"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kısmen kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davalı ... vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - Davacılar ..., ..., ..., ..., ...,...‘un dava konusu taşınmazlarda bulunan murisleri .... gelen hisseleri için ... 1. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2010/1107 Esas 2011/972 Karar sayılı ilamına dayanarak eldeki kamulaşırmasız el atma nedeni ile tazminat talepli davayı açtıkları, ancak yargılama sırasında dosyaya sunulan .... 1. Sulh Hukuk Mahkemesi nin 2012/214 Esas sayılı mirasçılık belgesi uyarınca muris....‘un mal varlığını vasiyetname yolu ile davacılardan ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Samsun 1.Noterliğince tanzim edilen 7.7.1978 tarih ve 15347 yevmiye numaralı vasiyetname ile 21.6.1983 tarih ve 20104 yevmiye nolu vasiyetname yine aynı Noterlikçe tenzim edilen 29.6.1983 tarih ve 20784 yevmiye nolu vasiyetname ve ayrıca ... 6.Noterliğince düzenlenen 14.12.1993 tarih ve 67777 yevmiye numaralı vasiyetnamelerin açılıp okunmasına ilişkin hüküm ... tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 7.6.2010 günü oybirliğiyle karar verildi. .......
Nitekim, 26/03/1962 günlü ve 23/3 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararının sonuç bölümünde açıkça ifade edildiği üzere; okuryazar kişiler bile, dileğine göre ve hiç bir sebep bildirmeye veya vasiyetnameye yazdırmaya yer olmaksızın okuyamayan veya imzalayamayanlar gibi resmi vasiyetname düzenletme yolunu seçebilirler. Sözü edilen içtihadın yürürlüğünden bu yana uygulama bu yolda devam edegelmiştir (Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 24/11/1980 tarihli ve 1980/7187 E.-8357 K. ve Dairemizin 17/12/2012 tarihli ve 2012/21939 E.-25917 K. sayılı içtihatları da aynı yöndedir). Öte yandan, okuryazar kişilerce, okuyamayan veya imzalayamayanlar gibi resmi vasiyetname düzenletme yolunun seçilmesi halinde de; TMK'nın 535 inci maddesinin ikinci fıkrasında gösterilen şekle uyulmak zorundadır. Davaya konu vasiyetname, okuryazar olan mirasbırakanın gözlerindeki ve ellerindeki rahatsızlıkları nedeniyle noter tarafından okuyamayan veya yazamayanlara özgü vasiyetname şeklinde düzenlenmiştir....
Nitekim, 26.03.1962 günlü ve 23/3 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararının sonuç bölümünde açıkça ifade edildiği üzere, okur yazar kişiler bile, dileğine göre ve hiç bir sebep bildirmeye veya vasiyetnameye yazdırmaya yer olmaksızın okuyamayan veya imzalayamayanlar gibi resmi vasiyetname düzenletme yolunu seçebilirler. Öte yandan, okuyamayan veya imzalayamayanlar için öngörülen usulde düzenlenmiş bir resmi vasiyetnamede mirasbırakanın imzasının bulunmasının o vasiyetnamenin geçerliliği üzerinde hiçbir etkisi olmayacaktır. Sözü edilen içtihadın yürürlüğünden bu yana uygulama bu yolda devam ede gelmiştir. Bu bakımdan olayda mirasbırakan okur yazar olduğu halde okuyamayan veya yazamayanlar gibi vasiyetname düzenlemiş olmasında bir sakınca yoktur. Hal böyle iken, mirasbırakanın vasiyetnameyi imza etmiş olması bir şekil bozukluğu değil, aksine kanun koyucunun amacını pekiştiren bir garanti niteliğindedir....
dan intikal eden taşınmazlar yönünden olması halinde adı geçen mirasbırakanın 28.07.1975 tarihli vasiyetname ile davalıların mirasbırakanı olan erkek çocuklarını mirasçı olarak atamak suretiyle, davacı olan kızlarının yasal mirasçılık sıfatlarını ortadan kaldırdığı anlaşılmakla davanın reddedilmesi,” ibaresine yer verilmiş ise de, mirasbırakanın vasiyetname düzenlemesi ile yasal mirasçıların mirasçılık sıfatlarının sona ermeyeceği açıktır. Ancak mirasbırakanın 28.07.1975 tarihinde düzenlediği vasiyetname açılıp okunmuş, mirasçılar tarafından 1 yıllık süre içerisinde vasiyetnamenin iptali dava edilmemekle vasiyetname artık kesinleşmiş ve davalılar lehine vasiyetnameyi tenfiz ettirerek adlarına tescil imkanı doğmuştur....
SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 06/01/2021 NUMARASI : 2020/895 ESAS 2021/7 KARAR DAVA KONUSU : VASİYETNAME AÇILMASI KARAR : Adana 6. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 06/01/2021 tarih ve 2020/895 Esas 2021/7 sayılı kararı ile kurulan hüküm nedeniyle bir kısım mirasçıların istinaf başvurusu ile ilgili yapılan esas incelemesinde; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA DİLEKÇESİNDE ÖZETLE : Adana 14. Noterliği tarafından düzenlenmiş 09/01/2014 tarih ve 812 yevmiye numaralı, T.C....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TENKİS KANUN YOLU : TEMYİZ Taraflar arasında görülmekte olan tenkis davası sonucunda verilen hükmün Yargıtayca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ : Davacı, miras bırakanı ve babası olan Kamuran Tunçay'ın 01.01.2007 tarihinde vefat ettiğini, geride mirasçı olarak çocuklarının kaldığını, ancak murisin sağlığında yaptığı el yazısı vasiyetname ile sahibi olduğu mal varlığının tümünü kardeşleri olan davalılara bıraktığını, miras haklarından mahrum kaldığını, saklı payının zedelendiğini belirterek vasiyetnamenin saklı payı oranında tenkisine karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar; davacının saklı pay ihlalini öğrendiği tarihten itibaren yasal süresi içinde davayı açmadığını, bu nedenle davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuşlardır....
Davalılar, çekişme konusu taşınmazın mirasbırakanın ölmeden önce kendi el yazısı ile kaleme aldığı vasiyetname uyarınca devredildiğini, muvazaanın olmadığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, muvazaa iddiasının ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, davacı vekilinin istinaf başvurusu üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 2.Hukuk Dairesi tarafından 6100 sayılı HMK’nin 353/1-b-2 maddesi uyarınca istinaf başvurusunun kabulü ile, hükmün vekalet ücreti yönünden düzeltilerek yeniden hüküm kurulması ile davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla Tetkik Hâkimi ...’un raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü....
Vasiyetname ile mirasçı atanmış ise atanan kişi "atanmış mirasçı" sıfatı kazanır ve murisin yasal mirasçıları ile birlikte tüm malvarlığı yönünden mirasçısı olur. Muris malvarlığının tamamını veya belirli bir oranını vasiyet etmeyip, vasiyetnamesinde belirli mallarını sayarak ölüme bağlı tasarrufta bulunmuş ise bu durumda "belirli mal bırakma" veya uygulamada daha çok kullanılan tabir ile "muayyen mal vasiyeti" söz konusudur. İncelenen vasiyetname içeriğine göre davacının vasiyet alacaklısı olduğu anlaşılmaktadır. Davacı dava dilekçesi ile atanmış mirasçı olduğunu öne sürmüş ise de vasiyetname içeriğine göre atanmış mirasçı olmayıp, vasiyet alacaklısı olduğu anlaşılmaktadır. Ne var ki, “çoğun içinde azı da vardır” kuralı gereğince bu talebinin içinde TMK'nun 598/2. maddesi uyarınca vasiyet alacaklısı olduğunu gösterir belge verilmesi talebinin mevcut sayılması gerekir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Dernek Feshi YAZILI EMİR İSTEYEN Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm * dernek feshi istemine ilişkin olup, Yargıtay Başkanlar Kurulu’nun 07.03.2008 tarihli kararının 1/b maddesi de gözetilerek inceleme görevi Yargıtay * 7. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Dosyanın görevli Yargıtay * 7. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 10.04.2008 (prş.)...