Asliye Hukuk Mahkemesinin .../... esas sayılı dosyası ile tasarrufun iptali davasının ikame edildiğini, usulsüz tebligat şikayeti sonucu İcra Hukuk Mahkemesi kararı ile neticesinde hacizlerin kaldırılmasına ve takibin durmasına karar verildiğini, davalı tarafından ödeme emrine, borca, faize ve tüm fer' ilerine haksız ve mesnetsiz olarak alacağı sürüncemede bırakmak maksadıyla itiraz edildiği ve takibin durduğunu, davalıya yapılan tebligatın usulüne uygun yapıldığını belirterek ve fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak davanın kabulüne, itirazın iptaline, takibin devamına, %20'den aşağı olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiş, bu talebini duruşmada tekrarlamıştır. Davalıya usulüne uygun tebligat yapılmış olup, davalı taraf davaya cevap vermemiş, duruşmalara katılmamıştır....
Uyuşmazlık, kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte usulsüz tebligata dair şikayete, borca ve imzaya itiraza ve hacizlerin kaldırılması istemlerine yöneliktir. Takip dosyası incelendiğinde; davalı alacaklı tarafından davacının murisi Huriye Develioğlu hakkında kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibinin başlatıldığı, ödeme emrinin davacının murisi olan borçlu Huriye Develioğlu'na 25/03/2019 tarihinde TK'nın 21/1'e göre tebliğ edildiği, tebligat mazbatasında, imzadan imtina eden komşusu Mehmet Senet'e haber verildiği, komşu Mehmet Senet'in muhatap Huriye Develioğlu'nun dışarıya gittiğini beyan ettiği hususlarının yazılı olduğu görülmüştür. Tebligat Kanunu 21/1 maddesinde madde metni, iki hali birlikte düzenlemiştir. Bunlardan ilki “adreste bulunmama”, diğeri ise “tebellüğden imtina”dır....
üzerindeki hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/10/2021 NUMARASI : 2021/834 E. 2021/811 KARAR DAVA KONUSU : USULSÜZ TEBLİĞ ŞİKAYETİ KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 13. İcra Müdürlüğü'nün 2021/9868E. sayılı dosyasında, davalı- alacaklı tarafından müvekkil hakkında takip başlatıldığını, müvekkilin 03.09.2021 tarihinde dosyaya itiraz ettiğini, itiraz neticesinde talebinin reddedildiğini, icra müdürlüğü kararının müvekkile tebliğ edilmediği, tebligat usulsüz olup, müvekkilin usulsüz tebliğden 07.10.2021 tarihinde haberdar olduğunu, bunun üzerine icra dosyasına 08.10.2021 tarihinde yeniden dilekçe verdiğini, müvekkile gönderilen ilk tebligatın adresin kapalı olmasından dolayı iade edildiğini, yeniden tebligat yapılması gerekirken TK 21/2 maddesine göre tebligat yapılmasının yersiz olduğunu beyanla; tebliğ tarihinin 07.10.2021 olarak kabulüne karar verilmesini istemiştir....
DELLİLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Uyuşmazlık; ödeme emrinin usulsüz tebliği ve takibin iptali talebinden ibarettir. Genel haciz yoluyla başlatılan takiplerde asıl olan ödeme emrinin tebliğinden itibaren kanuni süresi içinde itirazın icra müdürlüğüne yapılmasıdır. Kanuni süreden kasıt ise, ödeme emrinin usulsüz tebliğine dair iddianın öğrenilmesi tarihinden itibaren 7 gün içinde usulsüz tebligat şikayetinin icra mahkemesinde İİK. 16/1 maddesi gereğince dava ikamesi ile olacağı aşikardır. O halde, davacı asıl tarafından icra takip dosyasına ibraz edilen borca itiraz dilekçesinde takipten 12/01/2021 tarihinde haberdar olduğunun bildirilmiş olması anılan tarihten itibaren 7 günlük süre içinde dava açması halinde usulsüz tebligat iddialarının yargılaması yapılacağı aşikardır. Ancak, davacı tarafça davanın açılma tarihi nazara alındığında kanuni süresi içinde öğrenme tarihinden itibaren açılmış davanın bulunmadığı sabittir....
