"İstanbul dışında olmak" mazereti İİK 65 maddesinde belirtilen gecikmiş itiraz kavramı içerisinde değerlendirilemeyeceği gibi davacının usulsüz tebligat şikayeti de bulunmadığı anlaşılmakla tebligatın usule aykırı tebliğ edilse bile davacının tebligattan haberdar olduğu halde ilamsız takip olması hasebiyle icra müdürlüğüne 7 günlük itiraz süresi içinde itirazda bulunmayarak takibin kesinleşmiş olduğu anlaşıldığından takibin iptali yönündeki davanın reddine karar ermek gerekmiş; ayrıca Davalı vekilinin % 20 icra inkar tazminatı talep ettiği görülmekle görülmekte olan iş bu dava için icra inkar tazminatı talep edilme koşullarının oluşmamış olduğu anlaşılmakla bu yöndeki talebinde reddine" dair karar verildiği görülmüştür. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Büyükçekmece 2. İcra Müdürlüğü 2020/3605 E....
Somut olayda, alacaklı tarafça, genel kredi sözleşmesine dayanılarak asıl borçlu ve ipotek maliki şikayetçi aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takip başlatılmış, borçlu vekili, usulsüz icra emri tebliği şikayeti ile birlikte öğrenme tarihine göre yasal sürede icra mahkemesine yaptığı başvuruda; diğer şikayetleri ile birlikte hesap kat ihtarnamesinin usulüne uygun tebliğ edilmediğini, bu nedenle icra emri gönderilemeyeceğini de ileri sürerek takibin iptalini istemiştir. İpotek borçlusu ... adına çıkartılan ihtarnamenin muhatabın 2.adresine gönderilen tebliğ evrakının adresin kapalı olması nedeniyle 11 numaralı komşusuna haber verilerek muhtar imzasına tebliğ edildiği açıklaması ile 23.01.2012 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmaktadır. Yapılan tebligat, 7201 sayılı TK'nun 21/1 ve 23/7. maddeleri ile Tebligat Yönetmeliği'nin 30. ve 35. maddeleri hükümlerine uygun olmadığından usulsüz olup, hukuki sonuç doğurmaz....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki şikayet sonucu mahkemece verilen hükmün Dairemizce bozulması üzerine, yukarıda tarih ve numarası yazılı direnme kararına ilişkin mahkeme dosyası, 02.12.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6763 sayılı Yasa'nın 45. maddesi ile 6100 sayılı HMK'na eklenen geçici 4/1. madde uyarınca Dairemize gönderilmiş olmakla, Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu hakkında bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine başlandığı, borçlunun icra mahkemesine yaptığı başvuruda, usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte senedin vade tarihinde tahrifat yapıldığı, senette çift vade bulunduğu iddiasıyla takibin iptalini talep ettiği, mahkemece usulsüz tebligat şikayetinin kabulüne ve senette çift vade olduğundan takibin iptaline dair karar verildiği, kararın alacaklı tarafından...
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; şikayete konu 103 davetiyesi ve kıymet takdiri Tebligat Kanunu’na göre işlem yapılmadan tebliğ edilmeye çalışılması nedeni ile usulsüz tebliğ edildiğinden kıymet takdiri ve 103 davetiyesi tebliği hukuka aykırı olduğunu ve iptali gerektiğini, yine usulsüz tebliğ edilen kıymet takdiri ve 103 davetiyesi aynı zarf içerisinde tebliğ edilmiş olup bu iki evrakın hukuken nitelikleri ve itiraz süreleri ayrı olup farklı iki evrakın tek zarfta tebliği bile tek başına hukuka aykırılık olduğunu, 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 2l/2. maddesi gereğince tebligat yapılabilmesi için, tebliği çıkaran mercice, tebligat çıkarılan adresin, muhatabın, adres kayıt sistemindeki adresi olduğu belirtilerek bu adrese TK' nın 21/2. maddesine göre tebligat yapılacağına dair tebliğ evrakı üzerine kayıt düşülmesi zorunlu olup; tebligatı çıkaran mercii tarafından söz konusu şerh verilmeden dağıtıcı tarafından TK' nın 21/2. maddesine göre tebliğ...
İcra Hukuk Mahkemesi'nin 04.12.2014 tarih ve 2014/580-1488 E.K.sayılı kararı ile ödeme emri tebliğ tarihinin 29.04.2014 olarak düzeltildiği, düzeltilen tebliğ tarihine göre 30.04.2014 tarihli itirazın sürede olup takibin durdurulduğu, bu nedenle alacaklının tahsil ettiği paranın iadesi için 08.01.2015 tarihli şikayete konu muhtıranın alacaklı asile çıkarıldığı, alacaklı tarafın, borca itiraz dilekçesinde borçlunun adresi olmadığından itiraz dilekçesinin reddi ile birlikte vekil yerine asile muhtıra tebliğ edilmesinin usulsüz olduğundan bahisle muhtıranın iptaline karar verilmesini mahkemeden talep ettiği, mahkemece, muhtıranın iptali yönündeki, şikayetin reddine karar verildiği görülmüştür.7201 sayılı Tebligat Kanunun 11., Avukatlık Kanunu'nun 41., HMK'nun 73. maddeleri gereğince vekille takip edilen işlerde tebligatlar vekile yapılır....
