WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Hukuk Mahkemesi' nin 2010/592 Esas 2013/17 Karar sayılı dosyasından vasiyetnamenin tenfizine karar verildiği, bu nedenle kesin hüküm bulunduğu, hak düşürücü süre ve zaman aşımı sürelerinin geçirildiğini, T7 mirasçılarının tümünün davada yer alması gerektiğini, taraf teşkili sağlanmadan karar verildiğini, davacının vasiyetname ile mirasçı olarak atanmış olduğunu, bu nedenle iş bu davayı açmaktan hukuki yararının da bulunmadığını, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir. E)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava, vasiyetnamenin tenfizi ile tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiş, karara karşı davalı Hazine vekili istinaf yoluna başvurmuştur. TMK' nun 596. maddesi ile vasiyetnamenin açılması, 597. maddesi vasiyetnamenin tebliği, 598. maddesi ile de mirasçılık belgesi verilmesi düzenlenmiştir....

Noterliğinin 04/10/2000 tarih ve 7750 yevmiye numaralı vasiyetnamesinin Uzunköprü Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2007/459 Esas 2007/648 Karar sayılı kararı ile açıklanarak okunduğunu ve 03/06/2008 tarihinde kesinleştiğini, vasiyetname uyarınca muris Hasan Fehmi Öztürk'ün Edirne ili Uzunköprü ilçesi, Yağmurca Köyü 103 ada 242 parsel sayılı gayrimenkulü tarafına vasiyet ettiğini, söz konusu vasyetnamenin tenfizi ile 103 ada 242 parsel sayılı gayrimenkulün tapu kaydının iptali ile, adına tescili için işbu davayı açma zorunluluğu doğduğunu bildirerek Uzunköprü 2. Noterliğinin 04/10/2000 tarih ve 7750 yevmiye numarasıyla düzenlenen vasiyetnamenin tenfizi ile 103 ada 242 parselde kayıtlı taşınmazın tapu kaydının iptali ve adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir....

İstem, vasiyetnamenin tenfizi ve aynen yerine getirilmesine ilişkin olup, bu talep tapu iptali ve tescil isteği anlamındadır. Bu nedenle dava tarihi olan 07.05.2008 tarihi itibariyle yürürlükte bulunan HUMK'ya göre, dava değeri gözetilerek görevli mahkeme belirlenmelidir. ... 1. Sulh Hukuk Mahkemesince yapılan keşif sonucu düzenlenen 18.06.20009 tarihli bilirkişi raporuna göre taşınmazın dava tarihi itibari ile değerinin 45.000,00 TL olarak tespit edilmesine göre, asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu açıktır. Bu durumda uyuşmazlığın, ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 19/06/2017 gününde oy birliğiyle karar verildi....

    Asliye Hukuk Mahkemesinin 2001/1129 Esas sayılı dosyasında vasiyetnamenin tenfizi (vasiyetname uyarınca tescil) talep edilmiştir.Mahkemece; davanın kabulü ile 3.209,49 TL'nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bedel ödendiğinde mirasbırakan adına olan tapu kaydının iptali ile 3472833333/20920000000 payın davacı ... adına 17447166667/20920000000 payın elbirliği ile mülkiyet halinde davacı ve davalı adına tesciline karar verilmiştir.Karar, Yargıtay 2.Hukuk Dairesinin 19/01/2009 tarih ve 2007/19537 E.-2009/125 K. sayılı ilamı ile; “1- ...asıl dava dosyası ile birleştirilen Kuşadası Asliye Hukuk Mahkemesinin 2001/1129 sayılı vasiyetnamenin tenfizi davası hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesinin usul ve yasaya aykırı bulunduğu, 2- Davalı vasiyet alacaklısı vakıf, tercihini; kendisine para ödenerek, vasiyete konu taşınmazın davacıya bırakılması şeklinde kullanmıştır....

      D)İSTİNAF NEDENLERİ: Davalılar T12 T16 , T9 ve T5 istinaf dilekçesinde; vasiyetnamenin açılıp okunduğunu, akabinde iptal davası açıldığını, vasiyetin hileye dayandığını, murisin vasiyetname düzenleyebilecek kudrete sahip olmadığını, davacının doktor olması sebebiyle hastaneden rapor aldığını ve notere götürerek mal varlıklarını kendisine vasiyet ettirdiğini, davalı Ayşe Tekeli'ye dava dilekçesinin tebliğ edilemediğini, mahkemece bu hususun göz ardı edildiğini beyanla kararın kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. E)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, vasiyetnamenin tenfizi istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiş, karar bir kısım davalılar tarafından istinaf edilmiştir. Dosya da murisin mirasçılık belgesi bulunmadığından Fethiye 2.Sulh Hukuk Mahkemesinden murisin mirasçılık belgesi istenmiş taraf teşkilinin sağlanmış olduğu, görülmüştür....

      Buna göre 558.maddenin 1.fıkrasında iptal davasının tasarrufun iptal edilmesinde menfaati bulunan mirasçı veya vasiyet alacaklısı tarafından açılabileceği ön görülmüştür. Aynı yasanın 559.maddesinde ise bu tür davaların iptal sebebinin veya hak sahibi olunduğunun öğrenildiği tarihten başlayarak bir yıl ve her halükarda vasiyetnamelerde açılma tarihine, diğer tasarruflarda mirasın geçme tarihinin üzerinden iyi niyetli davalılara karşı 10 yıl, iyi niyetli olmayan davalılara karşı ise 20 yıl içerisinde açılabileceği belirtilmiştir. Vasiyetnamenin iptali davasının açılmadığı, vasiyetnamenin tenfizine dair karar verildiği ancak vasiyetnamenin tenfizi için gereken 10 yılın aşılması nedeniyle vasiyetnamenin iptalinin mümkün olmadığı bu nedenle davanın reddedilmesinin doğru olduğu ancak davacının bu aşamada dava açma noktasında hukuki yararının bulunmadığı nazara alınarak davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddedilmesi gerekirken esastan reddedilmesinin hatalı olduğu anlaşılmıştır....

      Davalı istinaf dilekçesinde özetle; verilen karar haksız ve mesnetsiz olup yasal dayanaktan yoksun olduğunu, hakkında açılan davaya karşı vermiş olduğu cevapta, vasiyetnamenin açılışından sonra davacı ile görüşerek anlaştıklarını, davacının kendisine düşen hakkı alacağını, başka bir şey istemeyeceğini, normal miras hakkı alacağını ve kendisinin hakkını da kabul ettiğini beyan ettiğini, davacının bu beyanı üzerine Tapu Sicil Müdürlüğüne müracaat ettiklerini, oğlunun aracılığı ile 08/03/2017 tarihinde tapu işlemlerinin gerçekleştirildiğini, rızai işlem sonucu yapılan masrafları eşit olarak aralarında bölüştüklerini, bu nedenle intikal işleminin gerçekleştirildiğini, davacı ile aralarındaki anlaşma neticesinde ve tapu işlemlerinin birlikte yapılmış olması nedeniyle vasiyetnamenin iptali hakkında işlem yapmaktan vazgeçtiğini, davacının tapu işlemleri için yapılan masrafları da kabul ettiğini ve kendisine ödediğini, davacının davaya karşı vermiş olduğu itiraz dilekçesinde ileri sürdüğü hususların...

      Davalı ... cevabında, vasiyetnameyi kabul etmediğini, murisin gerçek iradesini yansıtmadığını, taşınmazın babasına ait olduğunu ve kendisinin de miras hissesi bulunduğu, vasiyetnamenin iptali için dava açacağını belirterek, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş olup, hükmü davalılardan ... temyiz etmektedir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir. Vasiyetnamenin tenfizi davalarında tenkis def'i her zaman ileri sürülebilir. Somut olayda; davalı ... cevap dilekçesinde "...kendisininde hissesi bulunduğunu" yargılamanın 19.12.2012 tarihli celsesinde ise "ben kanuni hakkımı istiyorum" şeklinde beyanda bulunmuştur....

        Vasiyetnamenin tenfizi davası, vasiyeti yerine getirme görevlisi varsa ona, yoksa yasal veya atanmış mirasçılara karşı açılır. Vasiyetnamenin tenfizi davası hasımsız olarak açılamaz. Vasiyetnamenin tenfizi davası pasif husumet ehliyeti olmayana karşı açılamaz. Somut olayda, vasiyet eden muris T4 davacılar dışında başkaca yasal mirasçısı olmadığından ve adı geçen davacılar lehine eşit olarak vasiyet eden muris tarafından vasiyette bulunulduğundan bu nedenlerle hasımsız açılan dava yolu ile vasiyetnamenin tenfizi mümkün olmadığından mahkemece dava şartı yokluğu nedeni ile davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken davanın esastan karara bağlanması isabetsiz görüldüğünden davacıların istinaf talebinin kabulü ile yerel mahkeme kararının HMK'nın 353/1- b.2 maddesi uyarınca düzeltilerek davanın esası hakkında aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir. HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle; 1- Davacıların istinaf talebinin kabulü ile; Kocaeli 8....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki vasiyetnamenin tenfizi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde bir kısım davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacılar; murisleri ...’in annesi ...’un ... 1. Noterliğinin 09/08/2007 tarih ve 4263 yevmiye numaralı vasiyetnamesi ile murisleri ...’e muayyen mal vasiyetinde bulunduğunu, vasiyetnamenin açılarak kesinleştiğini belirterek; vasiyetnamenin tenfizine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Bir kısım davalılar vekili; murisin vasiyetname ile saklı paylarını ihlal ettiğini, malvarlığının tümünü vasiyet etmesinin kanuna uygun olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir....

          UYAP Entegrasyonu