Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Sulh Hukuk Mahkemesinin 2019/221 esas sayılı tahliye davasının tetkiki ve beklenmesi gerektiğini, süresi içerisinde borca itiraz ettiklerini gecikmiş itirazlarının haklı olduğunu, tebligatın başka bir adrese gönderilmesinin usulsüz olduğunu, delillerin toplanmadığını, pandemi sebebiyle kapalı bir restorana, faal olmayan bir yere giden tebligatın geçersiz olduğunu, İstanbuldaki kapalı bir şubeye tebligat yapıldığını, belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Dava dilekçesi içeriği incelendiğinde, davacı dilekçesinde iddiasını gecikmiş itiraz olarak nitelendirmiş ise de; içeriğinde, tebligatın şirketin merkez adresi yerine başka bir adrese yapıldığını belirterek tebligatın usulsüz olduğunu ileri sürmüş, takibe muttali olduğu tarihi bildirmiş, ayrıca herhangi bir gecikmiş itiraz nedeni göstermemiş olduğundan başvuru bu hali ile usulsüz tebliğ şikayeti ve borca itiraz isteminden ibarettir....

edildiğini, 05.11.2021 tarihinde yapmış oldukları usulsüz tebligat itirazlarının 08.11.2021 tarihinde icra müdürlüğünce reddedildiğini, müvekkiline yapılan tebligatın usulsüz olup, icra memurunun işlemini şikayet ile borca itiraz ettiklerini, davalının bilinen adresine çıkarılan tebligat yapılmadığı takdirde, 21. madde ve devamı maddelere göre tebligat yapılması gerektiğini, müvekkiline ilk yapılan tebligat”, adrese kayıt sistemindeki bilgilere göre ve TK 21 maddesi uyarınca muhtara bırakıldığını, tebligatın usulsüz olduğunu, açıklanan nedenlerle memur muamelesi şikayetlerinin kabulü ile dosyanın tedbiren durdurulmasına, usulsüz olarak yapılan ilamsız takiplerde ödeme emrinin tebligatının iptaline ve ödeme emri tebliğ tarihinin 01.11.2021 olarak düzeltilmesine, kabul edilen düzeltilen tebliğ tarihine göre Zonguldak 1.İcra Dairesinin 2021/4713 esas sayılı dosyasında süresinde yetkiye...

İcra Müdürlüğü'nün 2019/16256 Muhabere ile itiraz edildiğini, itirazlara rağmen icra müdürlüğünce taraflarına usulsüz şekilde muhtıra gönderildiğini, hali hazır durumda icra dosya borçlusunun müvekkili şirket nezdinde doğmuş ve doğacak herhangi bir mal, hak ve alacağının bulunmadığını, müvekkiline gönderilen birinci haciz ihbarnamesine itiraz edildiğini ancak usulsüz olmasına rağmen ikinci haciz ihbarnamesinin gönderildiğini, buna da süre içerisinde itiraz edildiğini, buna rağmen icra müdürlüğünce usulsüz bir şekilde muhtıra gönderildiğini, bu nedenle davanın kabulü ile memur işleminin kaldırılarak müvekkili şirkete usulsüz olarak gönderilen ikinci haciz ihbarnamesinin ve yine müvekkiline usulsüz olarak gönderilen 13/11/2019 tarihli muhtıranın iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARAR ÖZETİ: Mahkemece; ilamsız takipte itiraz etmek istiyen borçlunun; itirazını, ödeme emrinin tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeye mecbur olduğu, takip dosyasının incelenmesinde borçlunun 07/01/2008 tarihinde borca itiraz ettiği, fakat itiraz süresinde olmadığından takibe devam edildiği, bu tarihte ödeme emrinin usulsüz tebliğine ilişkin şikayette bulunmadığı, dolayısıyla takibin artık kesinleştiği, davacıya çıkartılan yenileme emrinin davacıya ayrı bir itiraz hakkı vermeyeceği gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiştir....

Tebligat Kanunu’nun 32. maddesi gereğince; tebligatın usulsüz olması halinde muhatabı tebliğden haberdar olmuş ise muteber sayılır. Öte yandan, borçlunun kendisine gönderilen ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürmesi, İİK'nun 16. maddesi anlamında bir "şikayet" olup, aynı maddenin 1. fıkrası gereğince borçlunun bu şikayetini, işlemi öğrenme tarihinden itibaren 7 günlük sürede icra mahkemesine yapması gerekir. Somut olayda, örnek 10 numaralı ödeme emrinin borçluya 31.05.2017 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun ise 07.06.2017 tarihinde icra mahkemesine yaptığı başvuruda icra dairesinin yetkisine itiraz ettiği, 06.10.2017 tarihinde cevaba cevap dilekçesi ile ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği şikayetini ileri sürdüğü anlaşılmıştır. İİK'nın 18. maddesi uyarınca icra mahkemesine arzedilen hususlar ivedi işlerden sayılır ve bu işlerde basit yargılama usulü uygulanır....

