HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/3591 KARAR NO : 2022/1465 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : GEDİZ İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 21/10/2021 NUMARASI : 2021/28 ESAS 2021/37 KARAR DAVA KONUSU : Usulsüz Tebliğ Şikayeti- Meskeniyet İddiası KARAR : Yukarıdaki mahal esas ve karar numarası ayrıntılı olarak belirtilen İlk Derece Mahkeme kararının süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya mündericatına tüm bilgi ve belger okunup tetkik edildikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonunda duruşma açılmasına gerek görülmeksizin gereği görüşülüp düşünüldü....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen tüm dosya kapsamına göre ,davalı tarafından davacı hakkında başlatılan icra takibinde davacıya ait taşınmaz hissesine haciz konulduğu ,davacı tarafından taşınmazın haline münasip evi olduğu iddiası ile şikayette bulunulduğu ilk derece mahkemesi tarafından şikayetin süreden reddine karar verildiği, davacı vekili tarafından istinaf talebinde bulunulduğu anlaşılmıştır. İlk derece mahkemesi kararında da açıklandığı gibi meskeniyet şikayeti 7 günlük süreye tabidir. Davacıya dava konusu taşınmaza haciz konulduğuna ilişkin 103 davetiyesi gönderildiği ve davetiyenin 24/02/2020 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmıştır....
Davacı borçlu tarafça, meskeniyet şikayeti ile birlikte, usulsüz tebliğ şikayetinde de bulunulmuş olmasına rağmen mahkemece, yalnızca meskeniyet şikayetine ilişkin hukuki değerlendirmede bulunulmuş, usulsüz tebliğ şikayeti ile ilgili olumlu ya da olumsuz herhangi bir değerlendirmede bulunulmamış ve hüküm kurulmamıştır. Yukarıda belirtilen usuli eksiklik kamu düzenine ilişkin esaslı hata niteliğinde olup, HMK 'nun 355. Maddesi uyarınca, dairemizce resen nazara alınması zorunlu olduğundan; davacı tarafın istinaf sebepleri bu aşamada değerlendirilmeksizin, HMK'nun 355 ve 353/1- a-6 maddeleri gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, belirtilen eksikliklerin giderilerek usulüne uygun şekilde hüküm kurulması için dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir....
Nazilli İcra Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama sonunda, 2021/160 Esas sayılı asıl dosya yönünden; Nazilli İcra Müdürlüğünün 2020/1992 Esas sayılı dosyasında ödeme emri tebligatına ilişkin yapılan usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile, TK 32 hükmü uyarınca tebliğ tarihinin haberdar olunan 04/06/2021 tarihi olarak tespitine ve düzeltilmesine, birleşen 2021/161 Esas sayılı dosya yönünden; Nazilli İcra Müdürlüğünün 2020/1992 Esas sayılı dosyasında; usulsüz tebligat şikayeti kabul edildiğinden ve takip dosyasında yasal süresinde ödeme emrine itiraz edildiğinden kesinleşmeyen takipte hacizler kalkmakla konusuz kalan davanın(meskeniyet iddiası) esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, Nazilli İcra Müdürlüğünün 2020/4485 Esas sayılı dosyasında; meskeniyet iddiasına dayalı haczedilemezlik şikayetinin kabulü ile, işbu takip dosyası üzerinde Nazilli İlçesi, Dallıca Mahallesi, 108 Ada, 7 Parselde kayıtlı taşınmazda borçlu hissesine konulan haczin kaldırılmasına karar verilmiştir....
İİK'nun 82. maddesinin 1. fıkrasının 12. bendinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tabidir. Bu süre öğrenme tarihinden başlar ve hak düşürücü niteliktedir. Somut olayda, borçlunun meskeniyet şikayetinde bulunduğu taşınmazın 12.04.2012 tarihinde haczedildiği, hacze ilişkin 103 davetiyesinin 26.08.2012 tarihinde borçluya tebliğ edildiği, borçlunun 20.01.2014 tarihinde haczedilmezlik şikayeti ile icra mahkemesine başvurduğu anlaşılmaktadır. Taşınmaz haczine ilişkin 103 davetiyesinin usulsüz tebliğ edildiğine yönelik şikayet de İİK'nun 16/1. maddesine göre 7 günlük süreye tâbidir. Borçlu meskeniyet şikayetine ilişkin dilekçesinde açıkça 103 davetiyesinin usulsüz tebliğ edildiği yönünde bir iddiada bulunmamış, süresinden sonra 10.04.2014 havale tarihli cevaba cevap dilekçesi ile tebligatın usulsüzlüğünü ileri sürmüştür....
