Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Müdürlüğünün 2019/8491 esas sayılı dosyası ile icra takibine geçildiğini, öncelikle borçlunun kira sözleşmesinde belirtilen adresine ödeme emri gönderildiğini, gönderilen ödeme emrinin bila tebliğ iade edilmesi üzerine borçlunun mernis adresine ödeme emri gönderildiğini, bu adreste de ödeme emrinin tebliğ edilememesi sebebiyle yine borçlunun mernis adresine Tebligat Kanununun 21/2 maddesine göre ödeme emri gönderildiğini ve tebliğ edildiğini, borçlu tarafından tebligatın usulsüz yapıldığının belirtildiğini ancak, tebligatın usulsüzlüğü iddiasının ancak tebliğ edilmiş tebligatlar yönünden ileri sürülebileceğini, ödeme emrinin Tebligat Kanununun 21/2. maddesine göre usulüne uygun tebliğ edilmesinden ve yasal süre dolduktan sonra taşınmazın tahliyesi için açılan Adana 4....

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince; "İcra dosyası incelendiğinde; Alacaklı T3 tarafından borçlu T1 aleyhine 1 adet çeke dayanak toplam 25.891,55 TL alacağın tahsili için örnek 7 ödeme emri düzenlendiği, ödeme emrinin davacı borçluya 10/05/2018 tarihinde tebliğ edildiği, iş bu tebliğ işleminin şikayete konu edildiği, İstanbul 11.İcra Hukuk mahkemesinin 10/10/2018 tarihli 2018/397 Esas 2018/862 Karar sayılı ilamı ile şikayetin kabulü ile öğrenme tarihi olan 30/05/2018 tarihinin ödeme emri tebliğ tarihi olarak düzeltilmesine karar verildiği, borçlunun 04/06/2018 tarihinde takibe itiraz ettiği ve takibin durduğu görülmüştür....

, bu tarihe göre süresinde tüm borca ve ferilerine itiraz ettiklerini belirterek ödeme emri tebliğ tarihinin 10/05/2022 olarak tespitine ve gecikmiş itirazlarının kabulüne karar verilmesini istemiştir....

Tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiasının yasal dayanağı İİK'nun 16. maddesi olup, bu yöndeki şikayetin, aynı maddenin 1. fıkrası uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren yedi gün içerisinde ...... mahkemesine yapılması zorunludur. Somut olayda, borçlunun ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz yapıldığını ileri sürerek 23.03.2016 tarihinde şikayet yoluyla ...... mahkemesine başvurduğu ve usulsüz tebligattan 18.03.2016 tarihinde haberdar olduğunu beyan ettiği anlaşılmaktadır. Öte yandan, borçlunun ödeme emri tebligatından daha önce haberdar olduğu alacaklı tarafça iddia ve ispat edilmediği gibi ...... dosyasında da bu yönde bir belge ve bilgi bulunmamaktadır....

    emri gönderildiğini, şikayet üzerine ödeme emrinin iptaline karar verildiğini, bunun üzerine örnek 11 ödeme emri tebliğ edildiğini, İİK'nın 43 maddesi kapsamında bir kez takip hakkının değiştirilebileceğini, davalının ikinci kez takip hakkının değiştirmesinin mümkün olmadığını, ayrıca örnek 11 ödeme emrinin borçlu asil yerine vekile tebliğ edilmesinin de usul ve yasaya aykırı olduğunu, bunun yanında borçlunun iflasa tabi şahıslardan olmadığı gibi mal varlığınnı alacağı karşılamaya yeter miktarda olması sebebiyle iflas takibi yapılması şartlarının da bulunmadığını beyan etmiş, şikayet ve itirazlarının kabulü ile takibin durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir....

