Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"Davacı-k.davalı ... ile davalılar-k.davacılar 1-... 2-..., 3-... aralarındaki vasiyetnameden rücu senedinin iptali davasına dair ... 2.Asliye Hukuk Hakimliğinden verilen 16.4.2009 günlü ve 2005/357 E.-2009/122 K.... hükmün Onanması hakkında dairece verilen 14.9.2009 günlü ve 2009/12011 E.-2009/13749 K.... ilama karşı davalılar ve karşı davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava, vasiyetnameden kaynaklanan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davanın açıklanan bu nitelendirmesine göre, 14.02.2011 tarih ve 27846 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 09.02.2011 tarih ve 6110 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 8.maddesi ile 2797 Sayılı Yargıtay Kanununun 14.maddesinde yapılan değişiklik uyarınca, Yargıtay Başkanlar Kurulunun 11.04.2011 tarih ve 14 sayılı Kararı ile hazırlanıp, Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 12.05.2011 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 02.06.2011 tarih ve 27952 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 3.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır....

      Mahkemece bayilik sözleşmesinin 25. maddesi gereğince, davalı tarafından haksız şekilde feshedildiği kabul edilerek kâr mahrumiyetinden ayrı olarak 100.000 Euro cezai şartın talep edilebileceği, ancak bu cezanın fahiş olması nedeniyle cezanın 1/2 oranında tenkis edildiği görülmüştür. Hükümde, davacının bu davaya da konu ettiği ve o davada şimdilik 1.000 Euro olarak talep ettiği, sözleşmenin 23. maddesinden kaynaklı haksız kullanım bedeli yönünden de değerlendirme yapılmıştır....

        Her ne kadar mahkemece; davacının eşi aracılığı ile vasiyetnameden haberdar olduğu kabul edilmiş ise de, davacının vekili ya da yasal temsilcisi olmayan eşinin, vasiyetnameden haberdar olmasının zamanaşımı süresinin başlaması yönünden bir değeri bulunmadığı açıktır. O halde mahkemece; davadan önce, davacı yönünden kanunda öngörülen on yıllık zamanaşımı süresinin henüz başlamadığı dikkate alınıp, işin esasına girilerek bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. Kabule göre de; davalılar arasında şekli zorunlu dava arkadaşlığı bulunmaktadır. Şekli zorunlu dava arkadaşlığında, dava arkadaşlarının her birinin kişisel menfaatleri ön planda olduğundan, birlikte hareket etmek zorunda değildirler. Her biri iddia ve savunmasında tek başına hareket edebilir....

          D)İSTİNAF NEDENLERİ: Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; murisin daval-oğlu lehine belirli mal vasiyetinde bulunduğu Bayındır Noterliğinin 05/11/2008 tarih 5285 yevmiye nolu vasiyetnamenin Bayındır Noterliğinin 04/08/2010 tarih 3384 yevmiye nolu vasiyetnameden rücu belgesi gereği hükümsüzlüğünün tespiti ve iptali amacıyla dava açtıklarını, murisin 2010 tarihli vasiyetname ile TMK'nın 544.maddesi anlamında vasiyetten döndüğünü, iki vasiyetnamenin de Bayındır Sulh Hukuk Mahkemesinin 2019/134 esas sayılı dosyasında açılıp okunduğunu, davalının "Muris Mükerrem Zeytincinin 05/11/2008 tarihli vasiyetnamesini kabul ediyorum, vasiyetname aleyhinde dava açmayacağım....

