B)DAVALININ CEVABININ ÖZETİ: Davalı T3 Emre Sabay, Sema Sabay ve Cem Sabay vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın hak düşürücü süreden sonra açıldığını, davanın hak düşürücü süre nedeni ile reddine karar verilmesi gerektiğini, ayrıca Adnan Menderes Üniversitesi Hastanesi Onkoloji servisinde yatan müteveffa Sıddıka Ayhan'ın vasiyetname düzenlemek istediğini, ancak uzun süredir bu serviste tedavi gördüğü için resmi vasiyetname ve el yazısı ile vasiyetname düzenleyemediğini, kanser hastası olması sebebiyle sık sık yoğun bakıma girip çıkması ve yakın ölüm tehlikesi içinde bulunması durumları göz önüne alındığında sözlü vasiyetname halinin hasıl olduğunu, müteveffanın 22.10.2017 günü vasiyetname tanıkları olan Hakan Sarıbaş ile Sunay Kahraman’a vasiyetini ilettiğini, tanıkların da 25.10.2017 tarihinde müteveffanın sözlü vasiyetindeki beyanlarını kayıt altına aldıklarını ve aynı gün Aydın 2....
İncelenmesine gerek görülen ... 2. noterliğinin 19.10.1992 tarih 16105 yevmiye nolu vasiyetnamesi, 19.04.1994 tarih ve 6936 yevmiye nolu vasiyetname iptali, 19.04.1994 tarih ve 6997 yevmiye nolu vasiyetnamesi, 11.07.1994 tarih ve 11235 yevmiye nolu vasiyetname iptalinin birer suretinin eklenerek gönderilmesi için dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, oybirliğiyle karar verildi. 25.05.2006 per....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Vasiyetname Açılması Mahkeme tarafından yapılan nitelendirmeden de anlaşıldığı üzere taraflar arasındaki uyuşmazlık, vasiyetname hükümlerinden kaynaklanan vasiyetnamenin açılması ve okunması isteğine ilişkin bulunduğuna göre, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 26.07.2016 tarih 2016/263 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 05.08.2016 tarih ve 29792 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (3.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 03.01.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Vasiyetname açılması DOSYANIN DAİREYE GELİŞ TARİHİ: 16.01.2017 K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, vasiyetname hükümlerinden kaynaklanan vasiyetnamenin açılması isteğine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 26.07.2016 tarih 2016/263 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 05.08.2016 tarih ve 29792 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (3.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 19.01.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Davacı dava dilekçesinde maddi vakıalarını açıklarken, murisin mahfuz hisseleri üzerinde oynama yaparak vasiyetname düzenlediğini ileri sürdüğüne göre, saklı payının karşılığını alamadığını, mirasbırakanın tasarruf edebileceği kısmı aşan tasarrufunun tenkisini de talep ettiğinin kabulü gerekir. Tenkis (indirim) davası, mirasbırakanın saklı payları zedeleyen ölüme bağlı veya sağlararası kazandırmaların yasal sınıra çekilmesini amaçlayan, öncesine etkili yenilik doğurucu (inşai) davalardandır. Murisin ölüm tarihi itibariyle uygulanacak TMK'nun 564.maddesine göre, vasiyetname yasa gereği tenkise tabiidir....
Mahkemece, vasiyetname TMK. nun 596. maddesi gereğince açılıp okunduğundan, TMK. nun 598. maddesine göre vasiyetname alacaklısına mirasçılık belgesi verilmesine karar verilmiştir. Mirasbırakan, Kadıköy 6. Noterliğinin 21.08.2002 ve 25277 yevmiye sayılı vasiyetnamesi ile; tapu kaydının iptali için dava açtığı apartmanla birlikte sahip olduğu veya olacağı tüm mal varlığını eşi olan ...’ya vasiyet etmiştir. İçeriği itibariyle vasiyetname, mirasçı atanmasına ilişkindir. Atanmış mirasçı da, yasal mirasçılar gibi mirası, mirasbırakanın ölümü ile kazanır (TMK. md. 599/son). Vasiyetname ile mirasçı atananların hakları, yasal mirasçılar veya öncelikle tasarruf ile yararlarına bağışlama yapılmış olanlar tarafından açıkça itiraza uğramamış ise, bu hususun tebliğinden itibaren bir ... geçtikten sonra bunlar mirasçılık sıfatları hakkında belge verilmesini, Sulh Hâkiminden isteyebilirler (TMK.m.598)....
