, usulsüz tebligat şikayeti ile sair şikayetlerin ve borca itirazın yasal süresi içerisinde olmadığı, İİK’nın 78. maddesine dayalı şikayetinin de yerinde olmadığı gerekçeleriyle istemin reddine karar verildiği, kararın borçlu tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine hükmedildiği, kararın borçlu tarafından temyiz edildiği görülmüştür....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu aleyhine genel haciz yoluyla icra takibine başlandığı, borçlunun icra mahkemesine başvurusunda; ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini, usulsüz tebliğ şikayeti kabul edilmezse tebliğ tarihinde yurt dışında olduğunu ve takipten 26.05.2016 tarihinde haberdar olduğunu ileri sürerek gecikmiş itirazının kabulünü ile borca ve imzaya itirazının kabulunü istediği, mahkemece istemin, hem usulsüz tebligat şikayeti hem de gecikmiş itiraz olarak nitelendirilmesi ile tebliğ işleminin usulüne uygun olduğu, gecikmiş itirazın ise kabulü ile ödeme emrinin 26.05.2016...
İcra Müdürlüğünün 2018/11463 Esas sayılı dosyasından takip yapıldığını, 12.08.2018 tarihinde başlatılan icra takibinden ödeme emrinin doğrudan Tebligat Kanunu 21/2 ye göre usulsüz olarak tebliğ edildiğini, davacının 29.07.2019 tarihinde icra dosyasından muttali olduğunu, yapılan inceleme sonucunda tebligatın usulsüz yapıldığının anlaşıldığını, davacının 29.07.2019 tarihinde muttali olması ile Bakırköy 9. İcra Mahkemesinin 2019/691 Esas sayılı dosyası kapsamında, usulsüz tebligat ile ilgili dava açıldığını, Bakırköy 9....
B2 Blok 6A/2 Esenyurt/İstanbul adresine tebligat çıkarılmasının talep edildiğini, 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 10. maddesinde tebligatın yapılma usulünün açıklandığını, bu madde uyarınca müvekkilin önce bilinen adresine, bu adrese tebligatın yapılamadığının anlaşılması halinde adres araştırması ile mernis sisteminde kayıtlı adresine tebligat gönderilmesi gerektiğini, ancak icra dosyasında, davacı müvekkilinin mernis adresinin sorgulanmadığını ve bilinen adresinden sonra mernis adresine tebligat çıkarılmadığını, yine çıkartılan tebligat zarfının da usulsüz olduğunu, müvekkili adına çıkartılan tebligatın usulsüz olması nedeniyle takibi öğrenme tarihinin 06/11/2020 olarak kabulü ile icra emrinin ve takibinin usulsüz tebligat neticesinde konulan hacizlerin fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İCRA HUKUK MAHK TARİHİ : 23/02/2021 NUMARASI : 2020/786 ESAS- 2021/129 KARAR DAVA KONUSU : USULSÜZ TEBLİĞ ŞİKAYETİ KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı-borçlu dava dilekçesinde özetle; icra dosyasından düzenlenen ödeme emrinin tarafına usulsüz tebliğ edildiğini, Uyap vatandaş portaldan icra dosyasında tarafına tek bir tebligat bulunduğunu gördüğünü, evlenmeden önce ailesinin yaşadığı, yılın belli dönemlerinde oturdukları adrese tebligat çıkarıldığını, doğrudan muhtara tebliğ yapıldığını, tebligatın yapıldığı tarihteki adresin tebliğ adresi olmamasına rağmen doğrudan muhtara yapılan tebligattan haberdar olmadığını, ödeme emri tebligatının usulsüz olduğunun tespiti ile ıttıla tarihini 20/11/2020 tarihi olarak düzeltilmesine karar verilmesini ve icra dosyasına yaptığı itirazının süresinde olduğunun tespitine, borca, faize, faiz oranına, vekalet ücretine ve tüm tutarlara itirazının kabulüne, 657 Sayılı Kanuna tabi kamu kurumunda çalışması nedeniyle hakkında disiplin...
