Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

nin 2019 yılından itibaren elektronik posta adresi bulunmasına rağmen usulsüz olarak fiziki tebligat gönderilerek usulsüz tebligat yapılmış olup, fiziki olarak gönderilen tebligatta tüzel kişilere tebligat yapılmasını düzenleyen yasal düzenlemelere aykırı şekilde yaptığını, bu işlemin açık bir şekilde yasal düzenlemelere aykırı olduğunu, 7201 sayılı tebligat kanunun 7/a maddesi düzenlemesine rağmen fiziki olarak yapılan tebligatın iptali ile, tebliğ tarihi olarak 11.03.2022 öğrenme tarihimizin tarihi olarak kabul edilmesi gerektiğini, kaldı ki müvekkili şirkete fiziken posta yolu ile yapılan tebligatın da usulsüz olduğunu, şöyle ki: Tebligat Kanunu 12. Maddesinde belirtildiği üzere hükmi şahıslara yapılacak tebligatın kanuni mümessile yapılacağını, eğer kanuni mümessiller işyerinde bulunmamaktaysa Tebligat Kanunu 13....

Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı tarafın istinaf başvurusunun kabulüne, 353/1- b-2 maddeleri gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, hüküm kurulması yeniden yargılama yapılmasını da gerektirmediğinden; davacının usulsüz tebligat şikayetinin reddine, davacının kambiyo vasfına yönelik şikayeti ile yetkiye ve borca itirazının süreden reddine oy birliğiyle karar verilmiştir....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER: Uyuşmazlık; genel haciz yolu ile usulsüz tebligat şikayetidir. Gebze İcra Dairesinin 2021/2335 E. (eski 2009/4314 E.) sayılı dosyasının incelemesinde, davalı alacaklı tarafından davacı borçlu aleyhine genel haciz yolu ile ilamsız icra takibine başlandığı, eldeki davanın ödeme emri tebliğinin usulsüzlüğü şikayeti ile davacı borçlu tarafından yapıldığı, mahkemece şikayetin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir. Davacı taraf istinaf başvuru dilekçesinde, yapılan ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğunu, TK 35 göre yapılan tebliğin de usulsüz olduğunu, yine 26.03.2021 tarihinde boşanması nedeniyle TK 21/2 maddesine göre yapılan tebliğlerin de usulsüz olduğunu belirtmiş,gecikmiş itiraz şikayetinde bulunmuştur. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun "Taleple Bağlılık İlkesi" başlıklı 26. maddesinin birinci fıkrasında; "Hakim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER: Dava İİK'nun 16,21 ve TK'nun 24.maddesi uyarınca açılmış usulsüz tebliğ şikayeti davasıdır....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki taraflarca istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : 1-Borçluların temyiz itirazlarının incelenmesinde; Tarafların iddia ve savunmalarına, dosya içeriğindeki bilgi ve belgelere ve kararın gerekçesine göre borçluların temyiz itirazlarının (REDDİNE); 2-Alacaklının temyiz itirazlarına gelince; Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı tarafından borçlular hakkında bir adet bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile başlatılan icra takibinde, borçlulardan ... 23.01.2015 tarihinde icra mahkemesine başvurusunda usulsüz tebliğ şikayeti ile birlikte imzaya ve borca itiraz etmiş, mahkemece, usulsüz tebliğ şikayeti kabul...

    Tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiasının yasal dayanağı İİK'nun 16. maddesi olup, bu yöndeki şikayetin, aynı maddenin 1. fıkrası uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren 7 gün içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesine göre; “Tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi addolunur.” Şikayetçinin bildirdiği öğrenme tarihi esas olup, bu tarihin aksi karşı tarafça ancak yazılı belge ile ispatlanabilir. Hukuk Genel Kurulu'nun 12/02/1969 tarih ve 1967/172-107 sayılı kararında da benimsendiği üzere, beyan edilen öğrenme tarihinin aksi tanık beyanıyla ispat edilemez. Somut olayda, 89/3 haciz ihbarnamesinin şikayetçinin adresine 26.08.2015 tarihinde Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesine göre usulüne uygun olarak tebliğ edildiği anlaşılmaktadır....

      Şikayetçi vekili her ne kadar usulsüz tebliğ işleminden 19.08.2015 tarihinde haberdar olduklarını belirtip aynı tarihte mahkemeye başvurmuş ise de, şikayetçiye gönderilen 89/3 haciz ihbarnamesinde "...ikinci ihbara rağmen müddeti içinde itiraz etmemeniz sebebiyle borç zimmetinizde sayılmıştır..." açıklaması yer almakla artık 89/2 haciz ihbarnamesi ile ilgi kurulmuş olup, şikayetçi taraf 09.02.2015 tarihinde tebliğ edilen 89/3 haciz ihbarnamesi üzerine 89/2 haciz ihbarnamesinden haberdar olmuş ve bu öğrenme tarihine göre de İİK'nun 16/1. maddesinde öngörülen yasal 7 günlük süreyi geçirdikten sonra 19.08.2015 tarihinde 89/2 ve 89/3 haciz ihbarnamesine yönelik olarak usulsüz tebliğ şikayeti ile icra mahkemesine başvurmuştur. O halde mahkemece istemin süre aşımından reddi gerekirken işin esası incelenerek kabul kararı verilmesi isabetsizdir....

        , Davacının usulsüz tebligatın şikayetinin reddine, Davacının diğer itirazlarının İİK md. 62 gereğince reddine karar verilmiştir....

        HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/274 KARAR NO : 2022/525 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 25/11/2021 NUMARASI : 2021/353 ESAS, 2021/877 KARAR DAVA KONUSU : USULSÜZ TEBLİGAT ŞİKAYETİ - KAMBİYO ŞİKAYETİ - İMZAYA İTİRAZ KARAR : İzmir 11. İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/353 Esas, 2021/877 Karar sayılı dosyasında verilen davanın kabulü kararına karşı, davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle ; İzmir 6....

        a haber bırakıldığı açıklaması ile tebligat işleminin yapıldığı görülmekte olup söz konusu tebligatta, borçlunun çarşıda olduğuna ilişkin beyanda bulunan komşunun ad ve soyadının tevsik edilmediği anlaşılmakla tebliğ işlemi, Tebligat Kanunu'nun 21/1. ve 23/7. maddeleri ile Tebligat Yönetmeliğinin 30 ve 35. maddeleri hükümlerine uygun olarak yapılmadığından usulsüzdür. O halde, mahkemece, usulsüz tebligat şikayeti kabul edilerek tebliğ tarihinin Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince, öğrenme tarihine göre düzeltilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 06.12.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          UYAP Entegrasyonu