Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI; mahkemece yapılan değerlendirmeler sonucunda; davanın kısmen kabulü ile İskenderun İcra Dairesinin 2019/15840 Esasa sayılı dosyasından davacı borçluya yapılan 02/05/2019 tarihli ödeme emri tebliğ işleminin muhatabın tevziat saatinden sonra adresine dönüp dönmeyeceğinin araştırılarak tevsik edilmediğinden usulsüz olduğunun tespiti ile ödeme emri tebliğ tarihinin 01/08/2019 olarak düzeltilmesine, Takibin durdurulması, hacizlerin kaldırılması ve takibin iptali isteğinin takibin şekline göre icra dairesine bildirilmesi gerektiğinden bu yöne ilişkin itirazların reddine" karar verilmiştir....

olması nedeniyle tebligatın geçerli olduğundan da söz edilemeyeceğini, usulsuz tebligat nedeniyle usulsuz tebliğ şikayetinin kabulüne, ödeme emri tebliğ tarihinin Büyükçekmece 3....

Bu bağlamda, borçtan dolayı cebren tahsile geçmeden önce anılan Kanunun 55. maddesi hükmünde öngörülen bilgilerin tümünü içeren bir ödemeye çağrı yazısının “ödeme emri” nin tebliğ edilmesi yasal zorunluluktur. Bir başka ifade ile kamu alacağı için “ödeme emri” çıkarılmadan ve icra takibi kesinleştirilmeden haciz uygulanması ve diğer cebren tahsil yollarına başvurulması kanuna aykırıdır. Somut olaya bakıldığında, ödeme emirlerinin tebliğe çıkarıldığı adres davalının ikametgah veya mernis adresi olmadığı, dava dışı anonim şirketin adresi olduğu, bu şekilde tebliğin usulsüz olduğu belirgindir. Diğer taraftan, her ne kadar davacının hacizden haberdar olduğu tarih hak düşürücü sürenin başlangıcı olarak kabul edilmiş ise de, usulüne uygun ödeme emri tebliği söz konusu olmadığından bu tarihinde hak düşürücü sürenin başlangıcı olarak dikkate alınmaması gerekmektedir....

    Şti. vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın usulsüz tebligat yapıldığı iddiasının gerçeği yansıtmadığını, dosyanın kendisi ve dosyaya ait UYAP kayıtları incelendiğinde, GİB kayıtlarında bulunan adresine ödeme emri tebliğ talep edildiğini, böyle bir adres bulunmaması nedeniyle iade olunduğunu, ayrıca Dernekler Masası'nda kayıtlı olan Reşatbey Mahallesi Ordu Caddesi 48/A Seyhan/ADANA adresine ödeme emrinin tebliği yapılmış olup bu adresten ise "tanınmıyor" nedeni ile iade olunduğunu, 25.07.2019 tarihinde talepleri üzerine Türkiye Basketbol Federasyonu'na adres ve iletişim bilgilerinin sorulduğunu, Türkiye Basketbol Federasyonu tarafından 22.08.2019 tarihinde borçlunun adresi olarak Reşatbey Mah. Vali Yolu Caddesi Menderes Spor Salonu Sitesi 24/2/21 Seyhan/ADANA adresinin İcra Müdürlüğü'ne bildirildiğini, bildirilen bu adrese ödeme emri tebliğ edilmiş olup bu adresten de iade olduğunu, bunun üzerine 14.10.2019 tarihinde Reşatbey Mah....

    İcra müdürlüğünün 2019/12004 esas sayılı dosyasında müvekkili aleyhine takip başlatıldığını, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini, bu takipten 04/05/2019 tarihinde haberdar olduklarını söyleyerek şikayetin kabulüne ödeme emri tebliğ tarihinin 04/05/2019 olarak düzeltilmesine karar verilmesini istemiştir....

