Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ayrıca, Dairemizce Uyaptan yapılan araştırmada, karar tarihi olan 16/06/2021 tarihinden sonra 24/11/2021 tarihinde davacının vefat ettiği anlaşılmakla, davacının mirasçılık belgesinin temini ile mirasçıları adına usulüne uygun vekaletname ibrazı veya mirasçılarına tebligat yapılmak suretiyle taraf teşkilinin sağlanması, daha sonra davacının haczedilmezlik şikayetinin davacının ölümü de dikkate alınarak değerlendirilmesi, dava tarihi itibariyle şikayette davacının haklılık durumunun ve aracın niteliğinin değerlendirilmesi gerekmektedir. Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacının haczedilmezlik şikayeti hakkında karar verilmemesi nedeniyle kararın usul ve yasaya uygun olmadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esasa ilişkin diğer yönler incelenmeksizin kabulü ile, HMK'nın 353/1- a/6 maddesi uyarınca kararın kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir....

Ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğu iddiası İİK.nun 16. maddesi kapsamında şikayet olup açıkça ve delilleriyle ileri sürülmesi gerekir (HGK'nun 27.01.2010 tarih 2009/12-539 E.,2010/16 sayılı kararı). Somut olayda borçlunun icra mahkemesine verdiği dilekçesinde kendisine gönderilen ödeme emri tebligatının usulsüz olduğuna dair açık bir iddiası bulunmamaktadır. Şikayet dilekçesinde yer alan: "ödeme emrinin muhtara bırakıldığı, ödeme emrinden 21.09.2015 tarihinde haberdar olunduğu" şeklindeki beyanlar usulsüz tebligat şikayeti olarak yorumlanamaz. Zira tebligat usulsüzlüğü ayrıca, açıkça ve delilleriyle ileri sürülmüş değildir. O halde yöntemine uygun olarak açıkça ve delilleriyle ileri sürülen bir tebligat usulsüzlük şikayeti bulunmadığı halde mahkemece hukuki tavsifte hataya düşülerek 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi uygulanmak suretiyle tebliğ tarihinin düzeltilmesi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....

    Kişiye satıp tekrar satın alması suretiyle meskeniyet şikayetinde bulunmasının hakkın kötüye kullanımı niteliğinde olup borcu ödemekten kaçındığının göstergesi olduğunu, ayrıca haczedilmezlik şikayetinin 7 günlük süreye tabi olduğunu ve davanın yasal süresi içinde açılmadığını belirterek, istinaf başvurusunun reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE : Uyuşmazlık, kıymet takdir raporunun usulsüz tebliğ edildiğine ilişkin usulsüz tebliğ şikayeti ve İİK.nın 82/1- 12.maddesi kapsamında meskeniyet iddiasına dayalı haczin kaldırılması talebine ilişkindir....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde "Usulsüz tebligat şikayetinin 6100 Sayılı HMK'nun 114/1- i ve 115/2 maddesi uyarınca dava şartı yokluğundan usulden REDDİNE, haciz ihbarnamelerinin geçersiz olduğu iddiası talebinin ise usulsüz tebligat şikayeti daha evvel kabul edilmediğinden esası incelenerek REDDİNE" karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili tarafından; dava dilekçesindeki nedenler tekrar edilerek istinaf yasa yoluna başvurulduğu, adli yardım talebinde bulunulduğu görülmüş, 6100 sayılı HMK'nın 336/3 maddesi gereğince adli yardım talebi dairemizce değerlendirilmiş ve kabul edilmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; usulsüz tebliğ şikayetine ve bu şikayet ile birlikte haciz ihbarnamelerinin iptali talebine yönelik şikayettir....

    İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacıya gönderilen örnek 22 davet kağıdı içeriğinde taşınmazın haczine dair herhangi bir bilgi bulunmadığını, haczin borçluya bildirilmesi için gönderilen davet kağıdında taşınmazın belirleyici özelliklerinin belirtilmesi gerektiğini ayrıca haczedilen taşınmazın davacının haline münasip evi olduğunu, İİK m.82/12 hükmüne göre; borçlunun haline münasip evinin, haczi caiz olmayan mal ve haklardan olduğunu, haczedilen taşınmazın davacının haline münasip evi olup olmadığının araştırılmadığını, haciz işleminin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, mahkeme kararının kaldırılarak, davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Uyuşmazlık, usulsüz tebliğ ile meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti ile kıymet taktirine itiraza ilişkindir....

    Karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunarak, mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, meskeniyet iddialarının kabul görülmesi gerekirken reddedilmesinin haksız olduğunu, yargılama gideri ve avukatlık ücretine hükmedilmiş olmalarının hatalı olduğunu, keşif tarihi itibariyle bu bedel 170.000 TL hesaplandığını, keşif tarihinden sonra piyasalardan fahiş oranda artış olup 170.000 TL bedelle haline münasip bir ev almanın imkansız olup müvekkilinin mağdur edildiğini, yeniden keşif yapılarak günümüzdeki haline münasip bir evin bedelinin tespit edilmesi gerektiğini belirterek mahkeme kararının kaldırılarak günümüz taşınmaz rakamlarına uygun olarak şekilde yeniden bedel belirlenmek suretiyle davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Dava, İİK'nun 82/1- 12 maddesi uyarınca açılmış meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti davasıdır....

    DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 82/1- 4 ve 82/1- 12. maddeleri uyarınca meskeniyet ve maişet iddialarına dayalı haczedilmezlik şikayetidir. Didim (Yenihisar) İcra Müdürlüğünün 2008/1197 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davalı alacaklı tarafından davacı borçlu ve dava dışı borçlu hakkında başlatılan kambiyo takibi kapsamında borçlu davacıya ait Muğla İli, Menteşe İlçesi, Göktepe Mah., 322 ada 4 parsel, 349 ada 1 parsel ve 287 ada 48 parseller üzerine dava tarihinden önce en son 13/01/2021 tarihinde haciz şerhi konulduğu, takip kapsamında 30/09/2021 tarihinde kıymet takdir işlemi yapıldığı, düzenlenen raporun ve 103 davet kağıdının 07/11/2021 tarihinde davacı borçlu vekiline tebliğ edildiği, davanın yasal sürede olduğu anlaşılmıştır. İİK'nın 82/1- 12. maddesine dayalı olarak haczedilmezlik şikayetinde bulunulabilmesi için, şikayet tarihi itibariyle hukuken geçerli bir haczin varlığı şart olduğu gibi, haczin yargılama süresince de ayakta kalması gerekir....

    İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 09/11/2021 NUMARASI : 2019/198 ESAS- 2021/2028 KARAR DAVA KONUSU : HACZEDİLMEZLİK ŞİKAYETİ KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı-borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 11. İcra Müdürlüğünün 2014/521 Esas sayılı dosyasından başlatılan takip kapsamında davacıya ait İstanbul ili Şile ilçesi Doğancılı Mahallesi 419 parsel sayılı taşınmaza haciz konulduğunu, buna ilişkin 103 davetiyesinin davacıya 31/01/2019 tarihinde tebliğ edildiğini, hacizden haricen haberdar olunsa bile borçlunun hacizle ilgili şikayetlerinde sürenin tebligat ile başladığını, bu taşınmazın borçlunun aile konutu, mesken olarak kullandığı bir yer olduğunu, bunun yanında geçimini de buradaki bağ, bahçe ve hayvanlardan sağladığını, haciz işleminin İİK'nın 82. maddesine aykırı olduğunu bildirerek, haczin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir....

    DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 82/1- 12 maddesine dayalı meskeniyet şikayetine ilişkindir. İİK'nın 82/1- 12 maddesine dayalı meskeniyet şikayeti, İİK'nın 16/1 maddesi uyarınca yedi günlük süreye tabidir. Bu süre, öğrenme tarihinden itibaren işlemeye başlar. İİK'nın 103. maddesinde de "... haciz sırasında borçlu veya alacaklı adına tebligat kanunu hükümlerine göre tebellüğe yetkili kimse bulunduğu takdirde haciz tutanağının bir örneği bulunan şahsa verilir. Borçluya veya alacaklıya ayrıca haber verilmez " hükmü yer almaktadır....

    Takip dosyası incelendiğinde; alacaklı tarafından borçlu T1 hakkında ilamsız takip başlatıldığı ve takibin kesinleştiği, Karabük ili Merkez ilçesi Yeşil Mah. 433 Ada 3 Parsel sayılı taşınmaza 01.10.2018 tarihinde T1 hissesi üzerine haciz konulduğu, taşınmazın muris Sadık Kapanşahin adına kayıtlı olduğu, taşınmazın haczine ilişkin 103 davetiyesinin 13/02/2019 tarihinde şikayetçi borçlu T1'in bizzat kendisine tebliğ edildiği, davanın ise 25.02.3019 tarihinde açıldığı görülmüştür. İİK'nın 82. maddesinin 1. fıkrasının 12. bendi gereğince, borçlunun “haline münasip” evi haczedilemez. Bu maddeye dayalı haczedilmezlik şikayetinde bulunma hakkı sadece tapu maliki borçluya aittir. İİK'nun 82. maddesinin birinci fıkrasının 12. bendi gereğince meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti, aynı kanun'un 16/1. maddesine göre 7 günlük süreye tâbidir. Şikayet süresi haczin öğrenildiği tarihten itibaren başlar....

    UYAP Entegrasyonu