WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Borçluya yapılan bu tebligatın (şeklen) Tebligat Kanunu'nun 16. ve 20. maddeleri ile Tebligat Yönetmeliği'nin 25. maddesi uyarınca usulüne uygun olduğu, ancak Kolluk araştırmasına göre kendisine tebligat yapılan Yusuf Karapıçak'ın tebliğ yapılan tarihte muhatap ile aynı adreste oturmadığı tespit edildiği, bu bakımdan ödeme emrinin muhataba tebliği usulsüz olduğu, 3. Ancak her ne kadar ödeme emrinin tebliği bu haliyle usulsüz olsa da davacı borçluya 04.11.2019 tarihinde 103 davetiyesi tebliğ edildiği ve dava dilekçesinde 103 davetiyesine ilişkin usulsüz tebligat şikayetinin bulunmadığı, bu hususun Samsun BAM. 4.HD'nin 2020/698 E, 2020/750 K sayılı kaldırma ilamı ile de tespit edildiği, bu durumda borçlunun ödeme emrinden en geç 103 davetiye tebliği ile haberdar olduğunun kabul edileceği (İstanbul BAM 21.HD. E.: 2021/113 , K: 2021/1727 Karar; ... Bam 8....

    İcra Müdürlüğünün 2017/9624 E. sayılı dosyası ile müvekkilleri adresine yapılan tebligat usulsüz olduğunu, Davalı alacaklı tarafından başlatılan takip yetkisiz icra dairesinde başlatıldığını, keşidecinin adresinin Pendik, lehtarın adresinin Erzincan olduğunu, yetki şartının taraflarında keşideci T2 tacir olmadığından kambiyo senetlerinde yer alan yetki şartı HMK’nın emredici kurallarına göre geçersiz olduğunu, senet aslının icra kasasına alınmadığını, davalı tarafından daha sonradan icra dosyasına eklenen senetler takip öncesi ve sonrası zamanaşımına uğradığını ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir....

    Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, ilk derece mahkemesince usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile ilgili verilen kararın doğru olduğunu, ancak itirazlarının reddedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, zira tebligatın usulsüz olması nedeniyle takibin kesinleştirilmesi ve müteakip işlemlerinin yapılmasının hukuken bir anlam ifade etmediğini, bu durumda takip tarihi olan 2012 yılından sonra 3 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğunun açık olduğunu, zamanaşımı itirazının kabulü yerine reddine karar verilmesinin isabetsiz olduğunu, yine borca itiraz yönünden takibe konu senedin kredinin teminatı olarak verildiğini, ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla başlatılan bir diğer takip dosyasında kredi borcunun tahsil edildiğini, bu dosyada tahsil edilen miktarın dava konusu kambiyo takibindeki borçtan mahsup edilmemesinin ve hatta kambiyo takibinin kapatılmamasının usulsüz olduğunu, mahkemece borca itirazların değerlendirilmediğini, ayrıca usulsüz tebligat şikayeti kabul edildiği halde mahkemece...

    İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 28/12/2020 NUMARASI : 2020/452 ESAS- 2020/538 KARAR DAVA KONUSU : USULSÜZ TEBLİGAT ŞİKAYETİ-BORCA KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı-borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 8....

    İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 30/09/2021 NUMARASI : 2021/9 ESAS - 2021/404 KARAR DAVA KONUSU : Usulsüz Tebligat Şikayeti, Yetki İtirazı, Meskeniyet Şikayeti KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı ilk derece mahkeme kararı aleyhine istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, Dairemizce HMK'nun 353. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda dosyadaki belgeler okundu, incelendi....

    Somut olayda, davacı vekilinin usulsüz tebligata ilişkin şikayet dilekçesinin incelenmesinde, ödeme emrinin usulsüz tebliğine ilişkin şikayet sebeplerine yer verildiği, 103 davetiyesine ilişkin usulsüz tebligat şikayetinin bulunmadığı, icra dosyasının yapılan incelemesinde, şikayetçiye 13.11.2019 tarihinde 103 davetiyesinin T.K.'...

    Maddesine dayalı usulsüz ödeme emri tebliği şikayeti ile İİK'nın 169. Maddesine dayalı yetki itirazına ilişkindir. İİK'nın 18/3 maddesi gereğince aksine hüküm bulunmayan hallerde, duruşma yapılmasına gerek olup olmadığı icra mahkemesi takdirine bırakılmış ise de, anılan takdir yetkisi mutlak bir seçimlik hak olmayıp, halin icabına göre işin duruşmalı olarak incelenmesi gerektiği durumlarda mahkemenin takdir yetkisini duruşma yapmaktan yana kullanması gerekmektedir. Somut olayda usulsüz ödeme emrine ilişkin şikayetin niteliği ile İİK'nın 169. maddesine dayalı yetki itirazının borca itiraz niteliğinde olup duruşmalı incelenmesi gerekliliği karşısında mahkemece duruşma açılarak tarafların delillerinin toplanması ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken bu hususa riayet edilmemesi sebebiyle karar usul ve yasaya aykırıdır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Usulsüz tebligata itiraz K A R A R İnceleme konusu karar usulsüz tebligat şikayeti olup, belirgin biçimde Dairemizin inceleme alanı dışında kalmakta ve niteliği bakımından Yargıtay Başkanlar Kurulunun 26.01.2012 tarih ve 1 sayılı kararı ile hazırlanıp Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 09.02.2012 tarih 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 18.02.2012 tarih 28208 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek Yargıtay (12.) Hukuk Dairesine ait olmakla gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 25.12.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      Trabzon İcra Müdürlüğünün 2022/35 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; borçlu vekilince usulsüz tebligat şikayeti gereği takibin durdurulmuş olması nedeniyle, dosyamızdan alacaklıya ödenen miktarın iadesi için muhtıra gönderilmesini ve bekleyen tahsilatların kendilerine iadesini talep etmiş olduğu Trabzon İcra Müdürlüğünce ilgili talep hakkında, Yargıtay 12.Hukuk Dairesinin 2014/9415 Esas,2014/12051 Karar sayılı ve 2016/3551Esas ve 2016/17359 Karar sayılı kararları ile "İİK'nın 361. madde hükmünün uygulanabilmesi için icra dairesince borçludan fazla para tahsil edilmiş olması ya da yanlışlıkla ödeme yapılmış olması gerekmektedir. Haczin sonradan kaldırılmış olması önceden yapılan kesintileri hükümsüz kılmaz. Borçlunun usulsüz tebligat şikayeti üzerine takibin durdurulması ve hacizlerin bu karar üzerine kaldırılması işlemi İİK'nın 361. maddesi koşullarının oluştuğunun kabulü için yeterli değildir....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen tüm dosya kapsamına göre; alacaklı tarafından davacı aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine başlandığı, borçlunun, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği şikayetiyle birlikte imzaya itiraz ederek icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, usulsüz tebligat şikayetinin ve imza itirazının kabulüne karar verildiği görülmektedir. Usulsüz tebligat şikayeti yönünden yapılan incelemede; Tebligat Kanunu'nun 21/1. ve Tebligat Yönetmeliği'nin 30/1. maddeleri uyarınca; yapılacak tebliğ işleminde muhatap adreste bulunmaz ise, adreste bulunmama nedeninin yönetmelikte belirtilen kişilerden beyanının alınması, beyanda bulunan kişinin mutlaka adı ve soyadının ve sıfatının tebligat parçasına yazılması gerekir. Aksi halde yapılan tebliğ işlemi geçersiz olur. (HGK'nun 05/06/1991 tarih ve 91/12- 258 E. - 91/344 K. sayılı kararı)....

      UYAP Entegrasyonu