WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO:2021/343 Esas KARAR NO:2022/641 DAVA:İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) DAVA TARİHİ:20/05/2021 KARAR TARİHİ:23/06/2022 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, Yukarıda adı ve adresi yazılı davacı tarafından açılan hukuk davasının----- sayılı ----Maddesi gereğince---- adına yargılama yapmaya görevli ve yetkili ------- yapılan yargılaması sonucunda aşağıda gerekçesi yazılı hükme ulaşılmıştır....

    sayfasının 4. paragrafında ve ayrıca borçlular aleyhine ilamda teselsül hükmünün yer almamasına karşın borcun vekalet ücreti ve faiz ile ferilerinin tüm taraflardan müteselsilen istenmesi şeklindeki ilamlı icra takibinin usulsüz olduğunu belirterek icra emrinin iptali ile müvekkillerinin asıl borç ve vekalet ücreti ile faiz, icra harç ve masraflarından ancak %20 si oranında sorumlu olması gerektiğini belirterek icra emrinin talepleri doğrultusunda düzeltilmesine ve iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

      İstinaf incelemesi HMK'nın 355. maddesi gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen de kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmış olup, İlk derece mahkemesince, ASKİ tarifeler yönetmeliğine göre usulsüz su kullanımı gerçekleştirildiği, bu tarifeler yönetmeliğinin 4. Bölümündeki yaptırımlar tarifesine göre (42.2.a) abone olmadan sayaç takarak su kullanan özel veya tüzel kişilerin usulsüz su kullanmış sayılacağı, usulsüz su kullanan özel veya tüzel kişilere kullandıkları su miktarı ile tespit edildikleri tarihteki abone grubuna uygulanan ücret tarifesinin %50 fazlasıyla tahsil edileceği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, davalı tarafça istinaf yoluna başvurulmuştur. Dosya kapsamında bulunan itirazın iptali dosyasında itirazda bulunan davalı yetkilisi tarafından bildirilen Selahattin Eyyübi Mah. 3826 sk....

      DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE: Dava; itirazın iptali istemine ilişkindir. İstinaf incelemesi HMK'nın 355. maddesi gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen de kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmış olup, İlk derece mahkemesince, ... tarifeler yönetmeliğine göre usulsüz su kullanımı gerçekleştirildiği, bu tarifeler yönetmeliğinin 4. Bölümündeki yaptırımlar tarifesine göre (42.2.a) abone olmadan sayaç takarak su kullanan özel veya tüzel kişilerin usulsüz su kullanmış sayılacağı, usulsüz su kullanan özel veya tüzel kişilere kullandıkları su miktarı ile tespit edildikleri tarihteki abone grubuna uygulanan ücret tarifesinin %50 fazlasıyla tahsil edileceği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, davalı tarafça istinaf yoluna başvurulmuştur. Dosya kapsamında bulunan itirazın iptali dosyasında itirazda bulunan davalı yetkilisi tarafından bildirilen ... ... Mah. ... sk. N:... K: ......

        Davalı vekili, resmi makamlarda düzenlenen akdin iptali talep edildiği için davanın ilgili tapu müdürlüğüne karşı açılması gerektiğini, ipotek belgesinin usulsüz olmadığını, tercüman aracılığıyla davacıya gerekli açıklamaların yapıldığını ve iki adet tanık huzurunda işlemlerin gerçekleştiğini belirterek, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, davacı tarafından talepnamenin usulsüz olduğu ileri sürülmüş ise de asıl olanın resmi akit tablosu olduğunu, akit tablosundaki işlemlerde herhangi bir usulsüzlük ve eksiklik tespit edilmediği, yapılan işlemin geçerli olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

