Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Madde uyarınca tebliğ edildiği anlaşılmış olup; Şikayetçi borçlu şirketin ticaret sicil adresine TK'nun 35. maddesi gereğince tebligat yapılabilmesi için, bu adrese gönderilen tebligatın, adresin kapalı olması ya da muhatabın adresten taşınmış olması şerhi ile tebliğ edilemeden iade edilmesi zorunludur. Şikayete konu tebligat tarihinden önce, borçlu şirketin ticaret sicil adresine çıkarılıp tebliğ edilmeden iade edilen tebligatın; "muhatap firma tanınmıyor" şerhi ile iadesi usulsüz olup, bu tebligat esas alınarak TK'nun 35/4. maddesine göre yapılan tebligat usulüne uygun olmadığından, şikayetin kabulüne" dair karar verildiği görülmüştür....

No: 14/8 Bağcılar İstanbul " şeklinde tebligat çıkartıldığı, ilgili şirketin vergi numarası belirtilerek temin edilen elektronik adresi 28/08/2020 tarihinde edindiği ve 30/11/2020 tarihinde bu adresin aktive edildiği, bu durumda 28/12/2020 tarihinde yapılan tebligatın usulsüz olduğu, tebligatın elekronik tebligat adresine çıkarılması gerektiği anlaşılmıştır 7201 Sayılı Tebligat Kanunu’nun 32. maddesinde; tebliğ usule aykırı yapılmış olsa bile, muhatap tebliğe muttali olmuş ise tebliğ işleminin muteber sayılacağı ve muhatabın beyan ettiği tarihin, tebliğ tarihi olarak kabul edileceği öngörülmüştür....

Dava, çeke dayalı kambiyo senetlerine mahsus takipte borçlu şirkete ödeme emrinin TK'nın 35. maddesine göre tebliğinin usulsüz olduğu iddiasının yanısıra senedin vasfına yönelik şikayet ve imzaya itiraza ilişkindir. Hükmi şahıslara ne şekilde tebligat yapılacağı 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 12 ve 13. maddelerinde belirlenmiştir. Borçlu şirketin tebligat adresinin, ticaret sicilinde kayıtlı adresi olması ve tevziat saatlerinde kapalı bulunması veya tebligatın alınmasından imtina edilmesi halinde, bu adrese 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 21/1. ya da 35/4. maddelerine göre tebligatın yapılması gerekir. 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 35/4. maddesi uyarınca daha önce tebligat yapılmamış olsa bile, tüzel kişiler bakımından resmî kayıtlardaki adresleri esas alınır ve bu madde hükümleri uygulanır. Bu durumda, anılan maddeye göre tebligat yapılabilmesi için, muhatabın ticaret sicilinde kayıtlı adresine çıkartılan tebligatın bilâ tebliğ iade edilmiş olması zorunludur....

Dava usulsüz tebligat şikayeti ve icra memur muamelesini şikayete ilişkindir....

Md. 21/2'ye göre yapıldığını, önce "bilinen son adrese" gönderilen tebligat usulsüz olduğundan tüm tebligatların sıhhatini etkiler noktada olduğunu, müvekkilinin bilinen adresine çıkarılan ilk tebligattaki usulsüzlükler nedeniyle 2....

No:4 Çankaya/ANKARA'' adresine usulsüz olarak tebliğ edildiğini, tebligat mazbatası üzerinde yazılan ''şirket yetkilisinin Çarşıya gittiği beyanı''nın gerçeği yansıtmadığını, tebligat yapılan şahsın tebligat almaya yetkili olmadığından tebligatın usulsüz olduğunu belirterek, şikayetlerinin kabulü ile İİK 89/1 ,2 ve 3 haciz ihbarnameleri kapsamındaki tebligatlara ilişkin memur işleminin iptaline ve tüm haciz ihbarnameleri bakımından tebliğ tarihinin 04/07/2019 tarihi olarak kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Davalı alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle; ihbarnameler usulüne uygun tebliğ edildiği gibi İİK 89/1 ve 2 haciz ihbarnamelerine süresinde itiraz edilmediğinden 89/3 haciz ihbarnamesi gönderildiğini, 29/06/2019 tarihinde tebliğ edildiğini, İİK 89.md gereğince davacının itirazının kanunen bir sonuç doğurmayacağını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen tüm dosya kapsamına göre, davalı tarafından davacı hakkında kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde, davacı vekili tarafından ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği iddiası ile şikayette ve icra müdürlüğünün yetkisine, imzaya ve borca itirazda bulunulduğu, ilk derece mahkemesi tarafından usulsüz tebligat şikayetinin reddine, diğer itirazların süreden reddine karar verildiği, davacı vekili tarafından istinaf talebinde bulunulduğu anlaşılmıştır. İcra dosyasında ödeme emri tebligatlarının bulunmaması nedeni ile davacıya yapılan ödeme emri tebligatları icra müdürlüğünden istenmiş icra müdürlüğü tarafından davacıya TK 21/2 maddesi uyarınca yapılan tebligat parçası gönderilmiş ,davacıya gönderilen ve bila tebliğ dönen ilk tebligat tekrar istenmesine rağmen aynı tebligat tekrar gönderilmiştir....

birine yapılır”, Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 25. maddesinde ise; “Kendisine tebligat yapılacak kişi adresinde bulunmazsa tebliğ, kendisi ile aynı konutta oturan kişilere veya hizmetçilerinden birine yapılır” hükümleri yer almaktadır....

    Ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğüne ilişkin şikayet, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren yedi günlük sürede icra mahkemesine yapılmalıdır. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince, tebligatın usulsüz olması halinde muhatabı tebliğinden haberdar olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Borçlu icra mahkemesine başvurusunda, diğer şikayet ve itirazlarının yanında ödeme emri tebligatının usulsüz olduğunu da ileri sürdüğü halde, mahkemece bu konuda bir değerlendirme yapılmadığı, olumlu ya da olumsuz herhangi bir karar verilmediği görülmektedir. Mahkemece; öncelikle tebligatın usulsüz olduğuna ilişkin şikayetin incelenerek tebligatın usulsüz olduğu sonucuna varılması halinde, tebligat tarihinin TK.'...

      İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edilmiş olduğunu, müvekkilin tebligat adresinde bulunmamasına yönelik bir şerh içermediği ve bu yönüyle tebligatın usulsüz olduğunu ileri sürerek istinaf talebinde bulunulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen tüm dosya kapsamına göre; alacaklı tarafından davacı aleyhine senede dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine başlandığı, davacı vekili tarafından ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği iddiası ile şikayette ve imzaya itirazda bulunulduğu ilk derece mahkemesi tarafından usulsüz tebligat şikayetinin yerinde olmadığı bu nedenle davanın süresinde açılmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verildiği, davacı vekili tarafından istinaf talebinde bulunulduğu anlaşılmıştır....

      UYAP Entegrasyonu