Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

nun kısıtlanmasına ve kendisine vasi atanmasına karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, kısıtlı adayı hakkında düzenlenen sağlık raporu ile senilite hastalığının bulunduğunun, akli melekelerinin yerinde olduğunun saptandığı, kısıtlı adayının duruşmadaki hal, hareket ve tavırları gözlemlendiğinde kendisinin normal hareketler sergileyip, başkasının yardımına ihtiyaç duymadan kendisini savunabildiği, kendisine vasi ya da yasal danışman atanmasını gerektirecek bir durumun olmadığının mahkeme gözleminden anlaşıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki bilgi ve belgelerin incelenmesinden; kısıtlı adayı hakkında düzenlenen ... Devlet Hastanesi'nin 19.11.2015 tarihli sağlık kurulu raporu ile kısıtlı adayına senilite tanısı konulduğu ve kendisine yasal hukuki işlemleri için danışman atanmasının uygun olduğunun bildirildiği görülmüştür....

    DAVA TÜRÜ :Vasi Tayini Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre yasal danışman atanmasına ilişkin temyiz itirazları yersizdir. 2-Yasal danışmanın sıfatına karşı yapılan itiraza gelince; Türk Medeni Kanununun 431. maddesi uyarınca vasi tayininde usul yasal danışman için de uygulanır. Türk Medeni Kanununun 422. maddesi gereğince yasal danışmanın sıfatına karşı yapılan itirazları veya yasal danışmanın ileri sürdüğü kaçınma sebeplerini (özürleri) inceleme görevi ile ilgili yasal hükümlerin mümessile yapılan itirazın ya da kaçınma sebeplerinin incelenmesinde de gözetilmesi zorunludur . Vesayet makamının itirazı ret etmesi halinde itirazı denetim makamının incelemesi gerekir....

      HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/433 KARAR NO : 2022/195 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : KARASU SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2021/651 ESAS 2021/873 KARAR DAVA KONUSU : Vesayet KARAR : Vesayet davası sonucunda verilen hükmün istinaf yolu ile incelenmesi vasi adayı T2 tarafından istenilmekle 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu' nun 353.maddesi uyarınca dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Vasi Adayı dava dilekçesinde T3 Baysal'ın rahatsızlığı nedeni ile fiilen ve hukuken kendi sorumluluklarını taşıyamadığı, medeni ve yasal haklarını yetkinlikte olmaması nedeni ile vasi olarak tayin edilmeyi talep etmiştir. Kısıtlı adayı duruşmadaki beyanında; sağlık problemleri nedeniyle kendi işlerini yapamadığını, bunun dışında rahatsızlığı bulunmadığını, eşinin kendisine vasi olarak atanmasını istediğini beyan etmiştir....

      GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Vasi adayı dava dilekçesinde özetle; annesi olan T2 tek evladı olduğunu, annesinin uzun yıllar Almanya'da işçi olarak çalıştığını, annesinin kendisine karşı kırıcı olduğunu, olmayan şeyleri oldu gibi gösterdiğini, taşınmazlarını değerinin altında bir bedelle sattığını, paramda gözünüz var dediğini, annesinin geceleri sesler duyduğunu, birilerinin kendilerini çağırdığını, kalk gel dediklerini, annesinin tedavi olması için ruh ve sinir hastalıkları hastanesine sevk edilmesi gerektiğini ve annesine vasi olarak atanması talep etmiştir....

      de "kognitif bozukluk" saptandığı, kendisine vasi tayini gerektiği, .... Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesinin 12.12.2013 tarihli raporunda ise, ...'de "yaşlılık, hafif bilişsel yetersizlik" saptandığı, kendisine yasal danışman atanmasının uygun olduğu belirtilmiştir. Kısıtlanması talep edilen ...'in akıl sağlığına yönelik dosyadaki raporları arasında çelişki bulunmaktadır. Bu çelişkinin giderilmesi için mahkemece, daha önce alınmış olan raporlar da eklenerek ... Kurumu Yasasının 15. maddesi uyarınca ......

