Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Uygulama kadastrosuna itiraz davaları, özü itibariyle uygulama faaliyetinin yukarıda açıklanan ilke ve yöntemlere göre yapılıp yapılmadığının denetlenmesini zorunlu kılan davalardır.Yöntemine uygun yapılmayan uygulama kadastrosu, mülkiyete ilişkin kazanılmış hakların ihlali sonucunu doğurur. Bu nedenle, uygulama kadastrosundan kaynaklanan ihtilafın çözümü için nasıl bir araştırma yapılması gerektiği hususu önem taşımaktadır. Yukarıda yer alan açıklamalardan da anlaşılacağı üzere, uygulama kadastrosu, önemli oranda bir mühendislik faaliyetidir....

Dava, Kadastro Kanunu'nun 22. maddesi uyarınca açılan uygulama kadastrosuna itiraz niteliğinde olup; davacı tarafından da uygulama kadastrosu sırasında kendisine ait taşınmazın sınırının yanlış belirlendiği iddiasıyla dava açıldığına göre, uyuşmazlığın bu çerçevede çözülmesi gerekir....

    Maddesinin (a) fıkrası hükmü uyarınca uygulama (yenileme) kadastrosu yapılması kararı alındığını, Ankara ili, Çankaya ilçesi, Karataş Mahallesi 514 parsel sayılı 35240,00 m2'lik taşınmazın 129 ada 18 parsel sayılı 33.249,73 m2'lik yüzölçümlü olarak tespit edildiğini, bu şekilde uygulama kadastrosu sonucunda müvekkillerine ait taşınmazın yüzölçümünün eksildiğini, müvekkili tarafından 03.12.2019 tarihinde ilgili kuruma itiraz edildiğini ancak ilgili kurumca itirazlarının reddi ile yenileme kadastrosuna ilişkin tespitlerin kesinleşerek tapuya tescil edildiğini, kadastro müdürlüğünce uygulama kadastro çalışmaları sırasında tersimat hatası, hesap hatası, ölçü hatası ve sınırlandırma hatası yapılmış olup, uygulama kadastrosu sonucu tespit edilen yeni sınırların anılan yönetmelik hükümlerine uygun olarak belirlenmediğini belirterek, uygulama kadastrosu sonucu Ankara ili, Çankaya ilçesi, Karataş Mahallesi, 129 ada 18 parsel, 33.249,73 m2 olarak tapuya tesciline karar verilen taşınmazın tesis kadastrosunda...

    ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 25.11.2021 NUMARASI : 2020/699 ESAS - 2021/850 KARAR DAVA KONUSU : Uygulama Kadastrosuna İtiraz KARAR : Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda verilen nihai karara karşı davacı T1 tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK'nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi....

    İşte, uygulama kadastrosuna itiraz davaları, uygulama kadastrosu faaliyetinin yöntemine uygun yapılıp yapılmadığının denetlenmesine yönelik davalardır. Bu nedenle mahkemelerce, uygulama faaliyetine eşdeğer ve amaca uygun bir araştırma yapılması zorunludur. Mahkemece, amacına ve yöntemine uygun bir araştırma yapılabilmesi için öncelikle, denetime veri teşkil etmek üzere, tesis kadastrosunun yapıldığı tarihe en yakın tarihli hava fotoğrafları, temin edilebilen en eski ve güncel ortofoto ve uydu fotoğrafları, tesis kadastrosuna ait pafta haritası, varsa bu haritada değişiklik yapan ifraz haritaları, mahkeme ilamları ve eki olan haritalar, varsa uygulama kadastrosu sırasında yararlanıldığı anlaşılan diğer haritalar, çekişmeli taşınmaza ilişkin tesis kadastrosu ve uygulama kadastrolarına ait ölçü çizelgesi, hesap cetveli ve ölçü krokileri gibi bilgi ve belgelerin toplanması gerekmektedir....

