Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Tespite itiraza ilişkin İLK DERECE MAHKEMESİ : ... Kadastro Mahkemesi Taraflar arasında ... Kadastro Mahkemesinde görülen dava sonucunda verilen hükme karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, Bölge Adliye Mahkemesi kararının davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince 17.01.2022 tarihli ek kararla temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiş olup, 17.01.2022 tarihli ek kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmiştir. Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ... vekili, ... İli Merkez ......
Davacı ... uygulama kadastrosu sırasında adına kayıtlı bulunan 116 ada 123 parsel sayılı taşınmazın yüzölçümünün eksildiği ve eksikliğin davalılara ait 116 ada 13 ve 14 parsel sayılı taşınmazlardan kaynaklandığı iddiasına dayanarak dava açmıştır....
Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22/a maddesi gereğince yapılan uygulama kadastrosuna itiraz niteliğindedir. İlgililer tarafından, uygulama kadastrosu sonucu yapılan işlemlere karşı 30 günlük askı ilan süresi içerisinde Kadastro Mahkemesinde açılacak davada, uygulama kadastrosunun yararına olan kişi ya da kişiler hasım gösterilmek suretiyle tespite itiraz edilebilecektir. Bu tür ihtilaflarda "lehine sınır değişikliği yapılan kişi"den maksat, davacı tarafın taşınmazındaki eksilmenin aksine, taşınmazının yüzölçümü artan ya da lehine ortak sınır değiştirilen taşınmaz malikleridir. Ancak, uygulama kadastrosunun sonucunda lehine sınır değişikliği yapılan bir kişi ya da kişilerin bulunmaması halinde ise, Kadastro Müdürlüğü hasım gösterilmek suretiyle tespite itiraz edilebilecektir. Mahkemece tesis paftası ile uygulama paftası çakıştırılmak suretiyle eksikliğin nereden kaynaklandığı teknik bilirkişilerce belirlenmeksizin, husumet esas alınmak suretiyle karar verilmiştir....
Dava, uygulama kadastrosuna itiraza ilişkin olup, uygulama kadastrosunun amacı, tapulama, kadastro veya değişiklik işlemlerine ilişkin; sınırlandırma, ölçü, çizim (tersimat) ve hesaplamalardan kaynaklanan hataları gidermektir. Uygulama kadastrosuna itiraz davaları, kadastro faaliyetinin yöntemine uygun yapılıp yapılmadığının denetlenmesine yöneliktir....
İşte, uygulama kadastrosuna itiraz davaları, uygulama kadastrosu faaliyetinin yöntemine uygun yapılıp yapılmadığının denetlenmesine yönelik davalardır. Bu nedenle mahkemelerce, uygulama faaliyetine eşdeğer ve amaca uygun bir araştırma yapılması zorunludur. Mahkemece, amacına ve yöntemine uygun bir araştırma yapılabilmesi için öncelikle, denetime veri teşkil etmek üzere, tesis kadastrosunun yapıldığı tarihe en yakın tarihli hava fotoğrafları, temin edilebilen en eski ve güncel ortofoto ve uydu fotoğrafları, tesis kadastrosuna ait pafta haritası, varsa bu haritada değişiklik yapan ifraz haritaları, mahkeme ilamları ve eki olan haritalar, varsa uygulama kadastrosu sırasında yararlanıldığı anlaşılan diğer haritalar, çekişmeli taşınmaza ilişkin tesis kadastrosu ve uygulama kadastrolarına ait ölçü çizelgesi, hesap cetveli ve ölçü krokileri gibi bilgi ve belgelerin toplanması gerekmektedir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Tespite itiraza ilişkin Taraflar arasında Adıyaman Kadastro Mahkemesi' nde görülen dava sonucunda verilen hükme karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun HMK' nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiş olup, bu kez davacı vekili tarafından Bölge Adliye Mahkemesi kararı temyiz edilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Kadastro sonucunda, Adıyaman İli Merkez Kavak Köyü Karadağ mevkii 108 ada 10 parsel sayılı 10.973,12 metrekare ve 108 ada 12 parsel sayılı 5.033,54 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar, orman vasfıyla Hazine adına 24.06.1996 tarihinde tescil edilmişlerdir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Uygulama Kadastrosu İLK DERECE MAHKEMESİ : ... Kadastro Mahkemesi Taraflar arasında ... Kadastro Mahkemesinde görülen dava sonucunda verilen hükme karşı davacılar vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş olup, bu kez davacılar vekili tarafından Bölge Adliye Mahkemesi kararı temyiz edilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Uygulama kadastrosu sırasında, ... İli ... İlçesi ......
Hal böyle olunca; eldeki dava sebebiyle, dava konusu 113 ada 513 parsel sayılı taşınmazın uygulama kadastrosu tespitinin kesinleşmediği, mülkiyet uyuşmazlıklarının uygulama kadastrosuna itiraza ilişkin davalarda tartışma konusu yapılamayacağı da göz önünde bulundurularak, Mahkemece, tescil davası elde tutulup, uygulama kadastrosuna itiraza ilişkin davanın, eldeki davadan tefriki ile görevsizlik kararı verilerek kadastro mahkemesine gönderilmesi, uygulama kadastrosuna itiraza ilişkin davanın sonucunun beklenilmesi ve oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 01.03.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARIN ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılamada ise, dava konusu taşınmazların sınırlarının doğru olarak uygulamada belirlendiği, 3402/22- a uygulamasının da bu sınırlara göre yapılması sonucu yönetmeliklerine uygun olarak uygulama kadastro çalışmasının yapıldığı, HGK'nun 22/03/2017 tarih ve 2017/16- 470 esas, 2017/544 karar sayılı içtihadı ve içeriği dikkate alındığında; alının rapor sonucu davacıya ait taşınmazın fiili sınırları, tesis kadastrosu sınırları ve uygulama kadastrosu sınırlarının incelendiği, ilk tesis ve uygulama kadastrolarındaki yüzölçümlerinde farklılığın aslında bulunmadığı, uygulama öncesi ve sonrası alanlarında meydan gelen farklılıkların ise ilk tesis kadastrosu esnasında kullanılan ölçü tekniği ile teknolojisinin ve alan hesaplama yöntemin teknik yönden yetersiz oluşundan kaynaklandığı bu durumda davacı aleyhine sınırında değişiklik olan komşu parsel maliki bulunmadığı ve davaya dahil edilecek parsel maliki olmadığı anlaşıldığından davacının...
İşte, uygulama kadastrosuna itiraz davaları, uygulama kadastrosu faaliyetinin yöntemine uygun yapılıp yapılmadığının denetlenmesine yönelik davalardır. Bu nedenle mahkemelerce, uygulama faaliyetine eşdeğer ve amaca uygun bir araştırma yapılması zorunludur. Mahkemece, amacına ve yöntemine uygun bir araştırma yapılabilmesi için öncelikle, denetime veri teşkil etmek üzere, tesis kadastrosunun yapıldığı tarihe en yakın tarihli hava fotoğrafları, temin edilebilen en eski ve güncel ortofoto ve uydu fotoğrafları, tesis kadastrosuna ait pafta haritası, varsa bu haritada değişiklik yapan ifraz haritaları, mahkeme ilamları ve eki olan haritalar, varsa uygulama kadastrosu sırasında yararlanıldığı anlaşılan diğer haritalar, çekişmeli taşınmaza ilişkin tesis kadastrosu ve uygulama kadastrolarına ait ölçü çizelgesi, hesap cetveli ve ölçü krokileri gibi bilgi ve belgelerin toplanması gerekmektedir....