          TMK.nun 542.maddesinde; mirasbırakan, vasiyetname için kanunda öngörülen şekillerden birine uymak suretiyle, yeni bir vasiyetname yaparak önceki vasiyetnameden her zaman dönebilir. 543.maddesinde ise, mirasbırakan yok etmek suretiyle de vasiyetnameden dönebilir. Aynı kanunun 544/1.maddesinde, mirasbırakan, önceki vasiyetnamesini ortadan kaldırmaksızın yeni bir vasiyetname yaparsa kuşkuya yer bırakmayacak surette önceki vasiyetnameyi tamamlamadıkça sonraki vasiyetname onun yerini alır. 2.fıkrada, "belirli mal bırakma vasiyetinde vasiyetnamede aksi belirtilmedikçe mirasbırakanın sonradan o mal üzerinde bu vasiyetle bağdaşmayan başka bir tasarrufta bulunmasıyla ortadan kalkar” hükümleri yer almaktadır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06.11.2002 gün, 2002/2-874 E. -893 K. sayılı ve 19.09.2011 tarih, 2012/3-235 E. -600 K. sayılı ilamlarında da bahsedildiği gibi vasiyetten dönmenin gerçekleşmesi için sağlararası kazandırmanın geçerli bir satışa dayanması gerektiği belirtilmiştir....

            Mirasbırakanın 26/11/2010 tarihinde vasiyetnameyi düzenledikten sonra vasiyetnameden dönme iradesini gösteren herhangi bir işlemi bulunmamaktadır. Mahkemece 17.04.2012 tarihli ifadesi de dikkate alınarak mirasbırakanın iradesinin sakatlandığı kabul edilmişse de, mirasbırakan yahut yasal temsilcisi (yönetim kayyımı veya vasisi) tarafından vasiyetnamenin iptaline yönelik açılmış bir dava da bulunmamaktadır. Vasiyetnamenin iptalini gerektirecek bir sebep bulunmadığı halde vasiyetnamenin iptaline karar verilmesi ve bölge adliye mahkemesi tarafından da istinaf itirazlarının esastan reddi doğru görülmemiştir. 6.8. Hal böyle olunca, mahkemece; yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular çerçevesinde, vasiyetnamenin iptaline ilişkin vakıaların varlığının davacılarca ispat edilemediği gözetilerek vasiyetnamenin iptaline ilişkin davanın reddine karar verilerek ikinci kademedeki tenkis isteği hakkında araştırma yapılarak bir sonuca varılması gerektiğinden hükmün bozulması gerekmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL-TENKİS Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil-tenkis davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalılar vekili tarafından yasal süre içerisinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 24.09.2019 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalılar vekili Avukat ... ile temyiz edilen davacı vekili Avukat ... geldiler, duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı....

                Tenkis istemine gelince, dinlenen tüm davacı tanıklarının taşınmazın muris tarafından satın alınıp davalı adına tescil ettirildiğini bildirmeleri karşısında işlem tenkise tabi ise de, murisin bu tasarrufu TMK 565/4. maddesinde düzenlendiği üzere saklı payı zedeleme kastı ile yaptığı ispatlanamadığından tenkis isteminin reddedilmesi de bu gerekçe ve sonucu itibari ile doğrudur. Davacıların temyiz itirazı yerinde değildir. Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 4.00 TL. bakiye onama harcının temyiz eden davacılardan alınmasına, 07.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  Vasiyetnamenin tenfizi davalarında tenkis defi inin her zaman ileri sürülebieceği kabul edilmekle birlikte mahkememizce "vasiyetnamenin tenfizi" davasının reddine karar verilmiştir.Davalı tarafça "tenkis defi" vasiyetnamenin tenfizi davasına bağlı olarak ileri sürülmüş olup,öncelikle davanın reddi aksi durumda tenkis definin değerlendirilmesi talep edildiğinden tenkis definin de REDDİNE " dair karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacılar vekilinin istinaf dilekçesi ile; Giresun ili, Piraziz ilçesi, Şeyhli Mahallesi, Cilt No: 5 Hane No: 67 nüfusuna kayıtlı 228 199 098 86 T.C kimlik numaralı muris Selahattin AYDIN tarafından sağlığında 17.02.1988 tarihinde Giresun 1. Noterliğinde 2450 yevmiye numarası ile vasiyetname düzenlenmiş olup muris 11.12.1991 tarihinde vefat ettiğini, murisin vefat ettikten sonra geriye mirasçıları davalılar kaldığını, 1....

                  UYAP Entegrasyonu