İcra Dairesinin 2019/40997 esas sayılı dosyasında davacının usulsüz tebliğ şikayeti yetkiye - borca itiraz ve takibin iptali taleplerinin ayrı ayrı reddine, Davacının 25/03/2021 tarihli hastane ruhsatı ihalesinin tedbiren durdurulması talebinin reddine karar verilmiştir....
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ödeme emrinin mavi zarf yerine beyaz zarfla tebliğ edilmesi, zarf üzerinde memurun, ad ,soyad ve imzasının bulunmaması, kapıya 2 nolu haber kağıdının yapıştırılmaması nedeniyle tebliğin usulsüz olduğunu, Mahkemece tebliğin usulsüz olduğunun kabul edilerek imzaya ve borca yönelik itirazlarının incelenmesi gerekirken usulsüz tebliğ şikayeti reddedilerek imzaya ve borca itirazları incelenmeden davanın süre yönünden reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu öne sürerek kararın kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. 7201 sayılı Kanunun 23. maddesinde, tebliğ mazbatasında yer alması gereken hususlar sayılmış olup, mazbatada tebliği çıkaran mercinin imzasının bulunması koşuluna yer verilmemiştir....
Somut olayda, borçlu tarafından şikayete konu edilen hacizlerin kaldırılması talebi hakkında olumlu-olumsuz bir karar verilmemesi HMK’nun 297. maddesine aykırılık oluşturmaktadır. O halde mahkemece, yukarıda yazılı gerekçe doğrultusunda, hacizlerin kaldırılması şikayeti ile ilgili olumlu-olumsuz bir karar verilmesi gerekirken bu hususta hüküm tesis edilmemesi isabetsizdir. SONUÇ :Borçluların temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde "Borca itirazın süresinde yapılmaması sebebiyle REDDİNE, hacizlerin kaldırılması ile satışın durdurulması taleplerinin ise borca itiraz kabul edilmediğinden REDDİNE, Şartları oluşmadığından para cezasına ve tazminata hükmedilmesine yer olmadığına" karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı tarafından; dava dilekçesindeki nedenler tekrar edilerek, yapılan tebligatların usulsüz olduğu beyan edilerek istinaf yasa yoluna başvurulduğu görülmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; 2004 sayılı İİK'nun 169. Maddesi uyarınca kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte borca itiraz ile hacze ilişkin şikayettir....
Davacı borçlu vekili istinaf dilekçesinde özetle; belediyeye ait bir çok taşınmaz olduğunu ve değerli olduğunu, fazla miktarda uygulanan hacizlerin kaldırılması gerektiğini, hacizlerin harçsız olarak kaldırılması şikayeti yönünden verilen kararın da usul ve yasaya aykırı olduğunu beyan etmiş, kararın kaldırılmasına ve şikayetin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Davalı tarafça istinafa karşı cevap dilekçesi sunulmamıştır. GEREKÇE: Uyuşmazlık, borçlu belediye tarafından bildirilen taşınmazlar dışındaki taşınmazlara haciz işlemi uygulanıp uygulanamayacağı, hacizlerin taşkın haciz olup olmadığı ve alacaklının muvafakati üzerine bu taşınmazlar üzerindeki hacizlerin kaldırılması aşamasında tahsil harcı alınıp alınmayacağı hususlarında toplanmaktadır....
Somut olayda; davacı borçlu tarafından ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği iddiası ile ödeme emri tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olarak düzeltilmesi ve hacizlerin kaldırılması talep edildiği halde, Mahkemece HMK'nın 26.maddesine aykırı olarak davacının talebi ile ilgisi olmayan hatalı gerekçe ile hüküm kurulduğu, bu şekilde davacının talebinin değerlendirilmediği anlaşıldığından ilk derece mahkemesi kararı isabetsizdir. Açıklanan nedenlerle; davacının istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1- a-6 ve 355. maddeleri uyarınca kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın Dairemizin kararına uygun şekilde inceleme ve araştırma yapılarak yeniden karar verilmek üzere ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir....
İcra Müdürlüğü'nün 2021/5319 esas sayılı dosyası ile müvekkili aleyhine ilamsız takip başlatıldığını ve müvekkili tarafından tebliğ parçasının 17/02/2022 tarihinde muhtardan alınması neticesinde öğrenildiğini, icra müdürlüğüne borca itiraz dilekçesinin sunulduğunu, itirazın süresi içinde yapılmadığından talebin reddine karar verildiğini, takip talebinde müvekkilinin aktif olarak oturduğu bilinen son adresinin yer almasına rağmen tebligatın mernis adresine yapıldığını, iade dönmesi üzerine T.K. 21/2'ye göre tebligatın yapıldığını, bu nedenle yapılan tebligatın usulsüz olduğunu ifade ve özetle; usulsüz yapılan ödeme emri tebliğ işleminin iptaline, takibin tedbiren durdurulmasına, tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 17/02/2022 tarihi olarak tespitine, dosyada yapılan hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini istinaf etmiştir....
Bu kapsamda yapılan incelemede; her ne kadar icra dosyasında borçlu vekili Av.Mehmet Ender Çelik'in baroda kayıtlı adresine posta ile tebligat yapılmış ise de, PTT Müdürlüğüne Dairemizce yazılan yazıya verilen 4787 sayılı yazıda Av. Mehmet Ender Çelik'in UETS'de kayıtlı e-tebligat adresinin bulunduğu, adresin 13.02.2019 tarihinde aktif edildiği ve tebligat alımına hazır hale getirildiği bildirilmiştir. Tebligat Kanunu'nun 7/a maddesi uyarınca, elektronik tebligat adresi olan avukatlara, tebligatın elektronik yolla yapılması zorunlu olup, posta yolu ile yapılan tebligat yok hükmündedir. Kural olarak tebliğ usulsüzlüğü şikayeti, İİK'nın 16/1. maddesi uyarınca ıttıla tarihinden itibaren 7 gün içerisinde ileri sürülmesi gerekmekte ise de, elektronik tebligat adresi varken posta yolu ile tebligat gönderilmesi, kanunun emredici hükümlerine aykırı olduğundan, şikayet süreye tabi değildir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/11/2020 NUMARASI : 2020/997 ESAS - 2020/1434 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü....
İcra Müdürlüğü'nün 2019/10572 Esas sayılı dosyasında (davacı) borçluya gönderilen ödeme emrinin tebliğ tarihinin 25.09.2019 olarak düzeltilmesine, takip kesinleşmeden uygulanan hacizlerin kaldırılmasına, borçlunun diğer iddiaları itiraz niteliğinde olup, takibin şekline göre İcra Müdürlüğünce değerlendirilmesine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı alacaklılar temyiz isteminde bulunmuştur. B. Temyiz Sebepleri Davalı alacaklılar istinaf dilekçesini tekrarlayarak, istinaf kararına karşı yasal süresi dahilinde temyiz kanun yoluna başvurduklarını belirtmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, tebligat usulsüzlüğü ve borca ve faize itiraz davasına ilişkindir. 2. İlgili Hukuk İcra İflas Kanunu 16. madde. Tebligat Kanunu 21. madde, 35. madde. 3....