    Öte yandan mirasın reddi nedeniyle borçtan sorumlu olunmadığına ilişkin iddianın, borca itiraz olduğu ve ödeme emrinin tebliği üzerine takibin şekline göre yasal süre içinde ilgili merciye yapılması gerektiği kabul edilmiş olup, bu ilke, murisin takipten önce ölmesi ve mirası ret süresi geçtikten sonra murisin borçları için mirasçıları aleyhinde takip yapmaları durumunda geçerli olup, mirasçılar ödeme emri tebliği üzerine mirası red nedeniyle borçlu olmadıkları itirazını takibin şekline göre icra müdürlüğüne veya icra mahkemesine süresi içinde yapmak zorundadırlar. Somut olayda, davacının murisi Mehmet Ali Yaman'ın 22/10/2013 tarihinde vefat ettiği, davaya konu takibin, 3 aylık mirası ret süresi geçtikten sonra, 17/02/2017 tarihinde başlatıldığı, ödeme emrinin, davacı borçlulara 28/02/2017 tarihinde tebliğ edildiği, davacıların Aydın 2....

    Müdürlüğünün 2015/7892 Esas sayılı takip dosyasında hazırlanan ....09.2015 tarihli sıra cetvelinde şikayet olunanın takibinin usulsüz ödeme emri tebliği ile kesinleştirilmiş olması sebebiyle cetvelde .... sırada yer alan şikayet olunan haczinin geçersiz olduğunu ileri sürerek sıra cetvelinin iptalini, şikayet olunan takibindeki ödeme emrine ilişkin tebligatın iptalini ve hacizlerinin kaldırılmasını talep ve şikayet etmiştir. Şikayet olunan vekili, şikayetin reddini istemiştir....

      İcra Müdürlüğü'nün 2020/11100 esas sayılı takip dosyasının UYAP üzerinden yapılan incelemesi ve tüm dosya kapsamına göre; davalı vekili tarafından davacı aleyhine ilamsız icra takibine gidildiği, davacının ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği, 25/09/2020 tarihinde takipten haberdar olduklarından bahisle ödeme emri tebliğ tarihinin 25/09/2020 tarihi olarak düzeltilmesine, ayrıca borca itirazın kabulüne karar verilmesini istediği, icra mahkemesince ödeme emri tebliğine yönelik şikayetin kabulüne karar verildiği, sair taleplerin icra müdürlüğünce değerlendirilmesi yönünde hüküm kurduğu, icra dosyasının incelenmesinde Büyükçekmece 1....

      Ancak genel haciz yoluyla ilamsız icra takibinde İİK'nun 62. maddesi gereğince borçlunun her türlü itirazını ödeme emri tebliği tarihinden itibaren 7 gün içinde dilekçeyle veya sözlü olarak icra müdürlüğüne bildirilmesi gerekli olup bu hususta icra mahkemesi nezdinde yapılacak başvuru bir hüküm ifade etmez. Bu husus gözetilerek mahkemece sadece usulsüz tebligat şikayeti doğrultusunda ödeme emrinin tebliğ tarihinin düzeltilmesi ile yetinilmesi gerekirken icra takibinin durdurulmasına da karar verilmesi yerinde görülmemiştir. Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden davalı vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun kabulü ile mahkemece verilen kararın HMK'nun 353/(1)-b-2. maddesi uyarınca kaldırılmasına, yerine esasa ilişkin yeniden hüküm tesisine dair aşağıda belirtilen şekilde karar verilmiştir....

      İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2011/1-8, 2011/2-9 ve 2011/3-10 sayılı kararları ile borçlulara yapılan ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunun tespiti ile öğrenme tarihi olan 24.12.2010 tarihinin ödeme emri tebliğ tarihi olarak tespitine, icra müdürlüğünce takibin 01.01.2011 tarihinde kesinleştiği, bu tarihe kadar tatbik edilmiş hacizlerin kaldırılmasına, takibin kesinleştiği günden itibaren tatbik edilen hacizlerin devamına karar verildiği görülmektedir. İİK'nun 62. maddesi gereğince itiraz etmek isteyen borçlu, itirazını ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde icra dairesine bildirmeye mecburdur. Somut olayda icra mahkemesince ödeme emirlerinin tebliğ tarihi 24.12.2010 tarihi olarak tespit edilmesine rağmen borçlular vekilinin 03.01.2011 tarihli itaraz dilekçeleri yasal 7 günlük süreden sonra olup, icra müdürlüğünün 01.01.2011 tarihinde takibin kesinleştiğine yönelik işleminde yasaya aykırı bir yön yoktur....

        UYAP Entegrasyonu