Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

iptali ile tescil davalarının kabulüne, fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulmasına karar verilmesini dava ve talep etmiştir....

    Davalı alacaklı T3 tarafından davacı borçlu T1 aleyhine, hak ediş alacağı sebebine dayanarak ilamsız icra takibi yapılmış, davacıya 09/10/2018 tarihinde ödeme emri tebliğ edilmiş, 06/12/2018 tarihinde açılan dava ile usulsüz tebligatın iptali ile yeniden tebligat yapılması istenilmiş, mahkemece şikayetin kabulü ile tebligat tarihinin 06/12/2018 olarak düzeltilmesine karar verilmiştir. Davacı vekili usulsüz tebligat nedeniyle tebliğ işleminin iptali ile yeniden tebligat çıkartılmasına karar verilmesi gerektiğini iddia ederek istinaf başvurusunda bulunmuştur. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince, tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğ işleminden haberdar olmuş ise geçerli sayılır. Muhatabın beyan ettiği öğrenme tarihi tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Mahkemece usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile TK'nun 32. maddesi gereğince, tebliğ tarihinin, öğrenme tarihine göre düzeltilmesine karar verilmesi gerekir....

    Taraflar arasındaki ödeme emri tebligat işleminin usulsüz olduğuna dair şikayet ve takibin iptali uyuşmazlığından dolayı yapılan inceleme sonunda İlk Derece Mahkemesince şikayetin kısmen kabulü ile ödeme emri tebliğ tarihinin 17.12.2021 tarihi olarak tespiti ile takibin iptali talebinin reddine karar verilmiştir. Kararın şikayetçi borçlu ve şikayet edilen alacaklı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince tarafların başvurularının esastan reddine hükmedilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı şikayetçi borçlu tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....

      müvekkili şirket yönünden yapılan tebligatın usulsüz olduğunu, haber verildiği belirtilen komşunun ortada olmadığını, komşu kısmına ismi yazılan kişinin Ertuğrul Mah....

      Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; borçlu şirkete gönderilen ilk tebligatın muhatabın adreste tanınmadığından bahisle iade edildiği, adresin kapalı olduğu ya da muhatabın taşındığı yönünde bir araştırmaya ve tespite yer verilmediği, bila tebliğ dönen tebligat işlemlerinin usulsüz olduğu, bu nedenle bu tebligata dayalı olarak TK'nın 35. maddesi kapsamında tebligat yapılamayacağı, ilk derece mahkemesince davacının usulsüz tebliğ şikayetinin kabulü kararı sonucu itibarıyla doğru ise de, yukarıda anılan gerekçe ile kabulü yerine olaya uygun olmayan gerekçe ile istemin kabulü kararının isabetsiz olduğu belirtilerek davalıların istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1-b-2. bendi gereğince kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davacının usulsüz tebliğ şikayetinin kabulüne, ödeme emri tebliğ tarihinin 18.05.2022 olarak düzeltilmesine, aleyhe istinaf bulunmadığından ödeme emrinin iptali talebinin reddine dair hüküm ile...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İcra takibine gecikmiş itiraz Dava, usulsüz tebligatın iptali ve gecikmiş itiraza ilişkindir. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 12.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 17.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          Mahkemece her ne kadar 294.000 TL.dekontta davacının imzası var ise de, banka personeli hakkında ceza davası açıldığı ve banka personelinin usulsüz işlem yaptığının anlaşıldığı gerekçesiyle davanın ıslah edilen miktar ile birlikte kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı banka vekilince temyiz edilmiştir. Davacı, davada banka personelinin usulsüz işlem yaptığını ileri sürmüş ve mahkemece de açılan ceza davası gerekçe gösterilerek davanın kabulüne karar verilmiştir. Ne var ki banka personeli aleyhine açılmış bulunan ceza yargılaması davam etmekte olup, henüz banka personelinin usulsüz işlem yaptığı yolunda kesinleşmiş bir mahkumiyet kararı veya maddi olgu bulunmamaktadır. Bu nedenle öncelikle ceza yargılamasının sonucunun beklenilmesi gerekmektedir. Öte yandan dava itirazın iptali davası olup, takip hukuku ile sıkı sıkıya bağlıdır. İİK.nun 67.maddesi uyarınca itirazın iptali davası itirazın tebliğinden itibaren 1 yıl içinde açılır....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki genel kurul kararının iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı, ortağı olduğu davalı kooperatifin ........2013 tarihli genel kurulunda çağrının usulsüz yapıldığını ve gündemin aykırı belirlendiğini, yönetim kurulu seçimine dair 2011 yılı genel kurul kararı iptal edildiğinden o yöneticilerce genel kurul kararı alınmasının usulsüz olduğunu, kabul edilen tahmini bütçenin genel kurul yanıltılarak hazırlandığını, bir kısım ortakların hiç para ödemeden kooperatifte hak sahibi olduklarını, ortakların şahsi sorumluluklarının ağırlaştırılmasını gerektiren ek ödeme yükümlülüklerinin tüm ortakların .../...'...

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, fazla ödenen aidat alacağının tahsili ile Kat Mülkiyeti Kanunu hükümlerine aykırı olan usulsüz işlem ve kararların iptali istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dava dilekçesinde; baca havalandırma işi için fazla ödenen aidatın yönetimden tahsili ve Kat Mülkiyeti Kanunu gereğince bina yönetim kurulunun defter belge ve kayıtlarının incelenerek usulsüz işlem ve kararlarının iptali talep edilmiştir. Mahkemece, davalı ... hakkında açılan davanın Kat Mülkiyeti Kanununun 32. maddesi gereğince kat malikleri kurulu adına bina yönetim kurulu başkanına yöneltilmesi gerektiği, oysa davalı ...'...

                "İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki birleştirilen itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı her iki davanın da kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davalı ile müvekkili arasında üye işyeri sözleşmesine istinaden “POS” cihazı verildiğini, cihazın kullanımında usulsüzlük yapılması üzerine sözleşmenin fesih edilerek usulsüz olarak yapılan ödemelerin geri alınması için başlatılan icra takibine itiraz edildiğini iddia ederek itirazın iptalini talep ve dava etmiştir. Davacı yanca açılan 2004/142 ve 2004/70 Esas sayılı itirazın iptali davaları birleştirilmiştir. Davalı savunmasında, sözleşmedeki imzanın kendisine ait olmadığını ve cihazın dava dışı... tarafından kullanıldığını beyan ederek davanın reddini istemiştir....

                  UYAP Entegrasyonu