No:18/4 Yenişehir / MERSİN" olduğu, TK 10 maddesi uyarınca bu adresin bilinen adres olarak kabulünün gerektiği, takipte ise bilinen adrese tebligat yapılmaksızın "Pirireis Mah. 1120 Sk. Karakurtlar Sit. B Blok 13/1 Yenişehir/Mersin" adresine çıkartılan tebligatın bila tebliğ iadesi üzerine borçlu şirketin ticaret sicildeki kayıtlı adresine TK.nun 35. maddesi uyarınca ödeme emri tebliği işleminin usulsüz olduğu, borca itiraz yönünden ise takibin genel haciz yoluyla ilamsız takip olduğu ve takibin türüne göre borca itirazın icra dairesi nezdinde yapılması lüzumu karşısında, mahkeme nezdinde yapılan itirazın sonuç doğurmayacağı belirtilerek, usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile Mersin 3.İcra Müdürlüğünün 2021/1650 esas sayılı icra takibinde davacı borçluya gönderilen ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğinin tespiti ile öğrenme tarihinin 20/09/2021 olarak düzeltilmesine, borca itirazın reddine, taraf leh ve aleyhine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, karar verilmiştir....
için kanunun ve Yargıtay'ın aradığı şartlara haiz olmadığından hukuka aykırı olup usulsüz olduğunu, usulsüz tebligatın tarihi her ne kadar 02/12/2016 olarak görünse de aslında müvekkilinin icra takibinden 30/11/2018 tarihinde haberdar olduğunu, müvekkili aleyhine başlatılan takibin alacaklı kurum tarafından iki defa yenilenmesine ve 3 ayrı numara almış olmasına rağmen, bu tarihe kadar müvekkiline usulüne uygun hiçbir tebligat yapılmadığını, takibe dayanak mahkeme ilamının müvekkiline 04/02/2007 tarihinde ilanen tebligat yapıldığını, hükmün ise 12/02/2007 tarihinde kesinleştiğini, icra takibine 2004 yılında başlanıldığını, müvekkilinin öğrenme tarihi olan 30/11/2018 tarihine kadar icra dosyasının da kesinleşmediğini, bu nedenlerle takip dayanağı ilamın 10 yıllık zamanaşımına uğradığını beyan ederek usulsüz tebligatın iptali ile öğrenme tarihi olarak 30/11/2018 tarihinin kabulüne, zamanaşımı itirazının kabulü ile takibin iptaline, konulan hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini talep...
Kaldı ki, borçluya kıymet taktir raporu ve satış ilanı, yine ticaret sicil müdürlüğünde kayıtlı olan adresinde şirket çalışanları çarşıda olduğundan bahisle 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 21. maddesi uyarınca 29.12.2011 tarihinde yapılmış olup, usulüne uygundur. Bu durumda ödeme emri tebliğ işlemi usulsüz kabul edilse bile muhatabın en geç bu tarihte usulsüz tebliğ işlemini öğrendiğinin kabulü gerekeceğinden, borçlunun ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğuna ilişkin şikayeti anılan tarihe göre İİK. nun 16/1.maddesinde öngörülen yasal 7 günlük süreden sonradır. Şikayet süresinin geçirilmesinden sonra borçluya kayyum atanmış olması sonuca etkili değildir. Diğer bir ifadeyle bu husus şikayet süresini yeniden başlatmaz. O halde mahkemece şikayetin süre aşımı nedeniyle reddi gerekirken kabulüne karar verilmesi isabetsizdir....
Takibin şekline göre her türlü itiraz icra dairesine yapılacağından davacının borca itirazının da reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle, "Davacı borçlunun usulsüz tebligat şikayetinin süre aşımı nedeniyle reddine, davacı borçlunun borca itirazının reddine" karar verildiği görülmüştür....
İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki genel haciz yoluyla ilamsız takipte ödeme emrinin usulsüz tebliği şikayeti sebebiyle yapılan inceleme sonunda İlk Derece Mahkemesince icra takip dosyasında yapılan tebligata yönelik usulsüz tebliğe, takibin durdurulması ve taşınmazlara uygulanan hacizlerin kaldırılmasına yönelik şikayetin reddine, mahkemece verilen 04.08.2021 tarihli tensip ara kararıyla icra takip dosyasındaki satışa hazırlık ve satış işlemlerinin tedbiren durdurulmasına dair verilen tedbir kararının kaldırılmasına karar verilmiştir....