DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dairemizce, HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle bağlı olarak ve kamu düzenine ilişkin hususlar resen dikkate alınmak suretiyle yapılan incelemede; Dava vasiyetnamenin iptali ve tenkis istemine ilişkindir. Davacı taraf dava dilekçesinde aldatma veya yanıltma sonucunda muris tarafından vasiyetnameye ilişkin tasarrufta bulunulduğunu iddia etmiş olup, Mahkemece vasiyetnamenin iptali yönünden davanın reddine karar verilmiş ve anılan karara karşı istinaf yoluna başvurulmamıştır....
Somut olayda; davaya konu vasiyetnamenin, mirasbırakanın arzularını bildirmesini müteakip noter tarafından yazıldığı ve okuması için mirasbırakana verildiği, mirasbıranan ise vasiyetnameyi okuduktan sonra imzaladığı anlaşılmaktadır. Buna göre, vasiyetname yasada öngörülen şekil şartlarına uygun olarak düzenlenmiş olup mahkemenin iptal gerekçesi yerinde değildir. Öte yandan, vasiyetnamenin davalının zorlaması sonucunda düzenlendiği iddiası da davacı tarafça ispat edilememiştir. Bu durumda, mahkemece; ispat edilemeyen vasiyetnamenin iptali isteminin reddedilmesi ve terditli olarak ileri sürülen tenkis iddiası incelenerek ulaşılacak sonuç uyarınca karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ve eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesis edilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır....
Noterliği'nin 02.08.2013 tarih ve 09382 yevmiye numaralı vasiyetnamesi ile mirasbırakanın tüm taşınmazlarını ve menkul malvarlığını davalıya vasiyet ettiğini, vasiyetnamenin düzenlendiği tarihte mirasbırakanın 69 yaşında olduğunu, mirasbırakanın zorlanması ve telkin edilmesi suretiyle vasiyetname düzenlediğini, mirasbırakanın kandırıldığını ileri sürerek vasiyetnamenin iptalini, olmadığı takdirde tenkisini talep etmiştir. II. CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacıların dava dilekçesinde vasiyetnamenin iptalini gerektirecek yasal neden ileri sürmediklerini, mirasbırakanın vasiyetnamenin düzenlendiği tarihte sağlık raporu aldığını, fiil ehliyetinin yerinde olduğunu, davacıların saklı paylı mirasçı olmamaları nedeniyle tenkis istemeyeceklerinden bahisle davanın reddini istemiştir. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; Adli Tıp 4....
Mahkemece, tenkis isteği yönünden Torbalı Sulh Hukuk Mahkemesinin 2010/547-659 E.K. sayılı dosyasında vasiyetnamenin mirasçı davacının huzurunda 13.07.2010 tarihinde açıldığı bu durumda 1 yıllık hak düşürücü sürenin dolduğu gerekçesi ile davanın reddine; vasiyetnamenin iptali bakımından ise ölüme bağlı tek taraflı irade açıklaması niteliğinde olan vasiyetnamenin muvazaa sebebiyle 4721 sayılı TMK. nun 557. maddesi kapsamında iptali istenemeyeceği gerekçesi ile davanın reddine karar karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, tetkik hakimi ..........'ün raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi, Gereği görüşülüp, düşünüldü....
ın davaya konu vasiyetnamenin şartlarına uygun olmadığı, murisin vasiyet tarihinde temyiz kudretini haiz olmadığını iddia ederek açtığı vasiyetnamenin iptaline ilişkin dava, mahkemece; 6100 sayılı HMK'nın 114/1-g ve 115/2. maddeleri uyarınca dava şartı yokluğundan usulden reddedilmiş, davalı temyize konu iş bu davada da murisin vasiyetnameyi düzenlerken medeni haklarını kullanma ve tasarruf ehliyetinden yoksun olduğu, murisin yapmış olduğu vasiyetname ile saklı payının ihlal edildiğini belirterek hükümsüzlük ve tenkis iddialarını, def'i yoluyla ileri sürmüştür. Bu durumda, mahkemece; davalı tarafından def'i yoluyla ileri sürülen hükümsüzlük iddiasının, bu iddia kabul görmediği takdirde ise tenkis iddiasının usulünce incelenmesi ve ulaşılacak sonuca göre uyuşmazlığın esası hakkında hüküm tesis edilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ve eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir....