      Yapılan istinaf incelemesi sonucunda ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Uygulama kadastrosuna itiraz davaları, zeminde bulunan ve tesis kadastrosu tarihinde mevcut olan sabit nokta ve sınırlardan yararlanılarak yapılan teknik çalışmalarla, taşınmaz sınırlarının tek tek değerlendirmeye tabi tutulup, tesis kadastrosu sırasındaki gerçek fiili duruma ulaşılmaya çalışılarak, uygulama tutanağı ve uygulama kadastrosu haritaları üretilmesi faaliyetinin yöntemine uygun yapılıp yapılmadığının denetlenmesine yönelik davalardır. Uygulama kadastrosunun amacı, tesis kadastrosuna ilişkin mülkiyet ihtilaflarını çözmek olmadığı gibi aynı nitelikteki uyuşmazlıklar da uygulama kadastrosuna ilişkin davalarda tartışma konusu yapılamaz....

      Uygulama kadastrosunun amacı, tapulama, kadastro veya değişiklik işlemlerine ilişkin; sınırlandırma, ölçü, çizim ve hesaplamalardan kaynaklanan hataları gidermek üzere uygulama niteliğini kaybeden, teknik nedenlerle yetersiz kalan, eksikliği görülen veya zemindeki sınırları gerçeğe uygun göstermediği tespit edilen kadastro haritalarının tekrar düzenlenmesi ve tapu sicilinde gerekli düzenlemelerin sağlanmasıdır. Uygulama kadastrosuna ilişkin davalarda, uygulama kadastrosunun, yöntemine uygun olarak yapılıp yapılmadığının denetlenmesine ilişkin itirazlar gündeme getirilebilir. Bu nedenlerle, uygulama kadastrosu sırasında mülkiyete ilişkin uyuşmazlıklar gündeme getirilemez ve buna ilişkin itirazlar değerlendirmeye alınamaz....

        Davacı ..., uygulama kadastrosu sırasında zilyetliğinde bulunduğunu iddia ettiği eski 1412 parsel sayılı taşınmazın sınırının yanlış belirlendiği ve yanlışlığın davalıya ait eski 1313 parsel sayılı taşınmazdan kaynaklandığı iddiasına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine, çekişmeli eski 1412 parsel, yeni 6.529,92 metrekare büyüklüğünde 28254 ada 163 parsel sayılı taşınmazın tapu kütüğüne aynen aktarılmasına, dava konusu taşınmazın sınır ve yüzölçümlerinin düzeltilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, uygulama kadastrosuna itiraz niteliğindedir. Davacı ... zilyetliğinde bulunan eski 1412 parsel (yeni 28254 ada 163 parsel) sayılı taşınmazın sınırının yanlış belirlendiği iddiasıyla orman vasfıyla tescil edilen eski 1313 (yeni 28254 ada 169) parsel sayılı taşınmaza yönelik dava açmıştır....

          Uygulama kadastrosuna itiraz davaları, özü itibariyle uygulama faaliyetinin yukarıda açıklanan ilke ve yöntemlere göre yapılıp yapılmadığının denetlenmesini zorunlu kılan davalardır.Yöntemine uygun yapılmayan uygulama kadastrosu, mülkiyete ilişkin kazanılmış hakların ihlali sonucunu doğurur. Bu nedenle, uygulama kadastrosundan kaynaklanan ihtilafın çözümü için nasıl bir araştırma yapılması gerektiği hususu önem taşımaktadır. Yukarıda yer alan açıklamalardan da anlaşılacağı üzere, uygulama kadastrosu, önemli oranda bir mühendislik faaliyetidir....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : KADASTRO TESPİTİNE İTİRAZ KANUN YOLU : TEMYİZ Dava; uygulama (22/a) kadastrosuna itiraza ilişkin olmayıp, dava konusu taşınmazın orman vasfı ile Hazine adına tesciline ve davacı ... İdaresi vekilinin temyizi de davanın mülkiyete yönelik olduğuna ilişkin olduğundan Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 23.01.2020 tarih ve 1 sayılı kararı ile kabul edilen Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca temyiz inceleme görevi Yargıtay 20. Hukuk Dairesi'ne ait bulunmaktadır. Bu nedenle dosyanın, anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 29.06.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            UYAP Entegrasyonu