Yine, haciz işlemi talimat yoluyla değil de doğrudan müzekkere yazılarak yapılmış ise haciz işlemini yapan icra dairesinin bağlı olduğu icra mahkemesi şikayetleri incelemede yetkilidir. Somut olayda; davacı vekili, icra müdürü tarafından borçlu hakkında uygulanan ihtiyati haciz kararının icrası sırasında borçlunun haczi kabil olmayan menkulleri hakkında haciz uygulandığını belirterek, haczedilmezlik şikayetinin kabulü ile haczin kaldırılmasını talep etmiştir. ... İcra Müdürlüğünün .../... Esas sayılı takip dosyasında 27.05.2015 tarihli yazı ile borçlunun borca yeter taşınır mallarının haczinin tatbikine karar verilmesi talep edilmiş olup haciz nokta haczi niteliğinde olmadığından uyuşmazlığın İstanbul Anadolu 6. İcra Mahkemesi tarafından görülüp çözümlenmesi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince İstanbul Anadolu 6. İcra Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 18/04/2016 gününde oy birliğiyle karar verildi....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ:Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; 1- Mahkememizin iş bu 2020/251 Esas ve bu dosyası ile birleştirilen 2020/252 Esas sayılı dosyalar yönünden davacıların tebligat usulsüzlüğüne ilişkin şikayetinin REDDİNE, 2- Davacıların tebligat usulsüzlüğü şikayeti reddedildiğinden ödeme emri tebliğ tarihi ve açılan dava tarihi itibariyle süresinde yapılmayan yetkiye, ödeme emrine ilişkin itirazların da ayrı ayrı REDDİNE, karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı dava dilekçesinde belirtilen nedenlerle ve ayrıca hükmün red edilen kısımları yönünden istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte tebligat usulsüzlüğü şikayetiyle birlikte icra emrine ve yetki itirazına ilişkindir....
tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından başlatılan genel haciz yolu ile ilamsız icra takibinde borçlunun; yetkiye, borca itirazı ile birlikte ödeme emri tebligatının ikamet adresi olmasına rağmen işyerinde daimi çalışana tebliğ şeklinde yapıldığını ve tebligat yapılan şahsın da çalışanı olmadığını ileri sürerek usulsüz tebligat şikayetinde bulunduğu, ilk derece mahkemesince; şikayetin kabulüne karar verildiği, alacaklının istinaf yoluna başvurması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince; alacaklının istinaf talebinin kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, usulsüz tebligat şikayetinin reddine, sair itirazlar da süresi içinde yapılmadığından reddine karar verildiği görülmüştür....
İcra Müdürlüğü’nün 2020/12476 esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, ödeme emrinin gönderildiği adreste müvekkilinin bulunmadığını, T.K. 21/2 uyarınca gönderilen tebligatın da usul ve yasaya aykırı olduğunu, alacaklı vekili tarafından bu yanlışlığın fark edilerek icra müdürlüğüne borçlunun takip talebinde bildirilmeyen ve bulunmayan adresine tebligat yapıldığını ve takip talebinde belirtilen adrese tebligat yapılması talepli dilekçe gönderildiğini, doğru adrese yapılan ikinci tebligat üzerine takibe yasal süresinde itiraz ettiklerini, ancak icra müdürlüğünce ilk gönderilen usulsüz tebligat esas alınarak, itirazlarının süresinde olmadığı yönünde karar verildiğini, davacı şirkete ilk yapılan tebligatın usulsüz olduğunu belirterek, usulsüz tebligatın iptaline, ödeme emri tebliğ tarihi olarak 15/09/2020 tarihinin kabul edilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu aleyhine başlatılan genel haciz yoluyla icra takibinde, borçlu icra mahkemesine başvurarak tebligata ve borca itirazlarını ileri sürmüştür. Mahkemece yapılan yargılama sonunda tebligat usulsüz kabul edilmiş ve borçlunun süresinde icra takibine itiraz ettiği kabul belirtilerek icra takibinin durdurulmasına karar verilmiştir. İİK'nun 62 ve devamı maddelerinde belirtildiği üzere, genel haciz yoluyla takipte her türlü itirazın icra müdürlüğüne yasal 7 günlük süre içerisinde yapılması gerekir....
davalı tarafından yargılama aşamasında ileri sürülmediği gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine, usulsüz tebligata yönelik şikayetin kabulü ile tebliğ tarihinin 05/09/2018 tarihi olarak düzeltilmesine, takip şekline göre yetkiye ve borca itiraz icra müdürlüğüne sunulması gerektiğinden bu itirazların reddine karar verilmiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 01/10/2020 NUMARASI : 2020/454 ESAS 2020/523 KARAR DAVA KONUSU : Usulsüz Tebligata İlişkin Şİkayet ve Borca İtiraz KARAR : Mersin 1....
TL tutarında alacak kaleminin talep edildiğini, söz konusu komisyonun kanunen talep edilmesinin mümkün olmadığını, takip öncesi işlemiş faizin fahiş olduğundan iptalinin gerektiğini, takip konusu borcun aslını kabul etmekle birlikte ödeme emrindeki hesaba alınan faiz oranlarına itiraz ettiklerini belirterek takibin tedbiren durdurulmasına, usulsüz tebliğ nedeni ile vekaletname olmadan avukata yapılan tebligatın iptaline, takibin yetki yönünden iptaline, %0,3 komisyon adlı alacak kalemine ve usulsüz reeskont faiz oranına işlemiş faize ve işleyecek faiz oranına yaptıkları itirazın kabulü ile icra takibinin kaldırılmasına ve ödeme emrinin iptaline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
SAVUNMA: Davalı vekili 07//03/2023 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Samsun İcra Müdürlüğünün 2022/41828 Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, 31/05/2022 tarihinde ödeme emri ihtiva eden tebligatın Samsun İcra Müdürlüğü tarafından borçlunun adres kayıt sisteminde görünen adresine tebliğe çıkarıldığını, imzadan imtina eden komşusu tarafından borçlunun işte olduğu beyan edilerek borçluya tebliğ edilemediğini, bunun üzerine 10/06/2022 tarihinde borçlunun adres kayıt sistemindeki adresine (MERNİS) Tebligat Kanunu 21/2 hükümlerine uygun olarak bu defa şerh düşülerek tebligat çıkarıldığını, yine aynı komşuya bilgi verilerek muhtara tebligat yapıldığını, mahalle muhtarına yapılan tebligat sonrası 7 günlük itiraz süresi içerisinde borca/ yetkiye itiraz olmadığını, dolayısıyla icra takip dosyasının kesinleştiğini, kesinleşmiş olan icra takip dosyasında usulüne uygun olarak haciz işlemleri uygulandığını ve borçlu adına kayıtlı 34 XX 658 plakalı araca haciz şerhi işlendiğini...
Açıklanan nedenlerle davacının usulsüz tebligat şikayetinin reddine, Yukarıda da belirtildiği üzere kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takiplerde borca ve yetkiye itiraz ile şikayet ödeme emrinin tebliğ tarihinden itibaren 5 günlük hak düşürücü süreye tabi olup, mahkememizce resen göz önüne alınması gerektiğinden, davacı borçluya çıkartılan ödeme emrinin açıklanan gerekçelerle usulüne uygun olarak 11/09/2020 tarihinde tebliğ edildiği, ödeme emrinin tebliğ tarihi itibariyle davacı borlunun borca ve yetkiye itirazını yasal 5 günlük hak düşürücü süreden sonra 24/09/2020 tarihinde yaptığı anlaşılmakla, davacı borçlunun süresinde açılmayan borca ve yetkiye itiraz davasının ile şikayetinin reddine" dair karar verildiği görülmüştür....