alınarak reddine, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuki sebebine dayalı olarak açılan davanın izah edilen nedenlerle haksız ve hukuka aykırı olduğundan reddine, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davacılara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
KARAR Dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması nedeniyle tapu iptali, tescil istemine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununa 6723 sayılı Kanunun 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 12.02.2016 tarihli ve .... sayılı Kararına göre ve davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay (1) Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 05.09.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması nedeniyle alacak talebine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6723 sayılı Kanunun 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 20.01.2017 tarihli ve 2017/1 sayılı Kararına ve davanın açıklanan niteliğine göre temyiz inceleme görevi Yargıtay (13) Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle dosyanın sözü edilen görevli Yüksek Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 08.06.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması nedeniyle alacak istemine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununa 6723 sayılı Kanunun 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 12.02.2016 tarihli ve 2016/1 sayılı Kararına göre ve davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay (13) Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 05.09.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Ne var ki, vekalet görevinin kötüye kullanıldığı iddiasının 6100 sayılı HMK'nun 190. maddesi ile 4721 sayılı TMK'nun 6. maddesi uyarınca davacı tarafından usulünce ispatlanması gerekmektedir. Somut olayda, davacı tanık deliline dayanmasına rağmen tanık isimlerini bildirmediği gibi, tüm dosya kapsamı ve toplanan deliller ile davacının dava konusu taşınmazdaki payının vekil olan davalı ... tarafından vekalet görevinin kötüye kullanılması suretiyle temlik edildiği hususunun davacı tarafından usulüne uygun olarak ispatlanamadığı açıktır. Hal böyle olunca, davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ve yazılı gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmesi isabetsizdir. Davalıların yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 06/03/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
İhtisas Kurulunun raporuyla saptandığı, ancak vekilin vekalet görevini kötüye kullandığı, kayıt malikinin de iyiniyetli olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne dair verilen karar Dairece, “Vekalet görevinin kötüye kullanıldığı iddiasının 6100 sayılı HMK'nun 190. maddesi ile 4721 sayılı TMK'nun 6. maddesi uyarınca davacı tarafından usulünce ispatlanması gerekmektedir. Somut olayda, davacı tanık deliline dayanmasına rağmen tanık isimlerini bildirmediği gibi, tüm dosya kapsamı ve toplanan deliller ile davacının dava konusu taşınmazdaki payının vekil olan davalı ... tarafından vekalet görevinin kötüye kullanılması suretiyle temlik edildiği hususunun davacı tarafından usulüne uygun olarak ispatlanamadığı açıktır....
Davacı, öncelikle mirasbırakan babası tarafından vekil kılınan davalı ...’in diğer davalı ... ile birlikte hareket ederek vekalet görevini kötüye kullandığını, bu nedenle temlikin geçersiz olduğunu ileri sürerek miras payı oranında iptal ve tescil isteminde bulunmuştur. Yukarıda açıklanan madde uyarınca, kayıt maliki üçüncü kişiye karşı vekalet görevinin kötüye kullanılması nedeni yönünden pay oranında açılan tapu iptali ve tescil isteminin dinlenme olanağı bulunmamaktadır. Tapu iptal ve tescil isteminin, vekalet görevinin kötüye kullanılması nedeni yönünden reddine karar verilmesi doğrudur. Diğer yandan, davacı tarafından vekalet görevinin kötüye kullanılması nedeni yanında muris muvazaası hukuksal nedenine de dayanıldığı dava dilekçesi içeriğinden açık bir biçimde anlaşılmaktadır. Ne var ki, muris muvazaası hukuki sebebi üzerinde durulmadığı saptanmıştır....
Berberoğlu’na satış suretiyle temlik ettiğini, kısa süre sonra kendisinin satın aldığını, vekalet görevinin kötüye kullanıldığını ileri sürerek davalıların mirasbırakanı adına olan ... kayıtlarının ipt... ile davacıların payları oranında tescile karar verilmesini istemişlerdir. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, 1996 ve 2072 parseller bakımından açılan davanın ... terkedilmesi nedeniyle reddine, diğer 20 parça taşınmaz yönünden vekalet görevinin kötüye kullanıldığı gerekçesi ile ... iptal ve tescil isteğinin kabulüne ilişkin olarak verilen karar Dairece “...asıl davada miras bırakan ... Akbaş'ın, asıl ve birleşen davanın davacıları dışında...Akbaş, ... Akbaş ve ... Akbaş adında mirasçılarının da bulunduğu gözetildiğinde, asıl dosya davacıları ile birleşen dosyadan davacı ...'...
Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişme konusu 74 parsel sayılı taşınmazda davacı adına kayıtlı 3/280 payın, davacının vekili sıfatıyla hareket eden dava dışı .... tarafından 04.05.2010 tarihli satış akti ile davalıya temlik edildiği, davacının vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı olarak ..... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/467 Esas sayılı dosyası ile açtığı davanın kabul edildiği ve kararın derecattan geçmek suretiyle 17.09.2013 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır. Hemen belirtilmelidir ki; dava konusu taşınmazdaki davacıya ait payın vekalet görevinin kötüye kullanılması suretiyle davalı adına tescil edildiği .... 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/467 Esas sayılı dosyası ile sabit olduğuna göre, davalı adına oluşan tescilin yolsuz tescil niteliğinde olduğu tartışmasızdır....
Mahkemece, vekalet görevinin kötüye kullanıldığı iddiasının ispatlanamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, verilen karara karşı istinaf talebinde bulunulması üzerine, ... Bölge Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk dairesi 27.09.2019 tarihli ilamı ile, dava konusu taşınmazların davalılardan ... adına kayıtlı olmaması nedeniyle, davalı ... yönünden davanın husumetten reddine, diğer davalı ... yönünden ise, vekalet görevinin kötüye kullanılması suretiyle dava konusu taşınmazları edindiği ve iktisabında iyiniyetli olmadığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı ... tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, Tetkik Hâkimi ...’ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü....