Borçlunun, kendisine gönderilen ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürmesi, İİK'nun 16. maddesi anlamında bir "şikayet" olup, aynı maddenin 1. fıkrası gereğince borçlunun bu şikayetini, işlemi öğrenme tarihinden itibaren yedi günlük sürede icra mahkemesine yapması gerekir. Ankara 28. İcra Müdürlüğü'nün 2018/14890 Esas sayılı takip dosyasında, alacaklı banka tarafından borçlu hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilmasız takip başlatıldığı, ödeme emrinin borçluya 21.12.2018 tarihinde tebliğ edildiği görülmüştür. Aynı takip dosyasında kıymet takdir raporunun 25.03.2019 tarihinde bizzat davacıya tebliğ edildiği ve kıymet takdirine itiraza ilişkin Ankara 4. İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/342 esas sayılı dava dosyasının 29.03.2019 tarihinde açıldığı, usulsüz tebligata ilişkin şikayet ise 26.09.2019 tarihinde yapılmıştır....
tebligatların usulüne uygun olmadığını, satış ilanının tebliğ edilmediğini, ödeme emrinin iade edildiği adrese satış ilanının TK'nın 21/2 maddesine göre tebliğ edilmesinin usulsüz olduğunu, 10.Satışan malın ilandaki ve şartnamedeki özellikleri taşımamasının alıcıyı yanılttığını, 11....
Davacı vekilince açılan davada kıymet takdir raporu ve satış ilanının usulsüz tebliğ edildiği iddiasında bulunulmuştur. İncelenen takip dosyası kapsamına göre davacı şirkete ticaret sicilde kayıtlı olduğu adrese gönderilen icra emrinin bila tebliğ iade edildiği, bunun üzerine aynı adreste TK'nın 35. Maddesine göre tebligat yapıldığı açıktır. Bu durumda borçlu şirkete icra emrinin ticaret sicil adresine gönderilen tebligatın iade edilmesi ve tebliğ edilememesi üzerine aynı adreste TK'nın 35. Maddesine gereğince tebliğ yapılmasında ve bu aşamadan sonra kıymet takdiri ve satış ilanı tebliğlerinin doğrudan TK'nın 35. Maddesine göre tebliğinde, açılan davada davacının icra emri tebliğinin usulsüz olduğuna yönelik bir iddiası bulunmadığı hususu da dikkate alındığında yasaya aykırılık ve usulsüzlük bulunmamaktadır....
İcra Müdürlüğünün 2008/5303 esas sayılı icra takibinden konulan hacze yönelik şikayet bakımından "Muhatap çarşıda oluşu sebebiyle aynı çatı altında oturduğunu/çalıştığını beyan eden kardeşi imzasına tebliğ edildi" şeklinde meşruhat verilerek Hindiye Yılmaz'a yapılan tebliğ işlemi, muhatap yerine tebliğin yapıldığı kişinin tebliğ anında görünüşe göre tebligata konu evrakı almaya ehil ve reşit olup olmadığı, posta memurunca tebliğ mazbatasına meşruhat verilmeksizin yapıldığından 09/05/2018 tarihli kıymet takdir raporunun tebliği işlemi usulsüz ise de tebliğe çıkartılan satış ilanının 05/09/2019 tarihinde bila tebliğ mercine iade edilmesi sonucunda, muhatabın mernis adresine TK'nun 21/2 maddesi mucibince 11/09/2019 tarihinde yapılan satış ilanı tebligatının usulüne uygun tebliğ edildiği, 11/09/2019 tarihi itibariyle mahkeme nezdindeki şikayet yasal süresi içerisinde yapılmamış olduğundan şikayetin süre aşımı nedeniyle reddine, davalı T5na yönelik 203374 takip nolu dosyaya ilişkin şikayetin...
Kaldı ki borçlu icra mahkemesine başvurusunda yalnızca kıymet takdir raporunun tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürmüş, ihaleye konu taşınırın değerinin düşük olduğu ve kıymet takdirine itiraz ettiğine dair bir beyanda da bulunmamıştır. Bir an için kıymet takdir raporunun tebliğinin gerektiği düşünülse bile, salt kıymet takdiri raporunun tebliğ işleminin usulsüz olması ihalenin feshini gerektirmez. Bunun için şikayetçinin kıymet takdirini öğrendiği tarihten itibaren yasal sürede itiraz etmesi ya da ihalenin feshi isteminde kıymet takdirine itirazını bildirmesi gerekir. Böyle bir durumda icra mahkemesince kıymet takdirine itiraz incelenip, yerinde görülmesi halinde ihalenin feshine aksi halde istemin reddine karar verilecektir....
