Davacı kredi borçlusu şirketin ipotek resmi senedinde yazılı olmayan adresine gönderilen hesap kat ihtarı "tebliğ evrakı aynı adreste çalışan muhatabın ... olduğunu beyan eden Yaşar Kartal'a tebliğ edilmiştir" açıklaması yazılarak tebliğ edilmiş olup, T.K'nın 12, 13. maddelerine göre yapılan tebliğ işleminin usulüne uygun olmadığı, usulsüz tebliği öğrenme tarihinin icra emrinin tebliğ tarihi olarak belirtildiği, takibin ise 07/08/2019 tarihinde başlatıldığı göz önüne alındığında; usulsüz tebliği öğrenme tarihinin takip tarihinden sonraki bir tarihe denk geldiği anlaşılmaktadır. Takip tarihinden önce kredi borçlusu davacıya yöntemince hesap kat ihtarnamesi tebliğ edilmeden, borçlu ve ipotek veren davacılar hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı takip yapılamayacaktır. Buna göre, İİK'nın 150/ı maddesinde belirtilen şartlar oluşmadığından, icra emrinin iptaline karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik görülmemiştir....
İcra Müdürlüğünün 2022/5139 Esas sayılı dosyası üzerinden icra takibi yapıldığını, ödeme emrinin TK.nun 21. maddesine göre Konya ili, Selçuklu ilçesi, Feritpaşa Mahallesi muhtarına teslim edilerek tebliğ edildiğini, oysa ki ikametgahının ve yerleşim adresinin "Çaybaşı mah. Baruthane Cad. Mesnevi Konutları Sitesi C2 blok Zambak Apt. No:77 İç kapı No:19 Meram Konya" adresi olduğunu, ödeme emrinin tebliğ edildiği adreste hiçbir zaman ikamet etmediğini, yapılan haciz işlemlerinden çalışmış olduğu kuruma 21/06/2022 tarihinde gönderilen maaş haciz müzekkeresi ile haberdar olduğunu, yapılan ödeme emri tebligatının usulsüz olduğunu, davalıya borcunun olmadığını belirterek usulsüz ödeme emri tebligatının iptali ile takibe muttali olduğu tarihin 21/06/2022 olarak belirlenmesine karar verilmesini talep etmiştir....
Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Hukuk Genel Kurulu'nun 05.06.1991 tarih ve 1991/112-258 Esas-1991/1344 Karar sayılı ilamında da vurgulandığı üzere, seçilen takip şekline göre borçlunun icra dairesine itiraz etmesinden ayrı olarak (7) günlük şikayet süresi içinde tebliğ tarihinin düzeltilmesi için icra mahkemesine başvurması da zorunludur. Bir diğer anlatımla, borçlunun kendisine gönderilen ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürerek icra mahkemesine başvurması "şikayet" niteliğindedir. İİK.nun 16/l.maddesi gereğince şikayetin, işlemi öğrenme tarihinden itibaren 7 günlük sürede yapılması zorunludur. İcra müdürünün, borçluya çıkarılan ödeme emrinin usulüne uygun tebliğ edilip edilmediğini tespit yönünde bir takdir yetkisi bulunmamaktadır. Somut olayda, borçlu usulsüz tebligattan 08.11.2012 tarihinde haberdar olduğunu beyan ettiğine göre, usulsüz tebligatı bu tarih itibariyle öğrendiğinin kabulü gerekir....
İcra müdürlüğünün 2016/28983 Esas sayılı icra takip dosyası üzerinden ödenmeyen aidat alacağının tahsili bakımından ilamsız takip başlatıldığı, örnek no:7 ödeme emrinin davacı borçlu şirket adresine 05/10/2016 tarihinde gönderildiği, belirtilen tarihte bila tebliğ iade edildiği, bu kere aynı adrese tebligat kanunun 35.maddesi uyarınca davetiye gönderildiği ve 28/11/2016 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmaktadır. İlk derece mahkemesince 24/07/2017 tarih, 2017/767 Esas 2018/175 Karar sayılı ilama ödeme emrinin tebliğinin borçlu şirket adresine usulü dairesinde yapıldığı, bu nedenle usulsüz tebligat şikayetinin reddine, ödeme emrine eklerin eklenilmediği şikayetinin süre nedeniyle reddine karar verdiği, ancak hacizlerin fekki ve mükerrer takip nedeniyle takibin iptali yönündeki dava sebepleri yönünden olumlu olumsuz hiçbir karar verilmediği görülmüştür....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 22/03/2021 NUMARASI : 2021/116 ESAS - 2021/303 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (Usulsüz Tebligat Şikayeti) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı İcra Hukuk Mahkemesince verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmakla; dosyadaki tüm kayıtlar okunup gereği düşünüldü; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Ankara 28. İcra Müdürlüğünün 2019/9853 Esas sayılı dosyasından aleyhine başlatılan takibi müvekkilinin Uyap vatandaş sistemi üzerinden öğrendiğini, tebligatın usulsüz olarak TK'nın 21 maddesi uyarınca muhtara tebliğ edildiğini belirterek, usulsüz olarak tebliğ edilen ödeme emri ve tebligatın iptali ile takibin durdurulmasına, tebliğ tarihinin 12/10/2020 olarak düzeltilmesine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesi tarafından dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu; ''... Ankara 28....