"İçtihat Metni" Taraflar arasındaki vasiyetnamenin tenfizi ve davalının defi yoluyla tenkis talebine ilişkin davadan dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne ve defi yoluyla ileri sürülen tenkis talebinin reddine karar verilmiştir. Kararın davacı vekili ve davalı vekili tarafından; 14.06.2021 tarihli tavzih talebinin reddine ilişkin kararın ise davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacı vekilinin ve davalı vekilinin istinaf başvurularının Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinin altı numaralı alt bendi gereğince kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın mahkemesine gönderilmesine, kaldırma gerekçesine göre sair istinaf itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Uyuşmazlık ve hüküm; vasiyetnamenin iptali, olmazsa tenkis istemine ilişkin olup, hüküm vasiyetnamenin iptali davasının reddine, tenkis davasının ise kabulüne yönelik olup, taraflarca iki dava yönünden de temyiz edilmiş olmakla öncelikle vasiyetnamenin iptali yönünden incelenmesi, ondan sonra tenkis davası yönünden değerlendirme yapmak üzere Dairemize gönderilmesi gerekmekte olup, vasiyetnamenin iptalini inceleme görevinin Yargıtay 3. Hukuk Dairesine ait olmakla; dosyanın Yargıtay Yüksek 3. Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE 08.11.2010 gününde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Uyuşmazlık ve hüküm; vasiyetnamenin iptali, olmazsa tenkis istemine ilişkin olup, hüküm vasiyetnamenin iptali davasının reddine, tenkis davasının ise kabulüne yönelik bulunmaktadır. Davacı tarafından iki dava yönünden de hüküm temyiz edilmiş olmakla öncelikle vasiyetnamenin iptali yönünden incelenmenin yapılması, ondan sonra tenkis davası yönünden değerlendirme yapmak üzere Dairemize gönderilmesi gerekmekte olup, vasiyetnamenin iptalini inceleme görevinin Yargıtay 3. Hukuk Dairesine ait olmakla; dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 26.09.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İlk derece mahkemesince; murisin fiil ehliyetinin bulunduğu, manevi baskı altında vasiyetnamenin yaptırıldığı iddiasının davacı tarafça ispatlanamadığı davacının saklı payının zedelendiği gerekçesiyle, vasiyetnamenin iptali talebinin reddine, sabit tenkis oranına göre tenkis isteminin kısmen kabulü ile 150.000 TL'nin davalı taraftan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir. İlk derece mahkemesi kararına karşı, taraflarca istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; hasta olan babasını davalıların engel olması sebebiyle göremediğini, vasiyetnamede murisin, davacının isterse mirastan saklı payını alabileceğini belirttiğini, bu sebeple ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak öncelikle vasiyetnamenin iptalini olmadığı takdirde tenkis kararı verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dava vasiyetnamenin iptali ve tenkis isteğine ilişkindir. Türk Medeni Kanunu'nun 557. maddesinde vasiyetnamenin iptali sebepleri sınırlı olarak sayılmıştır. Bunlar; ehliyetsizlik, vasiyetnamenin yanılma, aldatma, korkutma veya zorlama sonucunda yapılmış olması, tasarrufun içeriğinin bağlandığı koşullar veya yüklemelerin hukuka veya ahlaka aykırı olması, tasarrufun kanunda öngörülen şekillere uyulmadan yapılmış olması halleridir. Davacı ikinci kademede de tenkis talebinde bulunmuştur....