Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğinin şikayet edilmediğine ilişkin gerekçenin doğru olmadığını, zira dava dilekçesinde ödeme emrinin tebliğ edilmediğini, takip dosyası içeriğinden 24/02/2021 tarihinde haberdar olduklarını belirterek usulsüz tebligat şikayetinde de bulunduklarını, müvekkiline gönderilen ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini, ayrıca 103 davet kağıdının tebliğ edilmesiyle ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğinin öğrenilmiş olmadığını belirterek ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılmasına, davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE: Uyuşmazlık, yetki itirazına ve alacaklının yetkili hamil olmadığı şikayetine ilişkindir....

Somut olayda, borçluya ödeme emrinin 21.05.2015 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun yasal beş günlük süreden sonra 01.06.2015 tarihinde icra mahkemesine başvurarak takibe konu senedin kambiyo vasfında olmadığına yönelik şikayet ile birlikte imzaya ve borca itirazda bulunduğu, başvurusunda usulsüz tebligat şikayetinde de bulunmasına rağmen mahkemece bu husus gözardı edilip imzaya itirazın esastan incelenerek sonuca gidildiği görülmektedir. Mahkemece, öncelikle usulsüz tebligat şikayeti yönünden inceleme yapılmalıdır. Ödeme emrinin usulüne uygun tebliğ edildiği sonucuna varılması halinde diğer şikayet ve itirazların süre yönünden reddi, ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğunun tespiti halinde ise, TK'nun 32. maddesi gereğince tebliğ tarihi düzeltilerek, buna göre şikayet ve itiraz süresinde ise işin esasının incelenmesi, aksi takdirde istemin süreden reddi gerekir....

    O halde Bölge Adliye Mahkemesince, borçlunun usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile TK'nun 32. maddesi gereğince, tebliğ tarihinin, öğrenme tarihine göre düzeltilmesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. Öte yandan, kambiyo senetlerine mahsus iflas yoluyla takipte itiraz ve şikayeti düzenleyen İİK.'nun 172. maddesinde; “Ödeme emrine itiraz veya şikayet etmek isteyen borçlu, ödeme emrinin tebliğinden itibaren beş gün içinde her türlü itiraz veya şikayetini sebepleri ile birlikte diğer tarafa tebliğ edilecek nüshadan bir fazla dilekçe ile icra dairesine bildirmeye mecburdur. Bu dilekçenin bir nüshası derhal alacaklıya tebliğ olunur.” denilerek itiraz ve şikayetin ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 gün içinde icra dairesine bildirilmesi gerektiği açıklanmıştır. İİK.'nun 173. maddesinde de itiraz ve şikayet olunmaması hali düzenlenmiştir....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, bonoya dayalı kambiyo senetlerine mahsus takipte ödeme emrinin borçluya usulsüz tebliğ edildiği iddiasına dayalı tebliğ tarihinin düzeltilmesi şikayeti ve imzaya itiraza ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince davacının usulsüz tebliğ şikayeti yerinde görülerek beyan edilen tarihe göre ödeme emrinin tebliğ tarihi düzeltilmiş olup verilen bu karar yönünden istinaf başvurusu bulunmamaktadır. Davacının imzaya itiraza ilişkin talebi hakkında İlk Derece Mahkemesince HMK.nun 20. Maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş, davacı imzaya itiraza ilişkin verilen açılmamış sayılmaya ilişkin karara yönelik istinaf başvurusunda bulunmuş, yenileme dilekçesinin usulsüz tebliğ edildiğini öne sürmüştür....

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk derece mahkemesince; davacı borçlunun ödeme emri tebliğinden sonra takibe, borca ve fer'ilerine 29/03/2016 tarihinde itiraz ettiğini, ayrıca kıymet takdir raporunun da davacı asile ve davacı vekili Av. ...'e elektronik tebligat ile tebliğ edildiği anlaşılmakla davacının ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğine ilişkin ve kıymet takdir raporunun usulsüz tebliğ edildiğine ilişkin şikayetin süreden reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı borçlu istinaf başvurusunda bulunmuştur. B....

        Borçlunun üçüncü kişilerdeki mal, alacak ve diğer haklarının haczi için kanun koyucu İİK’nun 89. maddesi hükmünü kabul etmiş; bu düzenleme ile üçüncü kişiye haciz ihbarnamesi tebliğ edilmek suretiyle söz konusu mal, alacak ve hakların haczine imkân tanınmış, üçüncü kişiye de tebliğ edilen haciz ihbarnamelerine itiraz yolu açık tutulmuştur. Ayrıca üçüncü kişi İİK’nın 89. maddesine göre çıkarılan haciz ihbarnamesine ilişkin tebligatların usulsüz tebliğ edildiğini ileri sürerek tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olarak düzeltilmesini, düzeltilecek tebliğ tarihine göre usulsüz hâle gelen icra işlemlerinin iptalini de talep edebilir. Üçüncü kişi usulsüz tebliği öğrenme tarihinden itibaren süresi içinde İİK’nın 89. maddesinin kendisine tanıdığı hakları kullanabilir. 37....

          O halde; şikayetçi ... adına yapılan kıymet takdir raporu tebliğ işlemi usulsüz olup, satış ilanı tebliğ tarihinden itibaren kıymet takdirine itiraz süresi dolmadan satış yapıldığı nazara alındığında, şikayete konu taşınmaza ilişkin kıymet takdir raporu kesinleşmeden ihale yapılmasının usulsüz olduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi’nce İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak şikayetin kabulü ile ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken, şikayetin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Şikayetçi ...’ın temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 4....

            O halde; şikayetçi ... adına yapılan kıymet takdir raporu tebliğ işlemi usulsüz olup, satış ilanı tebliğ tarihinden itibaren kıymet takdirine itiraz süresi dolmadan satış yapıldığı nazara alındığında, şikayete konu taşınmaza ilişkin kıymet takdir raporu kesinleşmeden ihale yapılmasının usulsüz olduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi’nce İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak şikayetin kabulü ile ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken, şikayetin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Şikayetçi ...’ın temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 4....

              karşı komşusu haberdar edilerek ve muhatabın kapısına haber kağıdının yapıştırılıp tebligatın muhtara bırakıldığını dolayısıyla ödeme emrinin usulüne uygun tebliğ edildiğini, icra dosyasında iki borçlu bulunduğunu, aynı ödeme emri davacının yetkilisi olduğu şirkete tebliğ edildiğini, tebliğ parçasını davacının kendisinin aldığını bu nedenle davacının takibi tesadüfen öğrendiği iddiasının yersiz olduğunu, davacı vekilince icra müdürlüğüne yapılan itiraz dilekçesinde borca açıkça itiraz edilmediğini tüm bu nedenlerle kararın kaldırılarak davanın/şikayetin reddine karar verilmesini talep etmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan takipte, borçlunun ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürerek, İİK’nun 168/4-5 maddesinde öngörülen 5 günlük süreden sonra imzaya ve borca itiraz ederek icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, usulsüz tebliğ şikayeti incelenemeden işin esasının incelenerek imzaya itirazın kabulü karar verilmesi üzerine, mahkeme kararının Dairemizce, öncelikle usulsüz tebliğ şikayeti yönünden inceleme yapılması gerekçesiyle bozulduğu, mahkemece bozma ilamına uyularak ödeme emri tebliğ işleminin usulüne uygun olduğu...

                UYAP Entegrasyonu