        KARAR Dava dilekçesinde, davacının 1932 doğumlu babası Mehmet'in yaşlılığı ve savurganlığı sebebi ile ailesini darlığa düşürme ihtimaline binaen Türk Medeni Kanunu'nun 406 ve 408. madde hükümleri dikkate alınarak 403.madde gereği kayyım atanmasını istemiş; Mahkemece, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu davanın reddine dair verilen karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 04.06.1958 ve 15/6 Sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararı gereğince, maddi olayları açıklamak taraflara ve ileri sürülen olayları hukuken nitelemek ve uygulanacak Kanun hükümlerini tesbit etmek ve uygulamak görevi hakime aittir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 403/son fıkrası gereği Türk Medeni Kanunundaki vasi hakkındaki hükümleri, aksi belirtilmiş olmadıkça kayyım hakkında da uygulanacağı yine 431. maddesinde, vasinin atanması usulüne ilişkin kuralların kayyım ve yasal danışman atanmasında da uygulanacağı dolayısı ile kayyım atanması ile vasi atanmasının mahkemenin gerekçesinin aksine aynı hükümlere...

          Kısıtlı adayı hakkında düzenlenen Akdeniz üniversitesi Adli Tıp Anabilim dalının 15.12.2021 tarihli sağlık kurulu raporunda vasi tayini gerekmediği ancak demans nedeni ile karar verme ve muhakeme yetileri kısmi olarak etkilendiği için yasal danışman atanması uygundur şeklindeki rapor gereğince TMK'nın 405. Maddesi gereği kısıtlanma talebinin reddine ancak TMK'nın 429. Maddesi gereği fiil ehliyetinin sınırlandırılarak yasal danışman atanması kararı verilmesinde bir isabetsizlk bulunmamaktadır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 406. maddesinde ise; savurganlığı, alkol veya uyuşturucu madde bağımlılığı, kötü yaşama tarzı veya malvarlığını kötü yönetmesi sebebiyle kendisini veya ailesini darlık veya yoksulluğa düşürme tehlikesine yol açan ve bu yüzden devamlı korunmaya ve bakıma muhtaç olan veya başkalarının güvenliğini tehdit eden her erginin kısıtlanacağı düzenlenmiştir....

          Kısıtlı adayı hakkında düzenlenen Akdeniz üniversitesi Adli Tıp Anabilim dalının 15.12.2021 tarihli sağlık kurulu raporunda vasi tayini gerekmediği ancak demans nedeni ile karar verme ve muhakeme yetileri kısmi olarak etkilendiği için yasal danışman atanması uygundur şeklindeki rapor gereğince TMK'nın 405. Maddesi gereği kısıtlanma talebinin reddine ancak TMK'nın 429. Maddesi gereği fiil ehliyetinin sınırlandırılarak yasal danışman atanması kararı verilmesinde bir isabetsizlk bulunmamaktadır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 406. maddesinde ise; savurganlığı, alkol veya uyuşturucu madde bağımlılığı, kötü yaşama tarzı veya malvarlığını kötü yönetmesi sebebiyle kendisini veya ailesini darlık veya yoksulluğa düşürme tehlikesine yol açan ve bu yüzden devamlı korunmaya ve bakıma muhtaç olan veya başkalarının güvenliğini tehdit eden her erginin kısıtlanacağı düzenlenmiştir....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm yasal danışman tayini ve yasal danışmanın şahsı yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre yasal danışman tayinine yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Yasal danışmanın şahsına yönelik temyize gelince; Türk Medeni Kanununun 431. maddesi uyarınca vasi tayininde usul yasal danışman için de uygulanır. Türk Medeni Kanununun 422. maddesi gereğince vasinin sıfatına karşı yapılan itirazları veya vasinin ileri sürdüğü kaçınma sebeplerini (özürleri) inceleme görevi ile ilgili yasal hükümlerin yasal danışmana yapılan itirazın yada kaçınma sebeplerinin incelenmesinde de gözetilmesi zorunludur....

            Sulh Hukuk Mahkemesi'nden verilen 11/06/2021 tarihli karara karşı vasi tayini isteyen T2 tarafından yapılan istinaf başvurusu üzerine dairemizce yapılan inceleme neticesinde; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Vasi adayı dava dilekçesinde özetle; Davacı vasi adayı babası olan Ali Süslü'nün engelli olduğunu, babasının kullanamadığı hakları kullanmak üzere babasına vasi olarak atanmasını talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk derece mahkemesince yapılan inceleme sonucunda; "Dava TMK'nun 405. maddesi uyarınca akıl hastalığı nedeniyle vasi tayini istemine ilişkin olup, sağlık kurulu raporunda kısıtlanması istenen T1 akıl hastalığı nedeniyle vasi tayini gerekmediğinin bildirildiği, kısıtlı adayının mahkememiz tarafından yapılan gözleminde de, kısıtlanması gerektirir bir durumununa rastlanmadığı, işitme engeli dışında rahatsızlığın bulunmadığı anlaşıldığından, davanın reddine" karar verilmiştir....

            UYAP Entegrasyonu