          İdare mahkemesinde verilen kararda, davacının tebligatın usulsüz olduğuna ilişkin iddiasının değerlendirilmemiş olması, eldeki davanın dinlenmesine engel değildir. Yukarıda anlatılanlar ışığında, davacının iddiası araştırılmalı, gerçekten tebligat usulsüz olarak yanlış kişiye yapılmışsa, bu taktirde idari para cezasının haklı olup olmadığı sonuca bağlanarak, haksız olduğu kanaatine ulaşılırsa, davacının isteyebileceği maddi tazminatın kapsamı belirlenerek hüküm altına alınması gerekirken yanılgılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş; hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen kararın, yukarıda gösterilen nedenlerle temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 20/04/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Ancak borçlu usulsüz tebliğ şikayeti ile birlikte takipten haberdar olduğu düzeltilen tebliğ tarihine göre yasal 7 günlük itiraz süresi içerisinde takibe ve borca itiraz sunmamış ise 7 günlük sürenin dolmasıyla borçlu hakkında takip işlemlerine devam edilir, bu kapsamda borçlu hakkında haciz uygulanabilir. Eğer icra mahkemesince ödeme emrinin borçluya usulsüz tebliğ edildiğine kanaat getirilerek tebliğ tarihinin düzeltilmesi yerine ödeme emrinin iptaline karar verilmiş ise, takibin kesinleşmesi; ödeme emrinin borçluya yeniden ve usulüne uygun tebliğini gerektirdiğinden ve ödeme emrinin iptali kararı ile birlikte takip kesinleşmemiş sayılacağından, İİK.nun 78. Maddesi uyarınca alacaklının henüz haciz isteme hakkı doğmamış kabul edileceğinden, bu sebeple hacizler usulsüz hale geleceğinden, icra mahkemesinin özellikle iptale yönelik kararının infazı için kesinleşmesi gerekmediğinden borçlu hakkında uygulanan hacizlerin kaldırılması gerekir....

            İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2020/447 ESAS - 2021/138 KARAR DAVA KONUSU : İtirazın İptali (İşçi İle İşveren İlişkisinden Kaynaklanan) KARAR : Davacı iddiası: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafından davacı aleyhine Bursa 12. İcra Müdürlüğü'nün 2014/1747 E sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını ödeme emrinin usulsüz tebliği ile davacının İş Bankası'nda bulunan hesabından icra kanalı ile 17.08.2015 tarihinde 12.161,83- TL tahsil edildiğini, yasal süresi içerisinde icra takibine itiraz edildiğini ve usulsüz tebligatın iptali ile ödeme emrine 8 Haziran 2015 tarihinde muttali olduğunun tespiti için Bursa 5. İcra Hukuk Mahkemesi' nde dava açıldığını, Bursa 5....

            A.Ş şeklinde yazıldığını, gönderilen tebligatın usulsüz olduğunu, davalının TK 35 maddesine göre tebligat yapılmasını icra müdürlüğünden talep ettiğini, 16.05.2018 tarihli TK 35 tebligatı ile takibin usulsüz şekilde kesinleştiğini, müvekkilinin usulsüz yapılan tebligattan 16.05.2019 tarihinde gayrimenkulleri üzerine haciz konulduğunu öğrenmesi ile haberdar olunduğunu, müvekkilinin alacaklıya herhangi bir borcunun bulunmadığını, çek üzerindeki imzaya müvekkil şirket yetkililerinin eli mahsulü olmadığını, ciro silsilesinde kopukluk bulunduğunu bildirmiş, usulsüz tebligat nedeniyle ödeme emrinin iptali ile tebliğe 16.05.2019 tarihinde muttali olduklarının tespiti ile usulsüz tebligat talebinin kabulüne, imzaya itiraz ve takibe ve borca yönelik sair itirazların kabulü ile takibin iptaline karar verilmesini, davalının % 20 den az olmamak üzere kötü niyet tazminatı ödemeye mahkum edilmesine karar verilmesini istemiştir....

            İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/03/2021 NUMARASI : 2020/641 ESAS, 2021/207 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet, Borca İtiraz KARAR : İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü; DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine başlatılan takipten müvekkilinin haricen haberinin olduğunu, tebligatın yapıldığı adresin müvekilinin ev adresi olduğunu, ancak tebligat incelendiğinde "iş yerinde daimi çalışana teslim" ibaresinin yer aldığını yapılan tebligatın usulsüz olduğunu, tebligatı 14/12/2020 tarihinde öğrendiklerini, alacaklı tarafından takibe konulan senedin mal alımına dayalı olduğunu, bir takım ödemelerin yapıldığını bu nedenle borca itiraz ettiklerini belirterek, usulsüz tebligatın iptali ile dava tarihi itibariyle tebligatın geçerli sayılmasına, takibe konu alacağın 64.104,12 TL'lik kısmının işleyen faizi ile iptali ile takibin 140.395,88TL'lik kısım yönünden...

            UYAP Entegrasyonu