İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI; Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; davacının babadan kaldığı iddia edilen yer olan Çatakdibi mahallesi 868 parselin 1995 yılında yapılmış olan satışının resmi senetinin incelenmesinde, davacıya ait herhangi bir vekaletnamenin kullanılmadığı, bu durumda vekalet görevinin kötüye kullanılması durumunun söz konusu olmayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada: Davacı, yaşlı olması nedeniyle resmi işlemleri takip etmesi amacıyla vekil tayin ettiği davalının, vekalet görevinin kötüye kullanarak dava konusu 150,546,701 ve 908 parsel sayılı taşınmazlardaki paylarının tamamını ara malike devrettiğini ardından söz konusu payları kendisinin edindiğini, bilahare davalı ile anlaştıklarını ne var ki davalının payların ½ sini ipkasında tutup kalanı temlik ettiğini ileri sürerek, tapu iptali ve tescil isteğinde bulunmuştur. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, vekalet görevinin kötüye kullanıldığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...’ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü....
in ehliyetsizliği ve vekalet görevinin kötüye kullanılması nedeniyle yapılan satışın iptali ile terekeye iadesine, eğer mahkemece ehliyetsizlik ve vekalet görevinin kötüye kullanılması iddiası uygun görülmezse muvazaa nedeniyle tapunun iptali ile terekeye iadesine ve muvazaa olgusunda 3. kişinin iyi niyetli olması ihtimaline binaen taşınmazın gerçek bedeli üzerinden davalı ... aleyhine tazminata hükmedilmesine ve bu miktarın terekeye iadesine karar verilmesini istemişler, yargılama devam ederken davacılar vekili, ehliyetsizlik iddiasına dayalı istemlerinden vazgeçtiklerini bildirmiştir. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır....
ya yönelik vekalet görevinin kötüye kullanılması ve her iki davalıya yönelik muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tazminat istekli eldeki davada, yukardaki ilkeler ışığında hükme yeterli bir araştırma ve inceleme yapıldığından söz etmek mümkün değildir." şeklinde hüküm kurarak davalı vekilin mirasçı olup olmadığı noktasında ayrım yaparak; davalı vekilin mirasçı olması durumunda tüm mirasçılarca birlikte açılmasa dahi, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı tazminat davasının açılabileceğine ve işin esasına girilmesi gerektiğine işaret ettiğini, Yargıtayca böyle bir ayrım yapılmasının nedeninin zaten mirasçı bulunan davalı vekilin kendi kendisine dava açmasının maddi hukuk anlamında mümkün olmaması nedeniyle, diğer mirasçıların vekalet görevinin kötüye kullanılmasından doğan zararları açısından hak arama özgürlüklerinin kapatılmaması ve hukuken korunan yarara halel gelmemesi olduğunu, davacı müvekkillerin, davalı vekilin mirasçıyı kendisine dava açması için ikna...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Vekalet görevinin kötüye kullanılması KARAR Taraflar arasındaki uyuşmazlık vekalet görevinin kötüye kullanılmasına ilişkin bulunduğuna ve davada zilyetliğe dayanılmadığına göre, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek Yargıtay (1.) Hukuk Dairesine ait olmakla gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 23.01.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
C)İSTİNAF NEDENLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalı müvekkilinin T1 adındaki şahısla alışveriş yapmadığını, dava konusu taşınmazı Tuncay Samancı adındaki kişiden aldığını, davacının aradaki kişilere yönelik hiçbir iddia ve talepte bulunmadan son malik T3e vekalet görevini kötüye kullanma hukuki nedenine dayalı olarak illiyet bağı olmaması nedeniyle sorumlu tutulamayacağı bu nedenle tedbir konulamayacağı gerekçesiyle kararı istinaf etmiştir. D) DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuki sebebine dayalı tapu iptal tescil istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince tedbir talebinin kabulüne, tedbire yapılan itirazın reddine karar verilmiş, ara karar davalı Adil vekili tarafından istinaf edilmiştir....
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne dair verilen karar Dairece ''… Eldeki davada iddianın ileri sürülüş biçimi, dava dilekçesi içeriği ve yapılan temlikin şekli birlikte değerlendirildiğinde davacıların; vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğinde bulundukları anlaşılmaktadır. Somut olayda, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedeni bakımından bir inceleme yapılmamıştır. Hal böyle olunca, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedeni üzerinde durulması ve toplanan delillerin bu yön ile değerlendirilerek hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, hukuksal neden yönünden hataya düşülerek yanılma ( hata ) nedeni üzerinden sonuca gidilmesi doğru değildir.'' gerekçesi ile bozulmuş, mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda vekalet görevinin kötüye kullanıldığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir....
Davacının öteki temyiz itirazlarına gelince; iddianın içeriğinden ve ileri sürülüş biçiminden davada hile değil, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayanıldığı açıktır. Vekalet görevinin kötüye kullanılma hukuksal nedenine dayalı olarak açılacak tapu iptal ve tescil davalarının herhangi bir hak düşürücü süre ve zaman aşımı süresine tabi olmadığı, vekil ile müvekkil arasındaki ilişkiden kaynaklanan tazminat davalarının ise ayın isteme hakkının ortadan kalktığı zaman başlangıcı olmak kaydıyla Borçlar Kanununun 126.maddesinde öngörülen 5 yıllık zaman aşımına tabi olduğu kuşkusuzdur....
İş bu dava, davalının vekalet görevini kötüye kullanması, vekilin özen ve sadakatle iş görme ve hesap verme yükümlülüğüne aykırı davranması hukuksal nedenine dayandırılarak açılmıştır. Davacılar tarafından Gölbaşı Asliye Hukuk Mahkemesi'nde açılan tapu iptal ve tescil davasının tarafları ile vekalet görevinin kötüye kullanılması sebebiyle açılan alacak davasının tarafları aynı olmadığı gibi, talep sonuçları da farklıdır. İlk davada davacılar tarafından vekalet görevinin kötüye kullanılması sebebiyle davalı vekil ve 3. kişiler aleyhine tapu ve iptal ve tescil isteğinde bulunulduğu, iş bu davada ise davalı vekil aleyhine taşınmazın rayiç bedelinin tahsili isteğinde bulunulduğu anlaşılmaktadır....
-KARAR- Dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı pay oranında tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece, davacıların iddialarının sabit olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Bilindiği üzere, vekalet görevinin kötüye kullanılması davaları miras bırakan adına ona teban açılan dava türlerindendir. O halde vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı böyle bir davada tüm mirasçılar adına iptal ve tescil istenilmesi yasal bir zorunluluk olup, olaya bu açıdan bakıldığında pay oranında dava açılması mümkün değildir. Bu durumda, davanın reddine karar verilmiş olması bu gerekçe ile sonucu itibariyle doğru olduğuna göre, davacılar vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir. Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün (6100 sayılı HMK.'nın geçici 3/2. maddesi gereğince) ONANMASINA, 14.06.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....