"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, senet değişikliğine ilişkin olarak vakıf yetkili organında alınan kararın iptali istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlar ile yasal gerektirici nedenlere göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usule ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 01.02.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde vakıf senedinde yapılan değişikliğin tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm ... Genel Müdürlüğü tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyanın incelenmesinden vakıf değişikliği senedine ilişkin olarak alındığı belirtilen 10.11.2005 günlü vakıf mütevelli heyeti kararlarının ilgili yerlerden getirtilerek dosyaya konulmasından sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere iadesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 16.6.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki genel kurul kararının iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....
Asliye Hukuk Mahkemesince ise galleye müstehak vakıf evladı olduğunun tespiti ve vakıf gelirinden alacak tahsili isteklerinde kesin yetki kuralının mevcut olmadığı ve yetki itirazında da bulunulmadığı gözetilerek mahkemenin yetkisiz olduğu gerekçesi ile yetkisizlik yönünde hüküm kurulmuştur.Dosya kapsamında T13'nden gelen 19.08.2016 tarihli yazısında dava konusu vakıfın “mazbut vakıf” olduğu belirtilmiştir. 2762 sayılı Vakıflar Kanunu gereğince T13 olarak tanımlandıktan sonra, aynı Kanun'un 6. ve 7. maddelerinde ise mazbut vakıfların T13 tarafından yönetilip temsil edileceği hükme bağlanmıştır. Bu durumda T13'nün yerleşim yeri de Ankara da bulunduğundan Ankara Mahkemelerinin yetkili olması sebebi ile uyuşmazlığın Ankara 27. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir." şeklinde karar verilmiştir....
Ayrıca aynı Kanunun 19/4. maddesine göre de yetkinin kesin olmadığı davalarda, davalı süresi içinde ve usulüne uygun olarak yetki itirazında bulunmazsa, davanın açıldığı mahkeme yetkili hale gelir. Hakim doğrudan (re'sen) yetkisizlik kararı veremez. 4721 sayılı Türk Medenî Kanunu'nun 51. maddesinde; tüzel kişinin yerleşim yerinin, kuruluş belgesinde başka bir hüküm bulunmadıkça işlerinin yönetildiği yer olduğu hükme bağlanmıştır. İntifa haklarının (tevliyet, sükna ve galle) tespit ve tahsili için; mülhak vakıflar aleyhine açılacak davalarda yetkili mahkeme, vakfın yerleşim yeri (kurulduğu yer); mahkemeleri kesin yetkilidir. Dava konusu vakıf, mülga 743 Sayılı Türk Kanunu Medenisi’nin yürürlük tarihinden önce kurulmuş ve yönetimi vakfedenin soyundan gelenlere şart edilmiş vakıf yani “mülhak vakıf"tır. Dosyada bulunan ve ...'nden gelen belgelerde dava konusu mülhak vakfın ...'da (... Adliyesi yargı çevresinde) kurulu olduğunun bildirildiği anlaşılmaktadır....
Vakfı adına tescil edildiğini, ancak taşınmazın vakıf yoluyla meydana gelen kültür varlığı olmadığını, kanuni şartların oluşmadığını ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile Hazine adına tescilini istemiştir. II. CEVAP Davalı vekili; taşınmazın aslının vakıf olduğunu ve vakıf yoluyla meydana getirildiğini belirterek davanın reddini savunmuştur. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tüm dosya kapsamıyla 5737 sayılı Vakıflar Kanununun 30 uncu ve Vakıflar Yönetmeliğinin 178 inci maddesi gereğince taşınmazın vakfı adına tescili işleminde hukuka aykırı bir yön bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı Hazine vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. B....
gibi, hem yetki devrine ilişkin işlemin hem de bu yöntemle yapılan yetki devrine dayanılarak tesis edilen işlemlerin hukuka aykırı hale geleceği, yetkisiz kişi, kurul ya da organın yaptığı işlemin, sonradan yetkili makam tarafından kabul edilmesi veya icazet verilmesi yoluyla o işlemin hukuka uygun hale dönüştürülemeyeceği, istikrarlı şekilde vurgulanmaktadır. 2547 sayılı Kanunun ek 5. maddesi gereği, vakıf yükseköğretim kurumunda görevlendirilecek yöneticiler ve öğretim elemanları ile diğer personelin sözleşmelerinin yapılması, atamaları ve görevden alınmalarının onaylanması mütevelli heyetince yapılacak olup; mütevelli heyet, vakıf yüksek öğretim kurumu yöneticilerine uygun gördüğü ölçüde yetkilerini devredebilecektir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, vakıf senedinde yapılan değişikliğin tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ve birleşen dosya davacısı Vakıflar Genel Müdürlüğü vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; Vakıf senedinde yapılan değişikliğin tescili için, önce vakıf senedine göre yetkili kuruldan karar alınması, sonra da 4721 sayılı Türk Medenî Kanununun 102. maddesi uyarınca, değişiklik konusunda noterde resmi düzenleme yapılması gerekir. Somut olayda davacı; 18.06.2004 havale tarihli dilekçesi ile, yetkili kurulundan usulüne uygun olarak karar alıp Çanakkale 1....
Yasanın 3.maddesinde yapılan tanıma göre de, Mukataalı vakıf: zemini vakfa üzerindeki yapı ve ağaçlar tasarruf edene ait olan ve kirası yıllık olarak alınan vakıf taşınmazlarını, icareteynli vakıf ise; değerine yakın peşin ücret ve ayrıca yıllık kira alınmak suretiyle süresiz olarak kiralanan vakıf taşınmazlarını ifade eder. Hal böyle olunca somut uyuşmazlığının çözümü için, kayda işlenen “Sultan ... Vakfı”nın mukataalı veya icareteynli vakıf olup olmadığının veya miri arazilerde mukataalı hayrata tahsis edilmeyen ile aşar ve rüsumu vakfedilen taşınmazlardan bulunup bulunmadığının yöntemince araştırılması gerekir....
Hukuk Genel Kurulu'nda yapılan görüşmeler sırasında davada dayanılan Biga Asliye Hukuk Hakimliğinin 1960/124-121 Esas, Karar sayılı veraset belgesinin iptali için Ankara 5.Sulh Hukuk Mahkemesinde açılan ve devam eden 2005/975 Esas sayılı davanın sonucunun beklenip beklenmeyeceği önsorun olarak görüşülmüş, yapılan tartışmalar sonunda anılan dosyanın beklenmesine gerek olmadığına karar verilmiş, işin esasının görüşülmesine geçilmiştir. Dava konusu vakıf, Osmanlı dönemine ait bir vakıftır.Bu nedenle davayı Osmanlı Vakıf Hukuku düzenlemelerine göre incelemek gerekir. Osmanlı tatbikatında vakıf; bir malı mülkiyetten çıkarıp menfaatlerini belli şartlarla, ebedi olarak bir hayır cihetine tahsis etmek demektir. Vakıf, kamu veya özel nitelikte kurulsa dahi hukuki bir tasarruf olduğunda şüphe yoktur. Ancak, hukuki tasarruflar, tek taraflı ve iki taraflı irade beyanı çeşitlerine ayrılmaktadır. O halde vakıf, hangi tür irade beyanına göre kurulmaktadır....