Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

bu yapılan usulsüz tebligat sebebiyle haksız haciz işlemleri uygulanmıştır....

GEREKÇE: Uyuşmazlık, usulsüz tebligat şikayetine ve hacizlerin kaldırılması talebine ilişkindir. Adana 7. İcra Müdürlüğünün 2017/13667 E sayılı dosyasının incelenmesinde; Davalı alacaklı tarafından davacı borçlu aleyhine 28.694,82 TL miktarlı alacağın işlemiş faiziyle birlikte tahsili için ilamsız takip başlatıldığı, borçluya gönderilen ödeme emrinin 18/02/2020 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 04/03/2020 tarihinde verdiği itiraz dilekçesinde ödeme emrinin 28/02/2020 tarihinde tebliğ edildiğinin belirtildiği, davanın 22/11/2020 tarihinde açıldığı görülmüştür. İİK'nun 16.maddesi gereğince, usulsüz tebligatın öğrenildiği tarihten itibaren işlemeye başlayan 7 günlük yasal süre içinde icra mahkemesine usulsüz tebligat şikayetinin yapılması gerekmektedir....

DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. maddesine dayalı usulsüz tebligat şikayeti ile İİK'nın 169. maddesine dayalı yetkiye ve İİK'nın 170. maddesi uyarınca imzaya itiraz ve borçlunun kambiyo hukuku bakımından şikayetine ilişkindir. İstanbul 24. İcra Müdürlüğünün 2018/38338 Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde, alacaklı davalı tarafından borçlu davacı hakkında 249.295,89 TL alacağın tahsili amacıyla başlatılan kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip olduğu anlaşılmıştır. İlk derece mahkemesince usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile tebliğ tarihi öğrenme tarihi olarak bildirilen 11/04/2019 olarak belirlenmiş, yetkiye ve imzaya itiraz yönünden esasa ilişkin nedenlerle dava reddedilmiştir. Davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, usulsüz tebligat şikayetine ilişkin karar istinafa konu edilmediğinden kesinleşmiştir....

İcra Müdürlüğünün 2021/482 E sayılı dosyasında ödeme emrinin usulsüz tebliği şikayeti ile zamanaşımı nedeniyle takibin iptali istemine ilişkindir. Hükmi şahıslara ne şekilde tebligat yapılacağı 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 12 ve 13. maddelerinde belirlenmiştir. Borçlu şirketin tebligat adresinin, ticaret sicilinde kayıtlı adresi olması ve tevziat saatlerinde kapalı bulunması veya tebligatın alınmasından imtina edilmesi halinde, bu adrese 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 21/1. ya da 35/4. maddelerine göre tebligatın yapılması gerekir. Yargıtay'ın yerleşik içtihatlarına göre tüzel kişiler adına ticaret sicilindeki adreslerine gönderilen tebligatın, Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesine göre yapılmış olması halinde tebliğ memurunun, Tebligat Yönetmeliği'nin 30 ve 31. maddelerindeki koşulları araştırmasına gerek yoktur....

İcra Müdürlüğünün 2020/ 12621 sayılı dosyası ile başlatılan icra takibinde müvekkiline 1., 2., 3. haciz ihbarnameleri gönderildiği, tebligatların muhtara bırakıldığı müvekkiline uluşmadığından itiraz edilemediğini, müvekkilinin borçlu olarak eklendiğini, dosyanın incelenmesinde haciz ihbarnamelerinde icra müdürlüğünün E-imzasının bulunmadığını, bu nedenle yok hükmünde olduğunu, tebligat mazbataları dönmeden veri tabanınından yapılan sorgulamaya göre yeniden tebligat çıkarıldığını ve usulsüz olduğunu, birinci haciz ihbarnamesinin muhatabın nerede olduğu araştırılmadan muhtarlığa teslim edildiği, birinci haciz ihbarnamesi usulsüz tebliğ edildiğinden 2 ve 3. Haciz ihbarnamelerinin çıkarılamayacağını ve yok hükmünde olduğunu, 2. Ve 3. Haciz ihbarnameleri tebligatlarının da usulsüz olduğunu ileri sürerek haciz ihbarnamelerinin iptaline, tebligat tarihlerinin 02/09/2021 olarak düzeltilmesine, İİK 65. Maddesi gereği gecikmiş itirazın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Uyuşmazlık, genel haciz yolu ile başlatılan ilamsız icra takibinde usulsüz tebligat şikayeti ve gecikmiş itiraz niteliğindedir. Yargıtay'ın müstakar içtihatlarına göre, gecikmiş itiraz şikayetlerinde, davacı tarafından ileri sürülmemiş olsa dahi tebligatın usulüne uygun şekilde yapılmış olup olmadığı öncelikli olarak incelenmelidir....