Bu durumda, Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince, tebliğin usule aykırı olarak yapılması halinde muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi addolunur. Somut olayda, davacı borçluya gönderilen ödeme emrinin 29/08/2019 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmaktadır. Ancak, davacı borçlu tarafça, 18/08/2021 tarihinde icra dosyasına vekaletname sunulmuş olup, davacı tarafça en geç bu tarihte takipten ve ödeme emrinden haberdar olunduğunun kabulü gerekir. Buna rağmen, öğrenme tarihinden itibaren 7 günlük yasal süre geçtikten sonra (07/09/2021 tarihinde) şikayette bulunulmuştur. Yukarıda açıklanan nedenlerle, ilk derece mahkemesince benzer gerekçelerle usulsüz tebliğ şikayetinin süre aşımından reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır. HMK'nun 355. Maddesi kapsamında dairemizce resen nazara alınması gereken herhangi bir kamu düzenine aykırılık da bulunmamaktadır....
olarak tebliğ edilmesi ve ödeme emrinin gerekli yasal şartları taşımaması nedeniyle icra dosyasında tebliğ tarihi olarak görünen tarihin müvekkilimin ödeme emrinden haberdar olduğu tarih olan 06/10/2020 olarak düzeltilmesine, hacizlerin fekkine, 12/10/2020 tarihinde yapılan itirazın süresinde ve geçerli olduğunun tespitine ve takibin durdurulmasına, Ödeme emrinin gerekli yasal unsurları taşımaması ve ödeme emrinin usulsüz olarak tebliğ edilmesi nedeniyle ödeme emrinin/ takibin iptaline, yargılama sona erinceye kadar takibin teminatsız olarak durdurulmasına ve hacizlerin fekkine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini saygılarımızla bilvekale arz ve talep etmiştir....
Kemal Kerinçsiz' e tebliğ edildiği ,25.12.2019 tarihinde vekil tarafından vekillikten istifa edildiği bildirilerek icra emrinin iade edildiği ,davacı vekili tarafından icra emrinin usulsüz tebliğ edildiği iddiası ile ve icra müdürlüğünün banka hesap numarasının icra emrinde yer almadığını ileri sürerek icra emrinin iptali talebi ile şikayette bulunulduğu ilk derece mahkemesi tarafından şikayetin kabulüne öğrenme tarihinin 14.01.2021 olarak tespitine hacizlerin kaldırılmasına karar verildiği, davalı vekili tarafından istinaf talebinde bulunulduğu anlaşılmıştır. Beyoğlu 44. Noterliğinin 24.01.2011 tarih 1304 yevmiye sayılı vekaletnameden azil belgesi ile davacı tarafından Av. Kemal Kerinçsiz'in vekaletten azledildiği anlaşılmıştır. İstanbul Anadolu 13.Aile Mahkemesinin 2008/162 esas sayılı dosyası UYAP üzerinden incelenmiş, vekil Av....
İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2019/78 Esas sayılı dosyası ile ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğine ilişkin 06/02/2019 tarihinde şikayette bulunduğu, uyap üzerinden yapılan sorgulamada mahkemece usulsüz tebliğ şikayetinin 09/05/2019 tarihinde reddine karar verildiği, verilen kararın 21/05/2019 tarihinde kesinleştiği anlaşılmış, tüm bu nedenlerle tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, istinaf edilen ilk derece mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre yerinde bulunmayan istinaf itirazlarının HMK'nun 353/1- b(1) maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- İzmir 5....
İDDİANIN ÖZETİ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkilleri aleyhine ilamsız takip başlatıldığını, ödeme emrinin müvekkillerine usulsüz tebliğ edildiğini, takipten 18.02.2020 tarihinde haberdar olduklarını ayrıca icra müdürlüğünün yetkisine borca ve ferilerine itiraz ettiklerini söyleyerek ödeme emrinin iptali ile öğrenme tarihinin 18.02.2020 olarak tespitine takibin iptaline davalı aleyhine tazminata hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir....