Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

nun 557. maddesinde vasiyetnamenin iptali sebeplerini sınırlı (tahdidi) olarak sıralamıştır. Aynı maddenin 4.bendinde "Tasarruf kanunda öngörülen şekillere uyulmadan yapılmışsa" iptal sebebi olarak gösterilmiştir. TMK.'nun 532. maddesine göre, resmi vasiyetname; resmi memur, Sulh hakimi, noter veya kanunla kendisine bu yetki verilmiş diğer bir görevli tarafından iki tanığın katılmasıyla düzenlenir. Uygulamada vasiyetnameler genel olarak noter tarafından düzenlenmektedir. Davaya konu vasiyetname, muris tarafından resmi vasiyetname şeklinde düzenlenmiştir. Vasiyetnamenin iptal edilebilmesi için şekil eksikliği şartları bulunmamaktadır. Vasiyetnamenin gecikmeli olarak ortaya çıkması şekil eksikliği veya vasiyetnamenin iptalini gerektirir bir husus değildir. Vasiyetnamede belirlenen bir kısım ölüme bağlı tasarrufun muris tarafından vasiyetname düzenlendikten sonra icra edilmesi yine iptal sebebi değildir....

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi -K A R A R- Dosya içeriğine göre dava, taşınmazlarla ilgili muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, tazminat ile terditli olarak vasiyetnamenin iptali ve tenkis istemlerine ilişkindir. Buna göre; temyiz inceleme görevi 2797 sayılı Yargıtay Yasasının 14. maddesi ile Başkanlar Kurulu’nun 12.02.2016 gün ve 1 sayılı kararı uyarınca Yüksek 1. Hukuk Dairesine ait olup, 6723 sayılı Danıştay Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 21/2.maddesi ile değişik 2797 sayılı Kanunun 60/3. maddesi gereğince dosyanın anılan Daireye gönderilmesi gerekmektedir. Bu nedenlerle dosyanın görevli Yargıtay 1. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 06/04/2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

    Diğer yandan TMK 533 ve davamı maddelerinde resmi şekilde düzenlenen vasiyetnamelerin nasıl yapılması gerektiği, vasiyetnamede bulunması gerekli hususlar, şekil şartları, tanıkların durumu, taniklik yapabilecek kişiler etraflıca açıklanmış olup Vasiyetnamede bu şekli şartlara riayet edilmediği de anlaşılmaktadır. Murisin yaşı itibarı ile de sağlık sorunları ile karşılaşması, vasiyet edilenin eşi olduğu gözetilerek yaşının etkisi ile iradesinin etkilenerek en yakınındaki kişiye bu şekilde vasiyette bulunması gerektiği konusundaki birtakım telkinlerin etkisi altında kalacağı ortadır. Bu durumda gerekli şartları taşımayan vasiyetnamenin iptali için bu davayı açma zarureti hâsıl olmuştur. Vasiyetnamenin iptali davası açma hakkı, davacının; ölüme bağlı tasarrufu, iptal sebebini, kendisinin hak sahibi olduğunu öğrendiği tarihten başlayarak bir yıllık hak düşürücü süreye baplı olup vasiyetname usulünce açılıp ilgililere tebliğ edilmeden bir yıllık hak düşürücü süre işlemeye başlamaz....

    Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Dava,vasiyetnamenin iptali;olmadığı takdirde,tenkis isteğine ilişkindir. Davacılar,miras bırakan babaları ...’nın ... Noterliği’nin 19.05.1961 tarih ve 1734 yevmiye numaralı vasiyetnamesi ile 46 parça taşınmazının da aralarında bulunduğu tüm malvarlığını eşine ve altı oğluna bıraktığını, vasiyetnamenin kanunda öngörülen şekil şartlarını taşımadığı gibi muvazaalı olduğunu, yapılan işlem nedeniyle saklı paylarının ihlal edildiğini ileri sürerek, vasiyetnamenin iptaline; olmadığı takdirde, tenkise karar verilmesini istemişlerdir. Bir kısım davalılar zamanaşımının dolduğunu, ayrıca,vasiyetnamede şekil eksikliği bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuşlar, diğer davalılar ise; davaya cevap vermemişlerdir....

      Sulh Hukuk Mahkemesinin 13/04/2017 tarih 2016/223 Esas 2017/374 Karar sayılı kararı ile müvekkilinin evlatlığı olduğu müteveffa Bekir Pamuk'un sözlü vasiyetinin açıldığını, açılan vasiyetname açıkça hukuka, şekil şartlarına ve müteveffanın son arzularına aykırı olduğundan iş bu davayı açma zorunluluğu hasıl olduğunu, sözlü vasiyetnamenin el yazılı vasiyetname ve resmi vasiyetname yapılamayan koşullarda yapılabilen olağanüstü bir vasiyetname şekli olduğunun açık olduğunu, müteveffa diğer iki şekilde vasiyetname yapabilecek hale gelir yada sözlü vasiyetnamenin sıkı sıkıya bağlı olduğu geçerlilik şekil şartlarına aykırılık söz konusu ile vasiyetnamenin iptalinin kanun gereği olduğunu, vasiyetnamenin şekil şartlarına uyulmaksızın yapıldığını, müteveffa o tarihte ağız kanseri tedavisi gördüğünden konuşamadığını, dolayısıyla fiilen bu vasiyeti yapmasının imkansız olduğunu, davalı kardeşler müteveffanın ölüm döşeğinde olduğu bilgisini alınca ortaya çıktığını, hasta müteveffadan aldıkları düzenleme...