    GEREKÇE: Dava, İİK.nın 16.maddesi uyarınca İcra Memur Muamelesine yönelik şikayet nevinden olup; şikayetçi, ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğunu, takibe konu borçtan reddi miras nedeniyle sorumlu olmadığı iddiası ile takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Somut olayda, davacının murisinin 31.08.2014 tarihinde vefat ettiği, şikayetçinin İstanbul 1.Sulh Hukuk Mahkemesinin 2014/912 esas-2015/63 karar sayılı, 04.02.2015 tarihli ilamı ile mirası reddettiği, içlerinde davacının da bulunduğu mirasçılar aleyhine 20.08.2020 tarihli rücuen tazminat talebi ile ilamsız takip başlatıldığı, davacıya ödeme emrinin TK'nın 21/2.maddesi uyarınca 20.03.2021 tarihinde tebliğ edildiği, davacı tarafından icra dosyasına sunulan 06.09.2021 havale tarihli dilekçe ile borca itiraz edildiği anlaşılmıştır....

    davetiyesi tebliğ edildiğini, dosyada 103 davetiyesinin tebliğine yönelik bir şikayet olmadığını, Ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiasının yasal dayanağı İİK'nun 16. maddesi olup, bu yöndeki şikayet aynı maddenin 1. fıkrası uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren 7 günlük sürede yapılması gerektiğini, Borçlu vekilinin şikayet dilekçesinde sadece “ödeme emri” tebliğ işlemini şikayet konusu yaptığı ve 103 davetiyesi tebliğ işleminin usulsüzlüğüne yönelik bir iddiada bulunmadığına göre, en geç anılan davetiyenin tebliğ edildiği 21.03.2022 tarihinde takibi öğrendiğinin kabulünün gerektiğini, buna göre borçlunun 16.05.2022 tarihinde icra mahkemesine yaptığı şikayet İİK'nun 16/1'de öngörülen 7 günlük yasal süreden sonra olduğundan şikayetin süre aşımı nedeniyle reddini talep etmiştir....

    O halde mahkemece, usulsüz tebligat şikayeti kabul edilerek, ödeme emri tebliğ tarihinin borçlunun beyanında belirttiği .../.../2015 tarihi olarak düzeltilmesine karar verilmesi gerekirken hatalı gerekçe ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren ... gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, .../.../2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Muhtarı.... .....’a teslim edilmiş, ... no’lu haber kağıdı kapısına yapıştırılmış ve en yakın komşusu/yöneticisine haber verilmiştir” denilerek tebliğ işleminin tamamlanmış olduğu, tebliği çıkaran mercii tarafından bu adresin muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olduğu için tebligatın TK'nun .../.... maddesine göre tebliğ edilmesi gerektiğine ilişkin bir şerhin verilmediği anlaşılmıştır. Tebligat mazbatasını çıkaran merci tarafından Tebligat Yönetmeliği'nin .../.... maddesi kapsamında bir şerh verilmediği için tebligatın TK'nun .../... ve Tebligat Yönetmeliği'nin 30. maddesine göre yapılması gerekirken, dağıtıcının tebliğ işlemini kendiliğinden TK'nun .../.... maddesine göre yapması kanuna aykırıdır. O halde mahkemece, usulsüz tebligat şikayeti kabul edilerek, ödeme emri tebliğ tarihinin borçlunun beyanında belirttiği .../.../2015 tarihi olarak düzeltilmesine karar verilmesi gerekirken, hatalı gerekçe ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

        No:2/1 Çeltikçi/ Burdur olduğunu, borçlu şirketin bono üzerindeki adresine ödeme emri tebliğe çıkarılmadan TK 35. maddesine göre ödeme emri gönderilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, ödeme emrinin usulsüz olması sebebiyle ödeme emrinin iptali gerektiğini, takip konusu bono üzerindeki imzanın davacı şirket yetkilisine ait olmadığını, bono üzerindeki imzaya itiraz ettiklerini, ödeme emrinde faiz kısmında faizin hangi orandan ne şekilde belirlendiğinin yazmadığını, belirsiz bir alacak kaleminin ödeme emrine konulmuş olması nedeni ile takip iptali gerektiğini, bütün bu nedenlerle yetki itirazlarının kabulünü, takibin iptalini, ödeme emrinin iptalini talep etmiştir....

        UYAP Entegrasyonu