Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacılar, ortak mirasbırakanları ...’dan kalan 34, 38, 214 ve 215 parsel sayılı taşınmazların intikal işlemlerinin yapılacağından bahisle davalıların murisi ...’ın kendilerinden vekalet aldığını, ancak ...’nin vekalet görevini kötüye kullanarak anılan taşınmazları davalı oğlu ...’a satış yoluyla devrettiğini, ...’in mirasçılardan mal kaçırma amaçlı işlem yaptığını, daha sonra çekişmeli taşınmazların davalı ... ile diğer davalılar arasında taksim edildiğini ileri sürerek, tapu kayıtlarının iptali ile miras payları oranında mirasçılar adına tescilini istemişler, yargılama sırasında payları oranında tescil istediklerini bildirmişlerdir....

    Mahkemece, temlik işleminin vekalet görevinin kötüye kullanılması suretiyle yapıldığı gerekçesi ile davalı ...’ye karşı açılan davanın kabulüne, diğer davalılara karşı açılan davanın reddine ilişkin karar, Dairece; " … Nitekim mahkemece de, vekalet görevinin kötüye kullanılması yolu ile temlikin yapıldığı kabul edilmiş, ancak hükmedilen bedelden sadece davalı ... sorumlu tutulmuştur. Oysa toplanan delillerden ve tüm dosya içeriğinden gerçekten vekalet görevinin kötüye kullanıldığı, davalılar ... ve ...’un el ve işbirliği içerisinde davacıyı zararlandırdıkları açıktır....

      görevinin kötüye kullanılması hukuki sebebine dayalı davanın haklı olmadığı anlaşılmaktadır....

        görevinin kötüye kullanılması hukuki sebebine dayalı davanın haklı olmadığı anlaşılmaktadır....

          e satış suretiyle temlik edilip, bilahare aynı şekilde kendi üzerine alındığını, davalıların el ve işbirliği içerisinde vekalet görevini kötüye kullandıklarını ve bu nedenle yapılan işlemlerin geçersiz olduğunu ileri sürerek, tapu iptali ve tescil isteğinde bulunmuştur. Davalılar, davacının "Türkiye'deki mallarını senin olsun" diyerek davalı kızı...'ya vekaletname verdiğini,...'nın da davacının iradesine uygun olarak hareket edip; 7 sayılı parselin 220/440 payı ile 7 nolu bağımsız bölümü önce davalı eşi Mustafa Levent'e devredip, bilahare geri alarak adına tescil ettirdiğini, davalının muvazaanın tarafı olup, açılan davanın hakkın kötüye kullanılması olduğunu, olayda vekalet görevinin kötüye kullanılmasından söz edilemeyeceğini belirtip, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, yapılan temliki işlemlerin vekalet görevinin kötüye kullanılması suretiyle gerçekleştirildiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir....

            nun raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, muris muvazaası ve vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenlerine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir. Davacılar, mirasbırakan anneleri ....'nin, 319 parsel sayılı taşınmazını vekil kıldığı davalı oğlu İbrahim aracılığıyla diğer davalı ...'ye satış suretiyle temlik ettiğini, vekalet görevinin kötüye kullanıldığını, temliki işlemin mirasçılardan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek, miras payları oranında iptal ve tescil isteğinde bulunmuşlardır. Davalılar, iddiaların doğru olmadığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, muvazaa iddiasının sabit olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Mirasbırakan ....'nin, 319 parsel sayılı taşınmazını vekil kıldığı davalı oğlu İbrahim aracılığıya 20.06.2011 tarihinde diğer davalı ...'...

              -KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle miras bırakanın çekişme konusu taşınmazını dava dışı kişiye satış suretiyle temlik ettiği satış bedelinin murisin banka hesabına yatırıldığı, muvazaa ve vekalet görevinin kötüye kullanılması iddiasının kanıtlanamadığı ve tenkis şartlarının oluşmadığı saptanmak suretiyle yazılı şekilde karar verilmesi doğru olduğuna göre; davacı ...'nin temyiz itirazı yerinde değildir. Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 23.09.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                Terekeye karşı yapılan mülkiyetten kaynaklanan haksız fiil niteliğindeki muris muvazaası ve el atmanın önlenmesi gibi davaların dışında vekalet görevinin kötüye kullanılması, ehliyetsizlik vs. gibi davalarda terekeyi temsil eden tüm mirasçıların bir arada hareket etmek suretiyle davayı birlikte açmaları, ayrıca, mirasçılardan birisinin terekeye iade şeklinde dava açması halinde de tüm mirasçılarının davada muvafakatlarının sağlanması, aksi takdirde terekenin atanacak temsilci marifetiyle davada temsil edilmesi ve yürütülmesi gerekeceği (T.M.K. 640 md. ) tartışmasızdır. Somut olayda, mirasbırakanın davacı ve davalı ... dışında başkaca mirasçısının bulunduğu dosya kapsamı ile sabittir. Davacı tarafından, muris muvazaasının yanısıra vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine de dayanıldığı nazara alındığında vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedeni bakımından mirasçı olmayan davalı ...'a miras payı oranında açılan tazminat davasının dinlenme olanağı yoktur....

                Değerlendirme Somut olaya gelince; eldeki davada, dava dilekçesinin içeriği ve iddianın ileri sürülüş biçiminden davacının, ehliyetsizlik ve vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuki nedenlerine dayalı tapu iptali ve tescil isteğinde bulunduğu anlaşılmakta olup, vekalet görevinin kötüye kullanıldığı iddiası yönünden araştırma ve inceleme yapılması, toplanan ve toplanacak deliller birlikte değenlendirilerek dava dışı ...’e yapılan ilk temlikin vekalet görevinin kötüye kullanılması suretiyle gerçekleşip gerçekleşmediğinin belirlenmesi, belirlenir ise taşınmazı devrettiği ikinci el olan davalının 4721 sayılı TMK'nın 1023. maddesi kapsamında ediniminde iyiniyetli olup olmadığı araştırılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği yönündeki bozma kararı yerindedir. VI....

                  İş bu dava, davalının vekalet görevini kötüye kullanması, vekilin özen ve sadakatle iş görme ve hesap verme yükümlülüğüne aykırı davranması hukuksal nedenine dayandırılarak açılmıştır. Davacılar tarafından Gölbaşı Asliye Hukuk Mahkemesi'nde açılan tapu iptal ve tescil davasının tarafları ile vekalet görevinin kötüye kullanılması sebebiyle açılan alacak davasının tarafları aynı olmadığı gibi, talep sonuçları da farklıdır. İlk davada davacılar tarafından vekalet görevinin kötüye kullanılması sebebiyle davalı vekil ve 3. kişiler aleyhine tapu ve iptal ve tescil isteğinde bulunulduğu, iş bu davada ise davalı vekil aleyhine taşınmazın rayiç bedelinin tahsili isteğinde bulunulduğu anlaşılmaktadır....

                    UYAP Entegrasyonu