      Somut olaya konu iptali istenen .... Noterliğince düzenlenen 02.01.2012 tarih ve 00032 yevmiye nolu Düzenleme Şeklinde Vasiyetname incelendiğinde, vasiyetnamenin tutanağa geçirme işleminin TMK'nun 533.maddesinde düzenlenen okur yazarlara özgü olarak hazırlandığı, ancak vasiyet edenin rahatsızlığından dolayı sağ elini kullanamadığından imza atamadığı sol el parmak izini bastığı belirtilerek imza işleminin okur yazar olmayanlara özgü TMK'nun 535. belirtilen şekilde (parmak izi ile) tamamlandığı görülmüştür. Okuyup yazma bildiği halde bedensel bir özür nedeniyle imza yeteneğine sahip olmayan kişilerin vasiyetnamesinin nasıl düzenleneceğinin TMK'nun 535. maddesinde açıkça düzenlenmiş olması karşısında, davaya konu vasiyetnamenin usulüne uygun yapılmadığı, şekil eksikliği ile malul olduğu anlaşıldığından davanın kabulü gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....

        İhtisas Dairesinin 14.10.2020 tarihli bilirkişi raporunda, murisin vasiyetnamenin tanzim tarihi olan 12.05.2016 tarihi itibariyle fiil ehliyetine haiz olduğunun bildirilmesi; tanık beyanları, dosya içeriği TMK'nın 557 nci maddesindeki sayılan sebeplerin oluştuğunun ispatlanamadığına dair dosya içeriği ile yerel mahkeme kararının uyumlu olması nazara alınarak dosya içeriği dikkate alınarak vasiyetnamenin iptali davasının reddi kararı doğru bulunduğundan istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur. B. Temyiz Sebepleri Davacılar vekili, istinaf başvuru dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler ile Bölge Adliye Mahkemesi kararını temyiz etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, ehliyetsizlik ve irade sakatlığı sebebiyle vasiyetnamenin iptali istemine ilişkindir. 2....

          Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, muris muvazaası hukuki nedenine dayalı pay oranında tapu iptali ve tescil, mümkün olmazsa tenkis isteğine ilişkindir. 3.2. İlgili Hukuk 3.2.1. Yerleşmiş Yargıtay içtihatlarında ve 01/04/1974 tarihli, 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere, görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de Türk Medeni Kanunu'nun 706., Türk Borçlar Kanunu'nun 237. (Borçlar Kanunu'nun 213.) ve Tapu Kanunu'nun 26. maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilirler. 3.2.2. Öte yandan; muris muvazaası hukuki nedenine dayalı davalarda mirasbırakanın kastının açık bir şekilde saptanması gerekmektedir....

            Sayılı ilamı ile de muris Emine Biçici mirasçısının T1 olduğu tespit edildiği, her ne kadar vasiyetnamenin tenfizi talep edilmişse de dava konusu vasiyetnamenin içeriği itibariyle muayyen mal vasiyeti niteliğinde olmayıp mirasçı atanmasına ilişkin olduğu, bu haliyle davacının bu davayı açmakta hukuki yararı olmadığı bildirilerek davanın hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın 01.10.2013 tarihinde açıldığını, akabinde 2017 yılında vasiyetnamenin açıldığını, davayı açtıkları tarihte hukuki yarar olduğunu, her dava açıldığı tarihteki şartlara göre değerlendirildiğini, kabule göre de; yargılama giderleri ile vekalet ücretine T1 aleyhinde hükmedilmesinin adil olmadığını, çünkü davanın bu duruma gelmesinde kusuru olmadığını bildirerek yerel mahkeme hükmünün kaldırılması veya düzeltilmesi talep etmiştir. Dava, vasiyetnamenin tenfizi suretiyle tapu iptali ve tescile ilişkindir....

            Bozmaya uyan mahkemece; vasiyetnamenin iptalini gerektirecek herhangi bir yasal neden bulunmadığı, şekil ve içerik yönünden hukuka uygun olduğu; tenkis talebinde bulunulmuş ise de, vasiyetnameye konu taşınmazların tapu kayıtlarından mirasçılara intikallerinin yapıldığının anlaşıldığı, vasiyetnamenin tenfizi davasının açılması ihtimalinde dahi davacılar tarafından tenkis definde bulunulabileceği, bu nedenlerle davacıların tenkis davası açmasında hukuki yararının bulunmadığı gerekçesiyle; vasiyetnamenin iptali talebiyle açılan davanın esastan ; terditli olarak tenkisi istemiyle açılan davanın ise hukuki yarar yokluğundan reddine dair verilen karar, davacıların temyizi üzerine; Dairece verilen 10/03/2021 tarihli ve 2020/12011 E. - 2021/2463 K. sayılı karar ile onanmış, onama kararına karşı, davacılar vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir....

              UYAP Entegrasyonu