İcra Müdürlüğünün 2020/1527 E sayılı dosyasında icra takibi yapıldığını, usulsüz tebligat ile takibin kesinleştirildiğini, müvekkilinin icra takibinden maaş haczi sebebiyle 10.06.2020 tarihinden haberdar olduğunu, tebligatın yapıldığı adresin Migros Ticaret A.Ş. Ege Bölge Direktörlüğü olduğunu, kurumda çok sayıda kişi çalıştığını, müvekkilinin kendisine yapılan tebligattan haberdar olmadığını, müvekkilinin konut adresi olduğunu, davalı yanca müvekkilinin ikamet ettiği adresin bilindiğini, iş yerine tebligat yapılmasının usulsüz olduğunu, müvekkilinin Nisan ayı nafaka ödemesini yaptığını, İcra Müdürlüğüne 11.06.2020 tarihli dilekçe ile tebligatın usulsüz olduğunun bildirildiğini ve Nisan ayı nafaka borcuna itiraz edildiğini, Müdürlüğün 12.06.2020 tarihli kararı ile taleplerinin reddedildiğini belirterek, icra dosyasında gönderilen tebligatın usulsüz olduğunun tespiti ile tebligat tarihinin öğrenme tarihi olan 10.06.2020 olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Tüm dosya kapsamına göre; davacı aleyhine kira alacağından bahisle tahliye talepli icra takibine gidildiği, davacının ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği, tebliğ tarihinin 20/09/2019 olarak düzeltilmesi için şikayette bulunduğu, davacıya çıkartılan ödeme emri tebligat parçasının incelenmesinde TK 21/1.maddeye uygun tebligat yapılmadığı, muhatabın adreste olmama nedeni, tevziat saatinden sonra dönüp dönmeyeceğinin tespit edilmediği, ayrıca beyanı alınan ve haber verilen güvenliğin kim olduğunun isminin yazılı olmadığı, bu nedenle şikayetin kabulüne yönelik ilk derece mahkemesi kararının yasaya uygun olduğu, davacının 20/09/2019 tarihinde tebliğ tarihinin düzeltilmesi için şikayette bulunduğu, aynı tarihte icra dosyasına itiraz ettiği, 23/09/2019 tarihinde ihtirazi kayıtla dosya borcunun ödenmesi usulsüz tebligat şikayetinde bulunmasına engel olmadığı, ilk derece mahkemesi kararının yasaya uygun olduğu anlaşılmakla istinaf talebinin esastan reddine...

İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARAR ÖZETİ: Mahkemece; ilamsız takipte itiraz etmek istiyen borçlunun; itirazını, ödeme emrinin tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeye mecbur olduğu, takip dosyasının incelenmesinde borçlunun 07/01/2008 tarihinde borca itiraz ettiği, fakat itiraz süresinde olmadığından takibe devam edildiği, bu tarihte ödeme emrinin usulsüz tebliğine ilişkin şikayette bulunmadığı, dolayısıyla takibin artık kesinleştiği, davacıya çıkartılan yenileme emrinin davacıya ayrı bir itiraz hakkı vermeyeceği gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiştir....

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/10/2022 NUMARASI : 2022/219 ESAS 2022/500 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Şanlıurfa 4....

UYAP Entegrasyonu