İİK'nun 82. maddesinin birinci fıkrasının 12. bendi gereğince haczedilmezlik şikayeti, aynı Kanun'un 16/1. maddesine göre 7 günlük süreye tâbidir. Şikayet konusu haciz işlemi, şikayette bulunana tebliğ edilmiş ise süre tebliğ tarihinden, eğer haciz işlemi tebliğ edilmemişse haciz işleminin öğrenilmesinden itibaren başlar. Bu tarihin aksi ancak yazılı belge ile ispatlanabilir. Borçlu, meskeniyet şikayeti ile birlikte haciz işlemi tebliğinin usulsüz olduğunu ileri sürerse, öncelikli olarak haciz işlemi tebliğinin usulüne uygun olup olmadığının denetlenmesi, usulsüz olduğunun saptanması ve borçlunun, haczi öğrenme tarihine göre 7 gün içinde meskeniyet şikayetinde bulunduğunun anlaşılması durumunda işin esasının incelenmesi gerekir. O halde, mahkemece, yukarıdaki açıklama doğrultusunda inceleme yapılması gerekirken, “103 davetiyesinin” usulsüz tebliğ edildiğine dair ayrı bir şikayet davası açılmadığı gerekçesiyle şikayetin süre aşımından reddi isabetsizdir....
Uyuşmazlık, usulsüz tebligat şikayeti, borca itiraz ve meskeniyet şikayetine ilişkin olduğu görülmüş olup, davacı vekilinin istinaf taleplerinin meskeniyet şikayeti kapsamında olduğu, hükümdeki diğer kısımlar yönünden istinaf taleplerinin ileri sürülmediği anlaşılmış, bu nedenle istinaf incelemesi bu kapsamda yapılmıştır. Takip dosyası incelendiğinde; alacaklı T3 vekili tarafından borçlular Mehmet Taş, T1, Arif Taş, Nursel Eryılmaz ve Ertuğrul Eryılmaz aleyhine örnek 1 ödeme emri ile icra takibinde bulunulduğu, davacı T1 adına kayıtlı Eskişehir ili Odunpazarı İlçesi Ihlamurkent Mahallesi 16723 ada 3 parselde kayıtlı taşınmaz üzerine 22/06/2020 tarihinde haciz konulduğu, 103 davetiyesinin 26/06/2020 tarihinde borçluya tebliğ edildiği, davanın 29/06/2020 tarihinde süresinde açıldığı anlaşılmıştır....
Davacı/şikayetçi, dava dilekçesinde takibi UYAP Vatandaş Portal üzerinden 10/05/2022 tarihinde öğrendiğini beyan etmiş, ancak kendisine gönderilen 103 davetiyesinin usulsüz tebliğ edildiğini iddia etmemiştir. 103 davetiyesi tebliğinin usulsüz olduğu iddiasını ilk olarak istinaf dilekçesinde ileri sürmüştür. HMK'nın 357/1.maddesi gereğince, bölge adliye mahkemelerince re'sen gözönüne tutulacaklar dışında ilk derece mahkemesinde ileri sürülmeyen iddia ve savunmalar istinaf aşamasında dinlenemeyeceğinden, davacının 103 davetiyesinin usulsüz tebliğ edildiğine ilişkin istinaf sebebi, ilk derece mahkemesinde ileri sürülmediğinden incelenmemiştir. İİK'nın 82/12. maddesine dayalı haczedilmezlik şikayeti İİK'nın 16. maddesi uyarınca öğrenme tarihinden itibaren 7 günlük süre içerisinde icra mahkemesine yapılmalıdır....
GEREKÇE: Uyuşmazlık, ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğü nedeniyle ödeme emrinin iptali şartlarının bulunup bulunmadığı ve meskeniyet iddiasına dayalı olarak haczin kaldırılması şartlarının bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır. Meskeniyet şikayeti yönünden yapılan incelemede; Davacının İİK'nın 103 maddesi uyarınca gönderilen davet kağıdı ile hacizden haberdar olduğu açıktır. Davacı tarafça buna ilişkin tebligatın usulsüzlüğü de ileri sürülmemiştir. Davacı tarafa İİK'nın 103 maddesi uyarınca gönderilen tebligatın ise 12/11/2018 tarihinde tebliğ edildiği görülmektedir. O halde davacı tarafça meskeniyet şikayeti bu tarihten itibaren yedi gün içerisinde ileri sürülmelidir. Dava tarihi itibariyle yedi günlük sürenin geçmiş olduğu tespit edilmiştir. Bu haliyle ödeme emrinin iptali talebi yönünden davanın süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi doğrudur. Davacının bu yöndeki istinaf başvurusu da yerinde değildir....
Kat 11 nolu bağımsız bölümde bulunan taşınmazın kaydına 28.11.2020 tarihinde haciz şerhi işlendiği, İİK’nun 103. maddesine dair davetiyenin borçluya 04.03.2021 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun şikayet dilekçesinde 103 davetiyesi tebliğ işlemine yönelik bir tebligat usulsüzlüğü iddiasının bulunmadığı, yapılan meskeniyet şikayeti başvurusunun ise 15.06.2021 tarihli olduğu, davacı borçlu tarafından Örnek 103 davetiyesinin tebliğinden itibaren 7 günlük süre içerisinde dava açılmaması nedeniyle T1 meskeniyet şikayetinin süresinde olmaması nedeniyle reddine,T2 'ın haczedilmezlik şikayetinde bulunma hakkı olmaması nedeniyle davacı T2 tarafından açılan haczedilmezlik şikayetinin reddine karar verilmiştir....