Bu durumda, yukarıda belirtildiği üzere, 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 2l/2. maddesi gereğince tebligat yapılabilmesi için, tebliği çıkaran mercice, tebligat çıkarılan adresin, muhatabın, adres kayıt sistemindeki adresi olduğu belirtilerek bu adrese T.K.'nun 21/2. maddesine göre tebligat yapılacağına dair tebliğ evrakı üzerine kayıt düşülmesi zorunlu olup; tebligatı çıkaran mercii tarafından söz konusu şerh verilmeden dağıtıcı tarafından T.K.'nun 21/2. maddesine göre tebliğ işlemi yapılamayacağı açıktır. Şikayete konu satış ilanı tebliğ evrakı üzerinde; tebligat mazbatasını çıkaran mercii tarafından T.K.'nun 23/1-8. ve Yönetmeliğin 16/2. maddesi kapsamında bir şerh verilmediği anlaşılmakta olup; dağıtıcının kendiliğinden satış ilanı tebliğ işlemini T.K.'nun 21/2. maddesi uyarınca yapması yukarıda değinilen yasa ve yönetmelik hükümlerine aykırıdır. Bu nedenle, sözü edilen tebligat usulsüz olup şikayet süresindedir....
Davacı vekili istinaf başvurusunda özetle; ilk derece mahkemesinin davanın kabulüne karar verdiği halde hacizlerin kaldırılmasına yönelik hükümde herhangi bir karara yer vermediğini, bu hususta herhangi bir değerlendirmede bulunmadığını, yargılama aşamasında müvekkili dernek hakkında takibin tedbiren durdurulmasına ve dosyadaki paranın alacaklıya ödenmemesi yönünde karar vermiş olan ilk derece mahkemesinin hükümle birlikte hacizlerin kaldırılmasına da karar vermesi gerektiğini belirterek, yetkisiz icra dairesinde usulsüz tebligat ile başlatılan icra takibi doğrultusunda tesis edelin tüm hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
e 27.08.2020 tarihinde tebliğ işlemi anında borçlunun evinde bulunmadığı veya o sırada evrakı bizzat alamayacak bir halde olduklarına ilişkin araştırma ve şerh bulunmadığı, tebliğ işleminin 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 12. ve 13. maddeleri ile Tebligat Yönetmeliğinin 21. maddesine aykırı olduğu, borçlunun usulsüz tebliği daha önce öğrendiği yazılı belge ile ispatlanamadığından Tebligat Kanunu 32. maddesi gereğince usulsüz tebliğe muttali olduğunu beyan ettiği 24.01.2021 tarihinin tebliğ tarihi olduğu, satış kararının iptaline dair şikayet hakkında ise satış gerçekleşmiş olması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile usulsüz tebligat şikayetinin kabulüne, kıymet taktir raporu tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olarak beyan edilen 24.01.2021 olarak düzeltilmesine, ihale yapıldığından satış kararına ilişkin şikayet hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A....
İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne yazılan müzekkere cevabında tebligatta adı geçen ... isimli komşuyu tanıyan ve bilen olmadığı, bu nedenle tebligatın usulsüz olduğu gerekçesi ile usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile borçluya takip dosyasından gönderilen ödeme emrini içerir tebligatın usülsüzlüğünün tespiti ile tebliğ tarihinin TK'nın 32. maddesi gözetilerek 26.11.2020 tarihi olarak belirlenmesine, borçlunun araç, taşınmaz ve banka hesaplarına konulan hacizlerin kaldırılmasına karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde alacaklılar istinaf başvurusunda bulunmuştur....
İcra Müdürlüğü'nün 2019/122806 esas sayılı dosyası incelendiğinde 05/11/2019 tarihli karar tensip tutanağı ile normal tebligat çıkartıldığının tespit edileceğini, yani davacı borçlu vekilinin iddia ettiği gibi tebliğ işleminin TK'nın 21/2. maddesine göre değil, TK'nın 21/1. maddesine göre yapıldığını, bu sebeple; yerel mahkeme kararının müvekkili aleyhine olan kısmının kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER: Dava, usulsüz tebliğ şikayeti ile hacizlerin kaldırılması istemine ilişkindir....