Delillerin Değerlendirilmesi Ve Gerekçe;Davacı hakkında başlatılan kambiyo senetlerine özgü icra takibinde davacı tarafça usulsüz tebligat şikayeti ile borca itirazın 04.12.2018 tarihinde icra müdürlüğüne yapılan borca itirazın süresinde yapıldığının kabulü ile hacizlerin kaldırılmasının talep edildiği, mahkemece usulsüz tebligat şikayetinin kabulüne karar verildiği, davalı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun “Aynı konutta oturan kişilere veya hizmetçiye tebligat” başlıklı 16. maddesinde; “Kendisine tebliğ yapılacak kişi adresinde bulunmazsa tebliğ kendisi ile aynı konutta oturan kişilere veya hizmetçilerinden birine yapılır” hükmü, Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 25. maddesinde ise; “Kendisine tebligat yapılacak kişi adresinde bulunmazsa tebliğ, kendisi ile aynı konutta oturan kişilere veya hizmetçilerinden birine yapılır” düzenlemesi yer almaktadır....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı -borçlu vekili istinaf dilekçesinde özetle;müvekkil şirkete ödeme emrinin usulsüz olraak tebliğ edildiğini, usulsüz tebligatın iptali için yerel mahkemede dava açıldığını, ancak mahkeme tarafından borca itirazda bulunulmuşcasına takibin türü gereği İİK 62 maddesi uyarınca her türlü itirazın icra dairesine yapılacağı gerekçesi ile davanın reddedildiğini, mahkeme kararının hatalı olduğunu beyanla, mahkemece verilen kararın kaldırılarak usulsüz tebligattan ötürü müvekkil şirkete gönderilen ödeme emrinin iptali ile davanın kabulüne, mevcut ve yapılacak olan hacizlerin fekkine karar verilmesini istemiştir....
halde TK 35.maddeye göre tebliğ edildiği, müdürlükçe 11/09/2021 tarihli tensip kararı ile alacaklı vekilinin haciz taleplerinin reddedildiği, "Borçlu gerçek kişiye TK35 maddesine göre tebliğ işleminin yapıldığı, bu haliyle usulsüz olduğu anlaşılmakla, talebin reddine, masraf depo edildiğinde ve yeniden talep halinde borçluya ödeme emrinin tebliğine" şeklinde karar verildiği, takip kesinleştirilmeyerek tebligatın usulsüz olduğunun müdürlükçe tespit edildiği, bu haliyle usulsüz tebligat şikayetinin konusuz kaldığı, takibe dayanak bonoda zamanaşımı süresinin 3 yıl olduğu, 2015 ve 2021 yılları arasında 3 yıldan fazla süre zamanaşımını kesen herhangi bir işlem(haciz talebi) yapılmadığı, zamanaşımına yönelik şikayetin yerinde olduğu anlaşılmakla, usulsüz tebligat şikayeti konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, icranın zamanaşımına uğradığından geri bırakılmasına ve hacizlerin fekkine" dair karar verildiği görülmüştür....
Bankası vekili tarafından 28.08.2015 tarihli takip talebi ile 30.07.2015 vade tarihli senede dayalı olarak, borçlu ... ve diğer borçlular hakkında kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı ve adı geçen borçluya örnek 10 nolu ödeme emrinin 04.09.2015 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu vekilinin ise, ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürerek 14.09.2015 tarihinde icra mahkemesine yetkiye, borca ve faize itirazda bulunduğu, mahkemece itirazın süre aşımı sebebiyle reddine karar verildiği görülmektedir. İİK'nun 168/5. maddesine göre borçlu, borçlu olmadığı veya borcun itfa edildiği veya mehil verildiği veya alacağın zamanaşımına uğradığı veya yetki itirazını ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 gün içinde icra mahkemesine bildirmek zorundadır. Bu süre geçirildikten sonra yapılan itiraz geçersizdir....
İcra Dairesi'nin yetkili olduğunun belirlenmesine karar verildiği, alacaklı vekilinin talebi üzerine dosyanın gönderildiği yetkili ... İcra Dairesi'nce borçlulara kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibine ilişkin örnek 10 numaralı ödeme emri gönderildiği anlaşılmıştır. Borçluların yetkili icra dairesinden gönderilen ödeme emrine karşı süresi içerisinde borca, imzaya itiraz ve şikayet hakkı bulunmaktadır. O halde mahkemece yapılacak iş, öncelikle tebligat usulsüzlüğü şikayetinin incelenmesi bu şikayetin sonucuna göre diğer itiraz ve şikayetlerin yasal süresinde olması durumunda esastan inceleme yapılması gerekirken yasal ve yerinde olmayan gerekçe ile borçluların takipten haberdar oldukları ve takibin kesinleştiği gerekçesiyle istemin süreden reddi isabetsizdir....