Resmi vasiyetname düzenlenmesi yasada sıkı şekil şartlarına bağlanmış olup, bu maddeler kamu düzenine ilişkindir. Bu nedenle resmi vasiyetname düzenlenmesine tanık olarak katılan kişilerin kimliği önem arzetmektedir. Düzenlemeye katılma yasağı başlıklı TMK'nun 536/1.maddesinde "fiil ehliyeti olmayanlar, bir ceza mahkemesi kararıyla kamu hizmetinden yasaklılar, okur yazar olmayanlar, murisin üstsoy ve altsoy kan hısımları, kardeşleri ve bu kişilerin eşlerinin” resmi vasiyetnameye memur ve tanık olarak katılamayacakları belirtilmiştir. Hal böyle iken, iptali talep edilen .... 2.Noterliğinde düzenlenen .... yevmiye nolu 17.11.2000 tarihli ve yine ... 2.Noterliğince düzenlenen ... yevmiye nolu ve 20.10.2003 tarihli vasiyetnamelerin düzenlenmesine muris ...'ın kardeşi ...'in vasiyetname tanığı olarak katıldığı, böylelikle katılma yasağına aykırı vasiyetname tanzim edildiği anlaşılmaktadır....
Somut olayda, mirasçı ...’a vasiyetname tebliğ edilmeden vasiyetnamenin açılıp okunduğunun tespitine dair hüküm kurulmuştur. Kendisine tebligat yapılmayan mirasçı vasiyetnamenin içeriğinden bilgi sahibi olmadığından; Türk Medeni Kanununun 559/1. maddesinde düzenlenen iptal davasını açma, TMK’nın 571/1. maddesinde düzenlenen tenkis davasını açma, TMK’nın 606/2. maddesi gereğince vasiyetname ile atanmış mirasçılar yönünden mirası red süresinin başlaması, TMK’nın 598/2. maddesi gereğince ilgililerin bir aylık itiraz süresinin başlaması ile bu sürenin itirazsız geçmesi durumunda lehine tasarrufta bulunulan kimseye atanmış mirasçı veya vasiyet alacaklısı olduğunu gösteren belgenin verilebilmesi ve bunun gibi sonuçlar doğmayabilecektir. O halde mirasçılardan ...’a vasiyetname tebliğ edilmeden hüküm kurulması doğru görülmediğinden hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir....
Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile; Muris tarafından düzenlenen resmi vasiyetname kanunun aradığı şartları taşıyan bir vasiyetname olduğundan ve söz konusu vasiyetnamenin bütünü değerlendirildiğinde Türk Medeni Kanunu'nun 557. maddesindeki iptal edilebilirlik şartları oluşmadığından, vasiyetnamenin iptali talebinin reddine; Vasiyetname, her ne kadar şekil şartlarına uygun olarak düzenlenmiş ve vasiyetnamenin tümünün iptal edilebilirlik şartları oluşmamış ise de; resmi vasiyetname şeklinde düzenlenen ölüme bağlı tasarrufta davacı konumundaki mirasçı M.. B..'un saklı pay hakkı gözetilmeksizin bu vasiyetname düzenlendiğinden, davacının TMK'nun 506/1.maddesine göre, söz konusu vasiyetnamede adı geçen taşınmazlardan davacının saklı pay oranı olan 1/10 oranındaki kısım bakımından vasiyetnamenin iptaline karar verilmiş, sözkonusu karar davacı vekili ve davalılar T.. B.. ve S.. B.. vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Bu vasiyetname ile diğer kızımız ...'yı devre dışı bırakıyoruz. Çünkü ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1997/484 esas sayılı dosyasındaki davada, bize karşı yalan söyleyerek çok kötü muamele yapmasından dolayı, ona bir hisse verilmesini istemiyoruz." şeklinde vasiyette bulunulduğu, iş bu vasiyetnamenin muris Mehmet Köse ve dava tarihinde hayatta olan eşi ... Tarafından imzalandığı anlaşılmıştır. Olayda yukarıda açıklanan vasiyetname metninin yorumlanması sonucunda davaya konu vasiyetnamenin bir ortak vasiyetname niteliğinde olduğu sonucuna varılmıştır Buna göre somut olayda uyuşmazlık; hukukumuza göre ortak vasiyetnamenin geçerli olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. Bilindiği üzere; birden fazla miras bırakanın ölümlerinden sonra hüküm ifade etmek üzere, mamelekleri üzerinde tek taraflı olarak tasarrufta bulunmak gayesiyle, birlikte arzularını açıklamalarına ortak vasiyetname denir....