Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Müdürlüğü'nün 2017/21402 Esas sayılı dosyasından müvekkiline mirasçı sıfatıyla yapılan ödeme emrine ilişkin tebligatın usulsüz iken ve tebligatın usulsüz olduğuna dair nedenlerin yasal dayanaklı tüm delillerinin dosyada mevcut iken mahkemece delillerin takdirinde hataya düşülerek tebligatın usulüne uygun yapıldığından bahisle tebligata ilişkin şikayet yönünden davanın reddine karar verildiğini, tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesince usulsüz tebligata ilişkin şikayet yönünden verilen red kararının kaldırılarak davanın usulsüz tebligatın şikayeti yönünden de kabulüne karar verilmesi istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur....

borçlu tarafından şikayet dilekçesinde her ne kadar borca , kıymet takdirine ve satışa itiraz edilmiş ise de ilamsız icraya dayalı takiplerde borca itirazın İcra Dairesine yapılması ve İcra Dairesince değerlendirilmesi gerektiğinden ve kıymet takdirine ve satışa ilişkin hususların ihalenin feshi davası sırasında mahkemece değerlendirilmesi gerektiğinden bu konularda KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA" şeklinde karar verilmiştir....

İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı T1 Tic Ltd Şti Vekili dilekçesinde özetle; yerel mahkeme kararının bazı kısımlarının usul ve yasaya aykırı olduğunu, dava dilekçesindeki hususları tekrar ederek, usulüne uygun olarak öğrenme tarihinden itibaren 3 gün içerisinde gecikmiş itiraz yapıldığını, fakat yerel mahkemenin gerekçeli kararında gecikmiş itirazlarına ilişkin hususların tartışılmadığını, davalı tarafın mersis adresine tebligat ve T.K Madde 35'e göre tebligat talebi ve nihayetinde T.K Madde 35'e göre yapılmış tebligata ilişkin Mahkeme tarafından usulsüz tebligata ilişkin şikayetin kabulüne karar verildiğini ancak, davalının yapmış olduğu tebligatın taraf takip işlemi olduğunun değerlendirilmediğini, lehine vekalet ücretine hükmedilmediğini, ayrıca yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakıldığını beyan ederek, yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olan kısımlarının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER: Uyuşmazlık, örnek 13 takipte ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğine yönelik şikayet ile borca itiraza ilişkindir. Kocaeli İcra Müdürlüğü'nün 2020/114501 esas sayılı dosyasının tetkikinden; davalı alacaklı tarafından davacı borçlu hakkında toplam 190.485,86 TL kira alacağının tahsili için adi kiraya ve hasılat kiralarına ait yolla icra takibi başlatıldığı, örnek 13 ödeme emrinin davacı borçluya 18/12/2020 tarihinde TK'nın 21/2. maddesine göre tebliğ edildiği, davacı borçlu tarafından, ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğu, tebliğden şikayet tarihi itibarı ile haberdar olunduğu bildirilerek usulsüz tebliğ şikayetinde bulunarak borca itirazlarını ileri sürerek 28/02/2022 tarihinde icra mahkemesine başvurulduğu anlaşılmıştır....

Sulh Hukuk Mahkemesinin 2019/1982 esas sayılı dosyasına dava dilekçeleri dosyamız davacıları T3'a 02/01/2020, T1 ve T2' a ise 31/12/2019 tarihlerinde tebliğ edilmiş olup davacıların usulsüz tebligata ilişkin başvuru süreleri bu tarihte başlamış durumdadır. Dava tarihi ise 13/01/2020 tarihidir. O halde dava tarihi itibarı ile davacıların usulsüz tebligat şikayeti bakımından dava açma süresi dolmuş olup açılan dava süresinden sonradır. Bu hal karşısında usulsüz tebligata ilişkin şikayetin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekmektedir. Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalılar vekilinin istinaf nedenlerinin yerinde olduğu, ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olmadığı anlaşılmakla, HMK'nın 353/1- b/3 maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, usulsüz tebligat şikayetinin süre aşımından, borca itirazın reddine karar verilmesi gerekmiştir....

İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, taraf teşkilinin sağlanmadığını, icra emrinin ve kat ihtarnamesinin tebliğinde herhangi bir usulsüzlük bulunmadığını, davanın süresinde açılmadığını, davacının teminat olarak gösterilen gayrimenkullerin cebri icra ile satışını engellemek amacıyla hareket ettiğini bildirerek, kararın kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, hesap kat ihtarının usulsüz tebliğ edildiğine ve buna bağlı olarak ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı takip yapılamayacağına yönelik şikayet, icra emrinin usulsüz tebliğ edildiğine yönelik şikayet ve takipte talep edilen borca, faize ve ferilerine itiraz istemine ilişkindir. Dairemizin 02/11/2020 tarihli 2020/63 Esas 2020/1924 Karar sayılı kararı ile HMK'nın 353/1- b/2 maddesi uyarınca kararın kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmiştir....

T2 11/12/2018 tarihinde icra dosyasına vekaletname sunduğu ve aynı gün vekalet harcı ve pulunu yatırdığı, 26/12/2018 tarihinde ise aynı borçlu vekili tarafından icra dosyasında borca itiraz edilerek takibin durdurulmasının talep edildiği, yine 26/12/2018 tarihinde davanın açıldığı, 11/12/2018 tarihinde icra dosyasına vekalet ibrazı ile usulsüz tebliğe muttali olduğu anlaşılan davacı borçlu tarafça 7 günlük süre içerisinde en geç 18/12/2018 tarihinde şikayette bulunulması gerekirken, süresi geçtikten sonra 26/12/2018 tarihinde dava açıldığı ve borca itiraz edildiği gerekçesi ile davanın süre yönünden reddine karar verilmiştir....

Somut olayda davacı borçlu vekilince sunulan şikayet dilekçesinde takipten 06/10/2020 tarihinde haberdar olunduğu belirtilmiş, yine icra dosyası kapsamında 06/10/2020 tarihli itiraz dilekçesi ile ilamsız takibe karşı takibe, borca, faize ve ferilerine itiraz edilmiş olduğu dikkate alındığında davacının hakkında yapılan takipten en geç 06/10/2020 tarihinde haberdar olduğu, buna göre şikayetin 06/10/2020 tarihinden itibaren 7 günlük hak düşürücü süre içerisinde yapılması gerektiğinden, şikayetin son günü 13/10/2020 tarihi olmasına rağmen şikayet başvurusunun 19/10/2020 tarihinde yapıldığından usulsüz tebliğ şikayetinin süre aşımı nedeniyle reddi gerekirken şikayetin kabulüne karar verilmesi isabetsizdir....

Borçlu vekili, şikayet dilekçesinde müvekkilinin takipten 10/02/2020 tarihinde haberdar olduğunu beyan etmiş ise de, Örnek 10 ödeme emri tebliğinin bizzat borçlunun eşi imzasına 16/01/2020 yapıldığı ve böylelikle borçlu Perihan'ın takipten haberdar olduğu, ayrıca mahkememizin 2020/57 Esas sayılı dosyasında aynı icra dosyasına ilişkin yapılan usulsüz tebligat şikayetinin reddine karar verildiği, buna göre ıttıla tarihinin tebliğ tarihi olan 16/01/2020 olduğu ve bu tarihten itibaren 7 günlük şikayet süresi içerisinde dava açılması gerekirken yasal süre geçirildikten sonra 26/02/2020 tarihinde mahkememize başvurulduğu anlaşılmakla yetki itirazının, borca ve imzaya itirazın süresinde yapılmadığından reddine, usulsüz tebligata ilişkin memur işlemine yönelik şikayetin ise mahkememizin 2020/57 esas sayılı dosyasında karar daha önce karar verildiğinden karar verilmesine yer olmadığına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur." gerekçesiyle "Davanın (yetki itirazının, borca ve imzaya...

İSTİNAF SEBEPLERİ: Şikayet Eden vekili istinaf dilekçesinde özetle; kurumlarının her türlü harç ve vergiden muaf olduğunu, şikayete konu icra dosyasında tebligatın temsil ve tüzel kişiliği bulunmayan borçlu olarak gösterilen T1 çıkarıldığını, tebligatın usulsüz olduğunu beyanla yerel mahkeme kararının kaldırılarak şikayetin kabulüne karar verilmesini istemiştir. GEREKÇE: Uyuşmazlık, tebligat usulsüzlüğüne ilişkin şikayet niteliğindedir....

UYAP Entegrasyonu