. - 2016/17149 K. sayılı Daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkikinin alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Sair karar düzeltme istemi yerinde değil ise de; Şikayetçi borçluların, kıymet takdiri raporu ve satış ilanının usulsüz tebliğ edildiğini ileri sürerek, 19.02.2016 tarihli taşınmaz ihalesinin feshini talep ettikleri, mahkemece, tebligatların usulüne uygun olduğu ve ihalede usulsüzlük bulunmadığı gerekçesiyle şikayetin reddine karar verildiği, kararın borçlularca temyizi üzerine Dairemizin 16.6.2016 tarih ve 2016/14949 E. – 17149 K. sayılı ilamı ile tüm şikayetçiler yönünden kıymet takdir raporu ve satış ilanı tebliğ işlemlerinin usulsüz olduğundan bahisle ihalenin feshi gerektiği belirtilerek kararın bozulduğu, alacaklının karar düzeltme talebinde...
Her ne kadar şikayetçiler tarafından icra emrinin tebliğ edilmemesi, pandeminin etkisi ve ihale günü İstanbul'da olduğu iddia edilen kar yağışı ihalenin feshi nedeni olarak ileri sürülmüş ise de; sayılan hususlar ihalenin feshi nedenleri arasında olmadığından ileri sürülen şikayet nedenleri yerinde değildir. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 11. ve Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 18. maddeleri gereğince vekil ile takip edilen işlerde, tebligatın vekile yapılması zorunludur. Kıymet takdir raporunun dosya borçlularının tamamına tebliğ edildiği, kıymet takdirine itiraz davasının Pelin ve İlker adına Av....
Somut olayda, dava konusu edilen taşınmazın kıymet takdirinin 08/10/2020 tarihinde, ihalenin ise 25/11/2021 tarihinde yapıldığı, kıymet takdirinin yapıldığı tarih ile ihale tarihi arasındaki sürenin 2 yıldan az olduğu, kıymet takdirinden sonra piyasa koşulları nedeniyle taşınmazın değerinin arttığına yönelik iddianın yukarıda belirtilen yasal düzenleme karşısında yeniden kıymet takdiri yapılmasını gerektirmediği anlaşıldığından bu hususa ilişkin istinaf sebebi yerinde görülmemiştir. Satış ilanının usulsüz tebliğ edildiğini ileri sürme hakkı ilgilisine aittir. Bu nedenle şikayetçi kendisi dışındaki diğer kişilere gönderilen satış ilanının usulsüz tebliğ edildiğini ileri sürerek ihalenin feshine karar verilmesini isteyemez. Şikayetçi, satışa hazırlık işlemlerinin hepsinin yapılmadığını ileri sürmüş ise de, şikayet dilekçesinde yapılmayan işlemlerin neler olduğunu belirtmemiştir. Dairemizce re'sen yapılan incelemede de, ilanların İİK'nun 126....
İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/489 Esas sayılı dosyasında 01.07.2019 tarihinde açılan haczedilmezlik şikayeti ile dosyada takibin veya satışın durdurulmasına ilişkin kararın bulunmadığı, borçlunun kıymet takdir raporundan en geç satış ilanının tebliği ile haberdar olduğu, kıymet takdir raporuna itiraz edildiğine ilişkin iddia bulunmadığı, ihalenin ilan edilen tarih ve saatte yapıldığı, rapora göre taşınmazın ihaleye çıkartıldığı ve şikayete konu taşınmazla ilgili ihalenin kıymet takdirinin yapıldığı tarihten itibaren yasal 2 yıllık süre içinde yapıldığı, ihale bedelinin takdir olunan muhammen bedelin %50’si ve satış masraflarını karşıladığı, rüchanlı alacağın bulunmadığı, İİK 126/1 kapsamında satış ilanlarının ihale tarihinden en az 1 ay önce yapıldığı, satış kararındaki ilana ilişkin hüküm ile yapılan ilanların birbirine uygun olduğu, davacı tarafından ileri sürülen ve resen dikkate alınan ihalenin feshi nedeni bulunmadığından şikayetin esastan reddine, esastan reddine karar verilmiş olduğundan...
kıymet takdir raporunun tebliğ evraklarının getirtilmediği, tebliğ usulsüzlüğünün incelenmediği anlaşılmıştır....