Yargıtay'ın yerleşik içtihatlarına göre, taşınmazdaki vakıf şerhine dayanılarak taviz bedeli istenebilmesi; ilgili vakfın sahih vakıflardan olması koşuluna bağlıdır. Gayri sahih vakıflar yönünden taviz bedeli isteminin hukuksal bir dayanağı bulunmamaktadır. Somut uyuşmazlığın çözümü için “İvaz Vakfı” mukataalı veya icareteynli vakıf olup olmadığının veya miri arazilerden mukataalı hayrata tahsis edilmeyenler ile aşar ve rüsumu vakfedilen taşınmazlardan bulunup bulunmadığının yöntemince araştırılması gerekir. Vakfiye kapsamındaki her taşınmazın coğrafi konumu ve hukuki durumu farklı olacağından bu taşınmazların kadim köy, kasaba ya da şehir içindeki mülk topraklar içinde olup olmadığı keşfen ve uzman bilirkişiler marifetiyle saptanmalıdır....
Bütün bunlardan anlaşılacağı üzere vakıf türünün belirlenmesi ve belirlenen vakıf türüne göre çekişmeli taşınmazda vakfın bir hakkının kalıp kalmadığının, taviz bedeli ödenip ödenmeyeceğinin vakıf şerhinin doğrudan kaldırılması gerekip gerekmediğinin hiçbir kuşkuya yer bırakmadan saptanması bu tür davalarda önem kazanmaktadır. Hal böyle olunca vakıflara ait tapu kaydı ilk tesisinden itibaren getirtilmeli, vakıf durumunu gösterir kayıtlar ve dayanılan diğer belgeler merciinden istenmeli, ... Genel Müdürlüğünden kayda işaret edilmiş vakfın türü hakkında bilgi alınmalı ve HUMK.nun 275. maddesi uyarınca yukarıdan beri sayılan ilkeleri kapsar biçimde vakıf konusunda uzman bilirkişiden görüş alınarak belirlenmesi ve belirlenen vakıf türüne göre çekişmeli taşınmazda vakfın bir hakkının kalıp kalmadığının, taviz bedelinin ödenip ödenmeyeceğinin, vakıf şerhinin doğrudan kaldırılması gerekip gerekmediğinin hiçbir kuşkuya yer bırakmadan saptanması gerekir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Dava dilekçesinde 4.800 lira taviz bedelinin faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan geri tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davada, haksız ve hukuka aykırı olarak tahsil edilen taviz bedelinin istirdadı istenilmiş; mahkemece kadostro tutanağının 1966'da kesinleştiği, vakıf şerhinin ise idare mahkemesinin kararı uyarınca 2004'te konulduğu, 3402 sayılı yasada öngörülen 10 yıllık hak düşürücü süreden sonra ... taraflı irade ile konulan şerhe dayalı olarak taviz istenemeyeceği bu nedenle tahsil edilen taviz bedelinin iadesi gerektiği gerekçesiyle istemin kabulüne karar verilmiştir. Oysa; 20.2.2008 gün ve 5737 sayılı ......