    Maddesi uyarınca tebliğe çıkartıldığı ve 31/08/2020 tarihinde tebliğ edildiği görülmüştür. Gönderilen ödeme emrinin ticaret sicilde kayıtlı adrese TK 35. Maddesi uyarınca tebliğ edildiğinden tebliğ işleminde usulsüz bir yön bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle usulsüz tebliğ şikayetinin reddine " dair karar verildiği görülmüştür. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle: müvekkiline ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini, söz konusu ödeme emrinde borçlunun adresi olarak gösterilen adresin müvekkilinin adresi olmadığını, müvekkilinin adresi 01.10.2020 tarihli ödeme emrine itiraz dilekçesinin ekinde sunulan noter onaylı Ticaret Sicili Gazetesi'nde "Güngören Mah. Turgut Özal Cad....

    İcra Müdürlüğünün 2018/41764 sayılı dosyasında usulsüz 1. ve 2. haciz ihbarnamelerinin iptali, usulsüz tebliğ edilen 3. haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihinin 26.08.2019 olarak düzeltilmesi ve İİK 65. maddesi gereği gecikmiş itirazın kabulüne, borçluya çıkarılan ödeme emri tebligatının usulsüz tebliğ edildiğinden geçersizliğinin tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Yapılan işlemlerin usulüne uygun olduğunu, haksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

    İcra Müdürlüğü'ne gönderilmek üzere Akçakale İcra Müdürlüğü'ne 16.05.2022 havale tarihli borca itiraz dilekçesi ibraz edildiği görülmekle öğrenme tarihi bu tarih olarak kabul edilmiştir. İİK'nun 16/1. maddesinde uyarınca öğrenme tarihinden itibaren yasal 7 günlük süre geçtikten sonra 24/05/2022 tarihinde ödeme emri tebligatına yönelik olarak usulsüz tebliğ şikayetinde bulunulduğundan, hak düşürücü niteliğinde olan bu sürenin re'sen nazara alınması gerektiğinden şikayetin süre yönünden reddine karar verildiği, işbu karara karşı davacı tarafça istinaf yoluna başvurulduğu görülmüştür. İstinaf başvuru dilekçesinde özetle; şikayetçi borçlunun adresine çıkarılan ödeme emri tebliğ mazbatasında tebliğ tarihinin yer almadığı, tebligatın kendisine tebliğ edilmediğini, İsa isimli bir şahsa tebliğ edildiğini, bu işlemin Tebligat Kanunun 32....

    Dava, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği iddiasına yöneliktir. Usulsüz tebliğ işlemini öğrenen muhatabın İİK 16/1 maddesi uyarınca öğrenme tarihinden itibaren 7 günlük sürede tebliğ işlemine yönelik olarak icra mahkemesine şikayette bulunması gerekir. Aksi halde tebliğ işlemi kesinleşir. Davacılar ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği iddiasında bulunmuş iseler de İstanbul Anadolu 7. İcra Hukuk Mahkemesinde 2018/804 Esas sayılı dosyasıyla açılan aynı takibe ilişkin tahliye davasında dava dilekçesinin usulüne uygun şekilde 07/02/2019 tarihinde tebliği üzerine takipten haberdar oldukları, ardından mahkemece verilen tahliye talebinin kabulüne dair kararın Gülendam Özdemir'e 21/05/2019 tarihinde bizzat, Şükrü Özdemir'e ise 27/05/2019 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmakla yasal süre içerisinde açılmayan davanın reddine karar vermek gerekmiştir..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle; Davanın SÜRE YÖNÜNDEN REDDİNE, karar verilmiştir....

    Somut olayda şikayetçi vekilince 89/2 haciz ihbarnamesinin tebliğinden sonra icra dosyasına 11/08/2021 tarihinde UYAP üzerinden gönderilen dilekçe ile gönderilen haciz ihbarnamesine itiraz edildiği, en geç bu tarih itibarı ile usulsüz tebliğ edildiği iddia edilen 89/1 ve 89/2 haciz ihbarnamelerinin tebliğinden haberdar olunmasına rağmen usulsüz tebligat şikayetinin 7 günlük hak düşürücü süreden sonra 20/09/2021 tarihinde yapıldığı, kaldı ki davacı vekilince 20/09/2021 tarihli şikayet dilekçesi ile tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 11/08/2021 tarihi olarak düzeltilmesi talep edildiği anlaşılmakla davacının usulsüz tebligat şikayetinin süreden reddine dair ilk derece mahkeme kararı yerindedir....

    UYAP Entegrasyonu