Davada, haksız ve hukuka aykırı olarak tahsil edilen taviz bedelinin istirdadı istenilmiş; mahkemece kadastro tutanağının 1966'da kesinleştiği, vakıf şerhinin ise idare mahkemesinin kararı uyarınca 2004'te konulduğu, 3402 sayılı yasada öngörülen 10 yıllık hak düşürücü süreden sonra tek taraflı irade ile konulan şerhe dayalı olarak taviz istenemeyeceği bu nedenle tahsil edilen taviz bedelinin iadesi gerektiği gerekçesiyle istemin kabulüne karar verilmiştir. Oysa; 20.2.2008 gün ve 5737 sayılı Vakıflar Kanunu'nun 18.maddesi taviz bedeli konusunda yürürlükten kaldırdığı 2762 sayılı Vakıflar Kanunu'ndakinden farklı ve yeni bir düzenleme getirmiş, hem de vakıf şerhleri ile ilgili olarak diğer kanunlarda yer alan zamanaşımı ve hak düşürücü sürelere ilişkin hükümlerin uygulanmayacağını öngörmüştür. Aynı zamanda 5. madde de; bu düzenlemenin, devam etmekte olan davalara da uygulanacağı kabul edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 23.01.2008 gününde verilen dilekçe ile tapuda vakıf şerhinin terkini istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 28.02.2008 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... İdaresi vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 3099 sayılı parselde 03.02.2006 tarihinde tapu kaydı üzerine konulan “... ... Vakfı” şerhinin terkini istemi ile açılmıştır. Davalı, davanın reddini savunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 20.09.2007 gününde verilen dilekçe ile tapuda vakıf şerhinin terkini istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 19.02.2008 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... İdaresi vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 4109 sayılı parselde 03.02.2006 tarihinde tapu kaydı üzerine konulan “... ... Vakfı” şerhinin terkini istemi ile açılmıştır. Davalı, davanın reddini savunmuştur....
Görüldüğü üzere madde metninde "tasarruf edenlerin veya maliklerin" şeklinde ayrı ayrı belirtildiği, maddede geçen malik ile taviz bedeli ödenmek suretiyle malik olunan ve bu nedenle vakıf şerhi terkin edilen taşınmazların kastedildiği, taviz bedeli ödenmeyen taşınmazlar yönünden ise "tasarruf edilen taşınmazların kastedildiği, dolayısıyla malik ya da mutasarrıf olunan taşınmazlar yönünden ayrım gözetilmediği, bu yasal düzenleme ile taviz bedelinin ödenmiş olması sebebiyle vakıf şerhinin terkin edilmiş olmasının vakfın mülkiyetini etkilemeyeceği açıkça düzenlemiştir. Öyle ise, 2762 sayılı Yasanın 2888 sayılı Yasa ile değişik 29/2 maddesi ve 5737 sayılı Yasanın 17. maddesi hükmü karşısında 22.09.1983 tarihinden sonra aslı vakıf olan taşınmazların taviz bedeli ödensin ya da ödenmesin Hazine adına tesciline yasal imkan kalmamıştır. ( Yargıtay 1....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki istirdat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacılar,.... parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında ....rhi bulunması nedeniyle satış sırasında şerhin kaldırılması için 02/05/2011 tarihinde 29.026,00 TL'nin davalıya taviz bedeli ödenmek zorunda kalındığını, söz konusu vakıf şerhinin hiç bir yasal dayanağı olmadığını, dolayısıyla ödenen taviz bedelinin iadesinin gerektiğini, Vakıflar Kanunun 18 maddesi uyarınca da taviz bedelinin alınamayacağını, söz konusu vakfın icareteyn ve mukataalı vakıflardan olmadığından haksız olarak ödenen taviz bedelinin iadesi gerektiğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, haksız olarak alınan...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 04.12.2007 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydındaki vakıf şerhinin terkini talebi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 27.11.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 1329 parsel iken ifrazen oluşan 1761 ve 1762 sayılı parsellerden 1761 sayılı parseldeki davacı ...'ın payı üzerine konulan “... Vakfı” şerhinin terkini istemi ile açılmıştır. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne, 1329 sayılı parseldeki gayrimenkulün taviz bedeline tabi olmadığının tespiti ile vakıf şerhinin bedelsiz olarak terkinine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 14.09.2006 gününde verilen dilekçe ile tapuda vakıf şerhinin terkini istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 26.04.2007 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... idaresi vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 2780 ada 1 parsel 66 m2 arsa cinsli taşınmaz kaydındaki “Mihrişah Valide Sultan” vakfı şerhinin terkini istemi ile açılmıştır. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, kayıtlardaki vakıf şerhi on yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra konulduğundan dava kabul edilmiştir....